PARÇALI BULUTLU
İKİNDİYE KALAN SÜRE
20 Haziran 2024 Perşembe
15 Temmuz
AB’de Anlaşmazlıklar Devri
Vefa Tiyatrosu Yeni Sezonun İlk Oyunu ile Perdelerini Açtı
İsviçre’de silah talepleri arttı
Beyaz Eşyalarda Artık Sararma Olmayacak!
Yunanistan' ın Su Krizi ve Yangınlarla Mücadelesi: Turizm ve İklim Krizinin Çifte Darbesi
NewsDoğu Karadeniz’de yarın sabah saatlerinden itibaren kuvvetli fırtına bekleniyor. Fırtınanın gece saatlerinde etkisini kaybetmesi öngörülüyor.
ANKARA-BHA
Meteoroloji Genel Müdürlüğü’nden yapılan açıklamaya göre, Doğu Karadeniz’in doğusunda yarın sabah saatlerinden itibaren batı, güneybatı ve kuzeybatı yönlerinden 7 ila 9 kuvvetinde kuvvetli fırtına etkili olacak. Fırtınanın yarın gece saatlerinde etkisini kaybetmesi bekleniyor.
NewsAA
UŞAK (AA) – Uşak’ın Ulubey ilçesindeki Blaundos Antik Kenti’nde devam
eden hafriyat çalışmalarında Roma İmparatoru Hadrianus’a ithaf edilen
kitabe bulundu.
Büyük İskender’in Anadolu
seferiyle Makedonya’dan gelen askerlerin yerleştiği Blaundos Antik
Kenti’nde 2018 yılında başlatılan hafriyat çalışmaları bu yıl, Uşak Müzesi
Müdürlüğü başkanlığında sürüyor.
“Garnizon kenti”
olarak da isimlendirilen antik kent, derin Ulubey Kanyonu’yla çevrili
olması ve tek girişinin bulunmasından ötürü adeta doğal bir kaleyi
andırıyor.
Haziran ayında başlayan hafriyatta,
mitolojide tarım ve rahmetin sembolü tanrıça Demeter’in 2 bin yıllık
tapınağı ile kent girişinde yer alan anıtsal mezar bölgesinde çalışma
yapıldı.
Çalışmalar antik kentin kalbinde devam ediyor
Antik
kentin merkezinde çarşı olarak kullanılan sütunlu caddenin açığa
çıkartılması için Uşak Müze Müdürlüğünce proje hazırlandı. Çalışma,
Kültür ve Turizm Bakanlığınca yürütülen “Geleceğe Miras Projesi”
kapsamına alındı.
Sütunlu caddede 60 kişilik bir
ekipten oluşan arkeologlar hummalı bir çalışma yapıyor. Tanrıça
Demeter’in tapınağının ön kısmında doğu-batı taraflı uzanan caddenin Roma
ve Bizans devrinde antik kentin kalbi pozisyonunda olduğu biliniyor.
Çalışmalarda
Roma İmparatoru Hadrianus’a adanmış bir yazıta ulaşıldı. 80 santimetre
uzunluğunda ve 35 santimetre genişliğindeki mermer yazıtta, “Kurtarıcı
ve kurucu imparator Hadrianus Olimpios’a” halinde söz bulunuyor.
Arkeoglar,
imparator Hadrianus’un o devirde kentlere yardımda bulunduğu, bunun
karşılığında da bölge halkından kendisine övücü kelamlar beklediğini,
kitabenin de bu gayeyle yazılmış olabileceğini kıymetlendiriyor.
İl
Kültür ve Turizm Müdürü Sabri Ceylan, AA muhabirine, Blaundos Antik
Kenti’nin “Geleceğe Miras Projesi”ne dahil edilmesinin akabinde kasım
ayının birinci haftasında sütunlu caddede hafriyat çalışmalarına başladıklarını
söyledi.
Sütunlu caddenin kentin en kıymetli noktası olduğunu aktaran Ceylan, şunları kaydetti:
“Bu
kısım ziyaretçilerimizin çok fazla ilgisini çekiyor. Doğu-batı taraflı
uzanan caddeyi bu ayın başından itibaren açmaya başladık. Şu ana kadar 4
sütun kuralı bulduk. Ayrıyeten devam eden hafriyatlarda Roma İmparatoru
Hadrianus’a adanmış bir yazıt ortaya çıktı. Yazıtın tarihî sürecine
ilişkin inceleme sürüyor. Bu yazıt bize Hadrianus’un bir imparator
olarak kıymetli bir kişilik olduğunu dokümanlı olarak gösteriyor.”
Caddenin
Bizans periyodunda de etkin kullanıldığına dair buluntuların olduğuna
dikkati çeken Ceylan, çalışmaların geniş bir bölgede sürdüğünü lisana
getirdi.
