DOLAR 35,2068 0.3%
EURO 36,7672 0.92%
ALTIN 2.968,331,32
BITCOIN 34546755.12609%
İzmir
16°

HAFİF YAĞMUR

06:51

SABAHA KALAN SÜRE

20 Haziran 2024 Perşembe

    “Gassal”in İkinci Sezon Tanıtımı Yayınlandı. Yeni sezon ne zaman başlıyor? – Birlik Haber Ajansı

    “Gassal”in İkinci Sezon Tanıtımı Yayınlandı. Yeni sezon ne zaman başlıyor? – Birlik Haber Ajansı
    0

    BEĞENDİM

    ABONE OL


    Gassal, etkileyici atmosferi ve sürükleyici hikayesiyle izleyicilerin gözdesi olmaya devam ediyor. İlk sezonuyla büyük bir başarı yakalayan dizinin ikinci sezonu için heyecanlı bekleyiş sürüyor. Peki, Gassal 2. sezon ne zaman çıkacak? 

    https://youtu.be/Urt8KSaIYXY

    Gassal 2. Sezon Çıkış Tarihi

    TRT’nin dijital platformu Tabii üzerinden yayınlanan Gassal, ikinci sezonuyla 2025 yılı içinde izleyicilerle buluşacak. Fragmanın yayınlanmasının ardından dizinin hayranları arasında büyük bir heyecan oluştu. Henüz tam çıkış tarihi netleşmemiş olsa da dizinin 2025’in ilk yarısında ekrana geleceği tahmin ediliyor.

    TRT Genel Müdürü Sobacı, dizinin kara mizah ve dramatik unsurları birleştirerek, modern hayatın bireyselliği ve toplumsal baskılar konularını cesur bir dille ele aldığını ifade etti. 

    Başrol oyuncusu Ahmet Kural, “Set ortamı her zaman eğlenceli ve duygusal. Yeni sezonda da bu atmosferi devam ettiriyoruz.” dedi. Yönetmen Selçuk Aydemir ise dizinin yeni sezonunu çekmenin kendisi için özel bir deneyim olduğunu belirterek, kara mizahın yanı sıra dramatik aksiyon yönlerine de vurgu yaptı.

    Dizinin konusu, kimi zaman kimsesiz cenazeleri yıkayan Baki adlı bir gassalin, “Ölünce beni kim yıkayacak?” sorusunu sorarak hayatını sorgulamaya başlaması anlatılıyor.

    İkinci sezonda Baki’nin, sosyalleşme, evlenme ve toplumsal hayata daha fazla karışma çabaları devam ederken, karakterin derinleşen içsel yolculuğu izleyicilere aktarılacak. 

    Başroller ve Oyuncu Kadrosu

    Dizinin başrollerinde şu isimler yer alıyor:

    Ahmet Kural
    Sibel Aytaş
    Muharrem Türkseven
    Ezgi Özyürek
    Serkan Ercan

    Gassal 2. Sezon Fragmanı Yayınlandı

    Yayınlanan ikinci sezon fragmanı, izleyicilerde merak uyandırdı. “Ölünce Beni Kim Yıkayacak?” sloganıyla dikkat çeken fragman, dizinin karanlık ve etkileyici atmosferinin devam edeceğini gösteriyor.

    Gassal Dizisi Nerede Yayınlanıyor?

    Dizi, TRT’nin dijital platformu Tabii üzerinden izlenebiliyor. İlk sezonu büyük bir izlenme oranı yakalayan Gassal, ikinci sezonuyla platformun en çok izlenen yapımları arasında yer almayı hedefliyor.

