ANKARA-BHA

Borsa İstanbul’da BIST 100 endeksi, günü yüzde 0,25 düşüşle 9.636,12 puandan tamamladı. Önceki kapanışa göre 23,84 puan gerileyen endeksin toplam işlem hacmi 92,3 milyar lira olarak kaydedildi. Gün içinde BIST 100 endeksi, en düşük 9.576, en yüksek 9.691 puanı gördü.

BIST 30 endeksi ise yüzde 0,4’lük değer kaybıyla günü 10.623 puandan kapattı. BIST 30, seans içinde en düşük 10.557, en yüksek 10.700 puan seviyelerinde işlem gördü.

Sektör bazında bankacılık endeksi yüzde 0,14 artışla günü tamamladı. Holding endeksi ise yüzde 0,12 oranında değer kaybetti. Sektör endeksleri arasında en çok kazandıran yüzde 3,04 ile sigorta sektörü olurken, en fazla kaybettiren ise yüzde 4,02 ile spor sektörü oldu.

Piyasalarda dalgalı bir seyir izlenirken, yatırımcıların gözleri küresel gelişmelere ve açıklanacak ekonomik verilerde olmaya devam ediyor.

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu (TİHEK) tarafından hazırlanan Filistin’de İnsan Hakları İhlalleri ve Gazze Soykırımı Raporunun, TBMM Tören Salonu’nda düzenlenen tanıtım programında konuştu.

Raporda, İsrail’in Filistin’deki askeri saldırıları ve ekonomik araçlarla uyguladığı soykırımın uluslararası hukuk çerçevesinde detaylı bir şekilde ele alındığını belirten Tunç, raporun, insanlık tarihine kara bir leke olarak geçecek hak ihlallerini objektif biçimde ortaya koyduğunu söyledi.

Bakan Tunç, “İsrail’in, BM kararlarını ve uluslararası insan hakları normlarını yok sayarak sivillere yönelik vahşi saldırıları, Soykırım Suçunun Önlenmesi ve Cezalandırılması Sözleşmesi’ne açıkça aykırıdır. Bugüne kadar bu hukuksuzluğa karşı etkili bir adım atılmamış, mazlumların hakları çifte standartlarla göz ardı edilmiştir. Ancak bebek katilleri işledikleri suçların hesabını uluslararası hukuk önünde mutlaka verecektir.” ifadelerini kullandı.

Tunç, Uluslararası Ceza Mahkemesi’nin (UCM), İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve eski Savunma Bakanı Yoav Gallant hakkında çıkardığı tutuklama emirlerini, “gecikmiş ama olumlu bir adım” olarak değerlendirerek, Roma Statüsü’ne taraf ülkelerin bu isimleri tutuklamalarının insanlık adına bir samimiyet testi olacağını vurguladı.

“Mazlum Filistin Halkının Yanındayız”

Filistin’de süregelen hak ihlallerine dikkat çeken Tunç, İsrail’in hamile kadınlar, çocuklar ve gazeteciler dahil savunmasız sivillere yönelik saldırılarının, dünya kamuoyunun gözleri önünde gerçekleştiğini söyledi. “Ayşenur Ezgi Eygi gibi masum insanların katledilmesi kabul edilemez bir vahşettir. Filistinli kardeşlerimizin yanında olmaya devam edeceğiz.” dedi.

Türkiye’nin Güney Afrika’nın Uluslararası Adalet Divanı’nda İsrail aleyhine açtığı soykırım davasına müdahil olduğunu hatırlatan Tunç, Gazze’deki katliamların durdurulması için İsrail ile ticaretin kesilmesi ve insani yardımların artırılması gerektiğini ifade etti.

TİHEK Başkanı Kılıç: “Tanıklıklar Delil Niteliğinde”

TİHEK Başkanı Muharrem Kılıç, raporun Filistin’de işlenen soykırıma dair önemli tanıklıkları kayıt altına aldığını belirtti. Türkiye’de tedavi gören Filistinlilerle yapılan görüşmelerin de raporda yer aldığını söyleyen Kılıç, “Bu tanıklıklar, Uluslararası Ceza Mahkemesi nezdindeki yargılamalarda delil olarak kullanılmak üzere sisteme dahil edilmiştir.” dedi.

Kılıç, Filistin’deki insanlık trajedisinin, insan haklarının evrensel niteliğinin çöküşünü gözler önüne serdiğini belirterek, barış temelinde yeni bir insan hakları siyasetine ihtiyaç olduğunu vurguladı.

ANKARA-BHA

Tekirdağ Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianameler, anne B.Y. (29), komşu K.A. (32) ve annenin birlikte yaşadığı S.Ö. (57) için Tekirdağ 3. Ağır Ceza Mahkemesi’ne, suça sürüklenen çocuklar G.K. (14) ve K.A. (13) için ise Tekirdağ 2. Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderildi.

67 yıla kadar hapis talebi

Anne B.Y. için “ihmali davranışla kasten insan öldürme”, “suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme”, “aile hukukundan doğan yükümlülüğün ihlali” suçlarından toplam 67 yıl hapis cezası talep edildi.

Diğer şüpheliler hakkında cezalar

K.A. için “çocuğun cinsel istismarı”, “kişiyi hürriyetinden yoksun kılma” suçlarından toplam 28 yıl 6 ay; S.Ö. için ise “suçu bildirmeme, gizleme” suçundan 1 yıl 6 ay hapis cezası istendi.

Suça sürüklenen çocuklardan G.K. hakkında “çocuğun nitelikli cinsel istismarı”, “kişiyi hürriyetinden yoksun kılma” suçlarından 66 yıl hapis cezası talep edilirken, K.A. için “nitelikli cinsel istismar”, “kişiyi hürriyetinden yoksun kılma” ve “kasten öldürme” suçlarından ağırlaştırılmış müebbet ve 48 yıl hapis cezası istendi.

Olayın geçmişi

Anne B.Y., 8 Eylül’de kızı Sıla’nın uyanmadığını belirterek Malkara Devlet Hastanesi’ne başvurmuş, bebeğin beyin kanaması teşhisi ve cinsel istismar şüphesiyle Tekirdağ Dr. İsmail Fehmi Cumalıoğlu Şehir Hastanesi’ne sevk edilmesi üzerine soruşturma başlatılmıştı.

Soruşturma kapsamında anne B.Y, birlikte yaşadığı S.Ö, komşusu K.A. ile K.A.’nın oğlu (13) ve G.K. (14) gözaltına alınmış ve tutuklanmıştı. Sıla bebek, bir ay süren yoğun bakım tedavisinin ardından 7 Ekim’de yaşamını yitirmiş, kardeşi A.Y. devlet korumasına alınmıştı.

Olayla ilgili yargı süreci devam ediyor.