Önlerinde 4 yıllık bir çalışma planı
olduğunu anlatan Ceylan, “Cadde antik kentin kalbi diyebiliriz. Antik
kentin sütunlu cadde bölgesi Roma’dan sonra Bizans devrinde birebir
önemini ve ihtişamıyla devam etmiş. Belgelendirme sonrası burada
restorasyon ve rölöve çalışmalarıyla antik caddeyi ayağa kaldırmayı
planlıyoruz.” sözlerini kullandı.
Çalışmalar
tamamlandığında Blaundos’un daha görünür bir yapıya kavuşacağını lisana
getiren Ceylan, bunun da kentin turizm potansiyeline olumlu tesirinin
olacağını kelamlarına ekledi.
Muhabir: Mehmet Çalık
NewsAA
İSTANBUL (AA) – Memleketler arası İktisat Tepesi’nden (UEZ) yapılan açıklamaya nazaran, Türkiye ile bölgedeki iş ve iktisat temsilcilerini bir ortaya getiren tepe, gelecek yıldan itibaren yoluna yeni ismi ve geliştirilen kurgusuyla devam edecek.
Bu yılın teması, tepenin yeni ismine uygun olarak “Değişen Global Gerçekler ve Gelecek 5.0” olarak belirlendi.
Capital, Ekonomist, Start Up ve CeoLife dergilerince 17-20 Nisan’da Sapanca’da düzenlenecek UEZ’ye, ulusal ve milletlerarası çok sayıda konuşmacı ve iş beşerinin yanı sıra alanında önde gelen akademisyenler, sivil toplum liderleri ve sektörel başkanlar katılacak.
UEZ 2025’te “Eğitimden sıhhate, sanayiden tarıma her alanda ‘Gelecek 5.0’ yaratılabilir mi?”, “Adil ve kapsayıcı bir güç geçişini sağlayarak jeopolitik şokları ve tansiyonları azaltmak mümkün mü?”, “Gelecek 5.0 ve İktisat 5.0 maksadına dünya nasıl ulaşabilir?” üzere sorulara karşılık aranacak.
Zirve, 2012’de 50 iş insanı ve 650 izleyicinin iştirakiyle yola çıkarken, yıllar içinde gelişerek Türkiye ve dünyadan üst seviye 110 konuşmacı ve 2 bin iştirakçiye mesken sahipliği yaptı.
UEZ, 2021’de salgın periyodunun süratli değişen gündemi ve dinamiklerini yakalamak üzere bahar ve güz olmak üzere iki kere hibrit formatta İstanbul’da hayata geçirildi.
Zirve, büsbütün yenilenip Sapanca’da 6-9 Ekim 2022’de 80’den fazla konuşmacı ve 1000 üst seviye iştirakçiyle düzenlendi. Eski Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande da programa “özel konuşmacı” olarak iştirak etti.
Geçen sene 27-30 Nisan’da “Tek Dünya, Ortak Bir Gelecek: Yeni Kuşaklar İçin Yarını Şekillendirecek Siyasetler ve İş Stratejileri” ana temasıyla düzenlenen tepeye, “özel konuşmacı” olarak eski Almanya Cumhurbaşkanı Christian Wulff’un yanı sıra eski İtalya Başbakanı Enrico Letta, İngiltere’de Cameron, May ve Johnson hükümetleri eski Devlet Bakanı Jo Johnson katıldı.
Bu yıl ise tepe, “Sorumlu ve Hassas Liderlik: Yenilik, Teknoloji ve Yapay Zeka Çağında Gezegen ve İnsanlıkla Uyumlu Bir Sisteme Öncülük Etmek” temasıyla, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, eski İsveç Başbakanı Fredrik Reinfeldt, eski Yunanistan Maliye Bakanı Yanis Varoufakis, Uber Lider Yardımcısı Anabel Diaz, yapay zeka uzmanı ve teşebbüsçü Daniel Doll Steinberg, HSBC Baş Ekonomisti Janet Henry, Missouri Üniversitesi İktisat Tarihi Profesörü Max Gillman üzere çok sayıda yerli ve yabancı konuğun iştirakiyle gerçekleştirildi.
Zirveye “www.uluslararasiekonomizirvesi.org” internet adresinden kayıt yapılabiliyor.
Muhabir: Ali Canberk Özbuğutu
NewsİSTANBUL-BHA
İstanbul Samatya Devlet Hastanesi Onkoloji Bölümünde öğle saatlerinde çıkan yangın, hastalar ve sağlık çalışanları arasında büyük paniğe yol açtı. Yangının çıkış nedeni henüz belirlenemezken, olayın ardından hastalar hızla tahliye edilerek güvenli bölgelere taşındı.