    BHA

    Devamını Oku

    Naci Görür: Çökeriz; şaka değil! – Birlik Haber Ajansı

    Naci Görür: Çökeriz; şaka değil! – Birlik Haber Ajansı
    0

    BEĞENDİM

    ABONE OL


    İSTANBUL-BHA

    İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) tarafından düzenlenen Kanal İstanbul Süreci Bilgilendirme toplantısında konuşan Prof. Dr. Naci Görür, İstanbul ve Marmara Bölgesi’ni tehdit eden olası büyük depreme dikkat çekti. Görür, muhtemel bir depremin sadece Marmara Bölgesi’ni değil, tüm Türkiye’yi etkileyebileceğini belirterek, “İstanbul bizi çökertir beyler, şaka etmiyorum” dedi.

    “Marmara Bölgesi çökerse Türkiye ekonomik bağımsızlığını kaybeder”

    Prof. Dr. Görür, Marmara Bölgesi’ni etkileyebilecek olası büyük bir depremin sadece yerel değil, ulusal düzeyde felaketlere yol açabileceğini ifade etti. Marmara Bölgesi’nin Türkiye ekonomisindeki kilit rolüne işaret eden Görür, “Bu bölge çökerse ekonomik bağımsızlığımız kalmaz” diyerek, bu konunun ciddiyetle ele alınması gerektiğini vurguladı.

    İstanbul’u tehdit eden fay hatları

    Marmara Denizi’nden geçen Kuzey Anadolu Fay Hattı’nın kritik iki segmentine değinen Görür, Adalar Fayı ve Kumburgaz Fayı üzerinde yapılan uzun süreli araştırmalara dikkat çekti. Kilitli durumda olan bu fayların, enerjiyi biriktirdiğini ve her an kırılabileceğini belirtti.

    • Kumburgaz Fayı: Kırılması halinde minimum 7.2 büyüklüğünde bir deprem üretmesi bekleniyor.
    • Adalar Fayı: Kendi başına kırılması durumunda 7.0 büyüklüğüne kadar deprem üretebilir.
    • İkili Kırılma Senaryosu: Her iki fayın birlikte kırılması durumunda, 7.5 büyüklüğüne kadar bir deprem yaşanabileceği ifade ediliyor.

    Deprem riskine bilimsel yaklaşım çağrısı

    Prof. Dr. Görür, bilimsel verilere dayanılarak yapılan uyarılara kulak verilmesi gerektiğini belirtti. “Gerçek bilim insanlarına danışın. Bilim adamı olup da siyasetin emrinde olanları kastetmiyorum” diyen Görür, uluslararası düzeyde kabul gören bilimsel çalışmalara dikkat çekti.

    Yapılan çalışmalardan bahseden Görür, Amerikalı bilim insanı Parsons ve ekibinin, Marmara’daki büyük bir depremin 30 yıl içinde gerçekleşme olasılığını ilk etapta yüzde 64 olarak açıkladığını, bu oranın daha sonra yüzde 47’ye revize edildiğini hatırlattı.

    “Hazırlıklar yeterli değil”

    Prof. Dr. Görür, bilim dünyasının öngördüğü bir deprem tehlikesi karşısında mevcut hazırlıkların yetersiz olduğuna işaret ederek, “Bu kadar bariz bir risk varken, herhangi bir sorun görmüyoruz demek akıl işi değil” şeklinde konuştu.

    BHA

    Devamını Oku

    “Suriye, Türkiye’ye yönelik göç riskini azaltacaktır” – Birlik Haber Ajansı

    “Suriye, Türkiye’ye yönelik göç riskini azaltacaktır” – Birlik Haber Ajansı
    0

    BEĞENDİM

    ABONE OL


    İSTANBUL-BHA

    Cevdet Yılmaz, İstanbul’da ekonomi basını ile bir araya gelerek, gazetecilerin sorularını yanıtladı.

    Suriye‘deki gelişmelere değinen Yılmaz, ülkede artık bir diktatörlüğün yıkıldığını ve yeni bir düzenin oluştuğunu söyledi. Gelecek döneme ilişkin muhtemel gelişmeleri yorumlayan Yılmaz, “Şu anda acil konu, siyasi istikrarın sağlanması, güvenlik ortamının pekiştirilmesi, iç kavgaların olmadığı, bütün etnik grupların, mezheplerin, dinlerin kapsandığı kapsayıcı bir siyasi yapının oluşması, yeni bir anayasa, yeni bir güvenlik teşkilatıyla birlikte Suriye’nin siyasi ve güvenlik bakımından istikrarının sağlanması. Böyle bir Suriye, Türkiye‘ye yönelik güvenlik risklerini, göç riskini azaltacaktır, Türkiye çok daha emniyetli sınırlarla karşı karşıya kalacaktır. Bütün bunlar bir defa güvenlik açısından, siyasi açıdan, terör bakımından, birçok açıdan Türkiye’ye faydalar doğuracak.” diye konuştu.

    Yeni dönemde Suriye’nin yeniden imar edileceğini, altyapısıyla, üstyapısıyla, tarımıyla, sanayisiyle, ticaretiyle, turizmiyle yeni bir Suriye oluşacağını, vurgulayan Yılmaz, Türkiye’nin bu sürece mutlaka müdahil olacağını ve katkı sunacağını söyledi.

    Suriye ile ticaretin ve yatırımların artmasının Türkiye ekonomisine de önemli katkılar sunacağını vurgulayan Yılmaz, şu değerlendirmede bulundu:

    “Komşumuz Suriye’nin bu yeni döneminde yanında olacağız. Özellikle kurumsal anlamda tecrübe birikimimizi Suriyeli kardeşlerimizle her alanda paylaşacağız. Burada dünyaya da büyük bir rol düşüyor. Esed döneminde ortaya konan yaptırımlar var, bir diktatör döneminde. Şimdi yeni bir Suriye var, artık eski kalıplarla, tanımlamalarla Suriye’ye bakılması doğru değil, yeni bir ortam var. Dolayısıyla bu yaptırımların bir an önce kalkmasını temenni ediyoruz. Suriye’nin ekonomik gelişimi için Batılı ülkelerin özellikle yaptırımları var. Esed rejimine dönük bir yaptırımdı, şimdi o rejim ortadan kalktı, dolayısıyla bu yaptırımların kaldırılması önemli.”

    Yılmaz, yine dost ülkelerin ve uluslararası kurumların Suriye’nin yeniden yapılanması için finansal destek sunmalarının önemine dikkati çekerek, bu konuda çağrıda bulundu.

    “Doğu ve Güneydoğu Türkiye ortalamasının üzerinde büyüyecek”

    Cevdet Yılmaz, terörün Türkiye’ye maliyetine ilişkin bir soru üzerine, bir insanın ve can kaybının maliyetinin ölçülemeyeceğini dile getirdi.

    Terörün ülke ekonomisinde yol açtığı zararlara dikkati çeken Yılmaz, doğrudan maliyetlerin yanı sıra yapılamayan projeler nedeniyle de ortaya olumsuz bir tablonun çıktığını anlattı.

    Yılmaz, terör olduğu için turizmin gelişemediği bölgelerin bulunduğunu, yatırımların yapılmadığını, bunu en fazla Doğu-Güneydoğu insanının yaşadığını ve nitelikli insan gücü ve yatırımcıların buradan kaçtığını anlattı.

    Terörle mücadeledeki başarı sayesinde son yıllarda bölgede güzel gelişmeler yaşandığına işaret eden Yılmaz, şöyle konuştu:

    “Şimdi Doğu, Güneydoğu bu süreçte Türkiye ortalamalarının üzerinde büyüme kaydedecek. Doğu ve Güneydoğu’da Gabar petrolünü görüyoruz. Terörsüz Doğu ve Güneydoğu’da, Mardin’de, Diyarbakır’da boş odası kalmayan otelleri, canlanan turizmi, hayvancılığı görüyoruz. Bütün bunlar aslında yeniden ekonominin canlandığını gösteriyor. Dolayısıyla biz teröre karşı aslında büyük bir başarı elde etmiş durumdayız. FETÖ’ye, DEAŞ’a ve PKK’ya karşı.”