Yangının ardından, hastanenin Onkoloji servisinde tedavi gören hastalar acil bir şekilde dışarı çıkarıldı. Sağlık ekipleri ve güvenlik personeli, yangın bölgesindeki hasta ve çalışanları hızla güvenli alanlara sevk etti.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi İtfaiye ekipleri, olay yerine intikal ederek yangına müdahale etti. Yoğun duman nedeniyle ekipler, hem içeriden hem de dışarıdan yapılan söndürme çalışmalarına hızla başladılar. Yangının kontrol altına alınması için çalışmaların devam ettiği bildirildi.
Olayla ilgili yetkililer, yangının çıkış sebebini belirlemek için incelemelere başlandığını duyurdu. Hastanenin çevresi, güvenlik önlemleri kapsamında boşaltıldı. Yangının tam olarak ne zaman kontrol altına alınacağı ise henüz açıklanmadı.
NewsAA
EDİRNE (AA) – Edirne Tanıtım ve Turizm Derneği ile Plastik Sanatlar Topluluğu Derneği işbirliğinde düzenlenen aktiflikte ressamlar, kentin zerzevat üretimiyle ünlü mahallesinde yetiştirilen kabakları kullandı.
Mahalledeki bir kafede toplanan sanatkarlar, Balkan geleneği Bocuk Gecesi’nin tanıtılması, kültürel ve gastronomik pahasının artırılması hedefiyle Bocuk ve kaygı figürlerini kabaklara işledi.
Sembolik olarak bir heyet tarafından pahalandırılacak kabaklar, yılın öngörülen en soğuk gecesinde kesilecek ve klâsik usullerle kabak tatlısı yapılarak ikram edilecek.
Bocuk’un klasikliğini unutturmamaya çalışıyorlar
Edirne Tanıtım ve Turizm Derneği Başkanı Bülent Bacıoğlu, Bocuk geleneğinin canlandırılması ve turistik pahasının artırılması için çalışmalar yaptıklarını söyledi.
Köklü bir geleneği yaşatmak için sanatla iç içe bir aktiflik düzenlediklerini belirten Bacıoğlu, “Etkinlik kapsamında sanatkarlarımız bal ve kestane kabaklarına bocuk figürlerini işleyip boyuyor. Hem Karaağaç’ın sebzelerini ve gastronomik kıymetini tanıtıyoruz hem de Balkanlar’da binlerce yıldır kutlanan Bocuk Gecesi geleneğine atıfta bulunuyoruz. Böylece tarım kültürü ve geleneklerimizi yaşatmaya çalışacağız.” sözlerini kullandı.
“Amaç gelenekteki dejenereyi önlemek”
Trakya Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Kerem İşcanoğlu ise Bocuk geleneğini geniş kitlelere tanıtmak ve Karaağaç’ın lezzetli kabaklarını sanatla birleştirmek maksadıyla ilgi cazibeli bir aktiflik düzenlendiğini lisana getirdi.
Etkinlik kapsamında 12 ressam ve sanatkarın Karaağaç’ın meşhur kabaklarını tuval olarak kullanarak Bocuk ve kaygı figürlerini yaratıcı bir formda resmettiğini belirten İşcanoğlu, “Bocuk çok kıymetli bir kültürel miras. Turizm potansiyeliyle bir arada biraz yozlaşma tehlikesi var. Bu kültürü anlatmak maksadıyla sembolik bir yarış düzenledik. Gelecekte tahminen 100 kabaklık bir buluşma olacak. 5 yıl sonra her konutun önünde boyanmış bir kabak bulabiliriz.” diye konuştu.
Trakya Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Yüksek Lisans Öğrencisi His Yerdelen de Bocuk kültürünü anlatan dehşet temalı figürleri kabaklara çizdiklerini kaydetti.
Bocuk gecesi
Geleneğe nazaran, yılın en soğuk gecesinde kutlanan Bocuk Gecesi’nde kabak tatlısı pişmeyen meskenlere “Bocuk” ismi verilen korkutucu bir figürün uğrayacağına inanılır. Lakin, kabak pişen ve tatlısı yapılan konutlara kötülük bulaşmayacağı düşünülür.
Kışın en soğuk gecesinde kutlanan “Bocuk Gecesi”nde her meskende kesinlikle kabak pişirilir, bunun yanı sıra kar suyunda haşlanmış mısır, armut, ayva, çekirdek, badem, kuzinede fırınlanmış yer fıstığı ve ceviz yenilir.
Aile halkı, komşular ve akrabaların katıldığı gecede çarşaflara sarınan gençler, komşularını “Bocuk geliyor” diyerek korkutur.
“Bocuk” diye isimlendirilen varlığın beyazlar içinde ve insan görünümünde gezdiğine, kabak pişen konuta gelip kötülük yapmayacağına inanılır.
“Bocuk Gecesi”nin, kış mevsimindeki en soğuk gecenin simgesi olduğu ve bu gece suya atılan tahtanın sabah su üzerinde donmuş olarak bulunması halinde o evdekilerin yıl boyunca sağlıklı, sağlam ve güçlü olacağı da düşünülür.
Muhabir: Gökhan Zobar