    Yılmaz, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin son dönemdeki mesajlarına ilişkin soru üzerine, şunları kaydetti:

    “Geldiğimiz süreçte ben şunu anlıyorum, Sayın Bahçeli her zaman ‘Önce milletim, devletim, sonra partim ve ben’ diyen bir siyasetçi. Siyasi hesaplarla değil, ülkenin geleceğiyle düşünen, uzun vadeli geleceği açısından doğru bulduklarını ortaya koyan bir devlet insanı. Dolayısıyla buradaki perspektifi de şu, ‘Terörsüz bir Türkiye’. Bir taraftan da bölgemizdeki emperyalist gelişmeleri, Orta Doğu’da, Suriye’de yaşanan gelişmeleri ve bunların bölgemizde oluşturduğu riskleri bütün bunları görerek aslında iç cephemizi bütünleştirmemiz, kardeşliğimizi güçlendirmemiz ve terörsüz bir Türkiye olarak çok daha güçlü bir şekilde yolumuza devam etmemiz gerektiğinin bir ifadesi. Bunun zaten ana vizyonunu da Cumhurbaşkanı’mız ortaya koymuş durumda, bu da Türkiye Yüzyılı vizyonu. 100 yıllık bir Cumhuriyet’imiz var, çok büyük kazanımlarımız var. Şimdi yeni bir yüzyıla girdik ve bu yüzyıl birçok alt başlığı var ama bir tanesi de en temel başlıklarından biri ‘Huzurun ve kardeşliğin yüzyılı olacak’ diyor Cumhurbaşkanı’mız. Dolayısıyla ana vizyonumuz da bu. Bu vizyon çerçevesinde hareket ediyoruz. Terörün gölgesinde olmayan bir siyaset istiyoruz.”

    Terörün, demokrasinin ve kalkınmanın düşmanı olduğunu vurgulayan Yılmaz, terör olması halinde seyahat etme ve girişimcilik özgürlüğünün ortadan kalkacağını, yatırım ortamının gelişmeyeceğini söyledi.

    “Dolayısıyla, terörsüz bir Türkiye aynı zamanda daha hızlı kalkınan, demokratik standartlarını daha hızlı yükselten bir Türkiye demek. Biz artık terörün gündemden çıkmasını istiyoruz. Terörün hiçbir siyasi parti üzerinde, hiçbir siyasi grup üzerinde gölgesinin devam etmesini istemiyoruz.” diyen Yılmaz, şunları kaydetti:

    “Aslında terör olduğu sürece demokratik siyaset de olmaz. Elbette demokrasilerde çok partiler olacaktır, çok partili sistem zaten demokrasi. Farklı görüşler, farklı fikirler olacaktır ama terörün gölgesinde siyaset olmamalı. Hiçbir parti, hiçbir grup hem ‘Ben demokratik siyaset yapıyorum’ deyip hem de terörle iç içe veya dirsek teması içinde olamaz. Dolayısıyla terörün ortadan kalktığı, demokratik siyasetin güçlendiği bir ortamda Türkiye kardeşliğini, huzurunu daha da pekiştirecektir. Burada gördüğümüz kadarıyla Meclis çerçevesinde bir diyalog başlamış durumda. Bu da çok doğru bir yaklaşım. Çünkü şu an ki Meclisimiz Cumhuriyet tarihimizin temsil gücü en yüksek Meclislerinden, belki de en yükseği. Çünkü çok sayıda parti seçimle geldi ve her birinin belli sayıda milletvekili var. Yanlış hatırlamıyorsam seçmenin yüzde 95’inden fazlası temsil ediliyor. Dolayısıyla Meclis çerçevesinde yapılacak istişareler, değerlendirmeler çok kıymetli.”

    “Ekonomik kalkınma ortamı çok çok iyileşecektir”

    Cevdet Yılmaz, terörün olmadığı bir ortamın hem Türkiye hem çevre ülkeler için çok önemli olduğunu ve yatırım ortamını iyileştireceğini belirterek, şu değerlendirmede bulundu:

    “Bunu bir yılla kısıtlamak doğru değil bence genel anlamda yatırım ortamı, ekonomik kalkınma ortamı çok çok iyileşecektir. Zaten terörün bu bölgeye başımıza bela edilmesinin en büyük sebeplerinden biri de bu bence. Enerjimizi başka alanlarda harcayıp gerçek anlamda kalkınmamıza, gelişmemize de engel oluyor bu yapılar. Bunların ortadan kalktığı bir ortamda kaynaklarımızı da dikkatimizi de çok daha esaslı konulara yönelteceğiz. Teknolojimizi nasıl geliştireceğiz, ülkemizi nasıl büyüteceğiz, insanımızı nasıl daha nitelikli yetiştiririz? Beşeri sermayeye nasıl daha fazla yatırım yaparız, bunlarla uğraşacağız ve bu uzun vadeli kalkınmamıza büyük destek olacak diye düşünüyorum.”

    “Uluslararası yatırımlardan daha fazla pay alma gayretindeyiz”

    Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, bir soru üzerine, Türkiye’ye doğrudan yatırım konusunda, uluslararası şirketlerde geçmişe göre çok daha yüksek bir iştah oluştuğunu gördüklerini söyledi.

    Yatırımcılara her türlü kolaylığı sağladıklarını ve yatırım ortamını iyileştirmeye devam ettiklerini vurgulayan Yılmaz, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığınca uygulanan ve 30 milyar dolarlık bir program olan HIT-30’un Türkiye’nin teknolojik açığı olan alanlarda yabancı sermayeyi cezbedeceğini bildirdi.

    Yılmaz, yatırımlar geldikçe cari açığın düşeceğini ancak uluslararası doğrudan yatırımın korumacılık eğilimleri nedeniyle eskisi kadar güçlü olmadığını, herkesin kendi ülkesine sermayeyi yönlendirmeye çalıştığını, buradan daha fazla pay alma gayreti içinde olduklarını anlattı.

    Türkiye’ye ağırlıklı olarak Avrupa ve ABD’den yatırımların geldiğini, Çin’den son dönem bir elektrikli otomobil markasının yatırım kararı aldığını hatırlatan Yılmaz, “Daha fazlasını da elbette istiyoruz. Sadece Çin’den değil, hangi ülkeden olursa olsun dünyanın neresinden olursa olsun. Türkiye’ye gelip yatırım yapanlara kendi şirketimiz gibi bakıyoruz. Yeter ki gelsin üretimini burada yapsın, bize istihdam üretsin, teknoloji getirsin, ihracat getirsin bunun için de gayretlerimizi sürdüreceğiz.” diye konuştu.

    Cevdet Yılmaz, SGK reformuna ilişkin soru üzerine, gündemlerinde kapsamlı bir çalışma olmadığını belirterek, “Kapsamlı analizler, etki değerlendirmeleri, nasıl yapacağımıza ilişkin tasarımlar netleştikten sonra bunları gündem yapmanın daha doğru olduğunu inanıyoruz. Dolayısıyla şu anda o kapsamda bir reform gündemimizde değil.” diye konuştu.

    ABD’nin seçilmiş başkanı Donald Trump’ın uygulaması beklenen gümrük tarifelerine değinen Yılmaz, bunların uygulanıp uygulanmayacağının henüz kesin olmadığını ancak Çin’e karşı tarifeleri çok yükseltme gibi bir durumun ve bu kapsamda bir pazarlık pozisyonunun bulunduğunu dile getirdi.

    Yılmaz, ABD’nin Çin’e uygulayacağı muhtemel tarifelerin Türkiye’yi de yakından ilgilendirdiğine dikkati çekerek, şu ifadeleri kullandı:

    “ABD’nin Çin’e karşı gümrük duvarlarını artırması halinde Çin, ABD dışı pazarlara çok daha yoğun bir şekilde ihraç yapma tutumu içine girecektir. Bu da bizim gibi ihracatçı ülkeleri elbette daha fazla rekabetle karşı karşıya getirecektir. Bunu dikkatle analiz ediyoruz ama henüz gerçekleşen bir durum söz konusu değil. Gerçekleşmelere göre buna bakmak durumundayız. Türkiye’nin Avrupa pazarına yakınlığı, lojistik avantajları bu anlamda elini güçlendiren unsurlar. Ama gelişmelere göre biz de ticaret politikalarımızda elbette bazı adımlar atmak durumunda kalabiliriz.”

    BHA

    Devamını Oku

    İngiltere’nin sorunu hijyen ve kirlilik! – Birlik Haber Ajansı

    0

    BEĞENDİM

    ABONE OL


    İNGİLTERE-BHA

    İngiltere’deki bazı dükkanlar hijyen standartlarını sağlamakta başarısız oldu. MailOnline’ın raporuna göre, yapılan denetimlerde bazı dükkanlarda farelerin kızarmış halde bulunduğu ve tesis genelinde ciddi hijyen ihlalleri tespit edildi.

    MailOnline’ın yayımladığı çarpıcı analiz, İngiltere’deki her 20 paket servisten birinin, hijyen denetiminden geçemeyecek kadar kirli olduğunu ortaya koydu. Yapılan denetimlerde yaklaşık 200 restoran sıfır puan alarak en kötü derecelendirmeyi aldı.

    Kızarmış hayvan sattılar!

    İngiltere’nin Lancashire bölgesinde bir dükkan, sağlık müfettişlerinin yaptığı denetimle şoke etti. Mutfakta kızarmış bir fareye benzeyen bir cisim bulan müfettişler, ayrıca tüm tesis genelinde böcek ve kemirgen dışkılarıyla karşılaştı. İşletme sahiplerine, hijyen standartları önemli ölçüde iyileştirilmezse resmi işlem başlatılacağı uyarısı yapıldı.

    En kirli şehirle belli oldu

    İngiltere’nin en kirli paket servislerinin yoğun olduğu şehirler arasında Liverpool ve Waltham Forest öne çıktı. Bu şehirlerde 20’şer firma sıfır dereceye sahip en yüksek sayıya ulaşırken, Birmingham 17 firma ile ikinci sırada yer alıyor.

    Yerel yönetimler, bölgelerindeki gıda işletmelerinin denetiminden sorumlu olsa da, iddialara göre yetkililer bu görevlerini gerektiği gibi yerine getirmedi. Hijyen standartlarının ihlali, ciddi tartışmalara yol açtı.

    BHA

    Devamını Oku

    Sarıkamış Şehitleri anısına Mevlid-i Şerif okundu – Birlik Haber Ajansı

    Sarıkamış Şehitleri anısına Mevlid-i Şerif okundu – Birlik Haber Ajansı
    0

    BEĞENDİM

    ABONE OL

    KARS-BHA

    Sarıkamış Şehitlerinin 110. anma etkinlikleri, nedeniyle şehitler için Sarıkamış Kazım Karabekir Camii’nde mevlid-i şerif okundu.

    Koro Şefliğini Dr. Ali Osman Alaca’nın yaptığı Diyanet İşleri Başkanlığı ilahi korosu tarafından ilahiler seslendirildi. İl Müftüsü Yavuz Yıldız’ın dualarının ardından program sona erdi.

    Resim

    Resim

    Resim

    Resim

    Resim

    BHA

    Devamını Oku