DOLAR 34,5467 0.18%
EURO 36,0147 -0.62%
ALTIN 3.005,411,48
BITCOIN 3408104-0.30128%
İzmir
20°

HAFİF YAĞMUR

12:55

ÖĞLEYE KALAN SÜRE

Saniye Akçay

Saniye Akçay

31 Mart 2015 Salı

    Asrın Zaferi Çanakkale

    0

    BEĞENDİM

    ABONE OL

    Yoksulluğun içinden yükselen O Aziz  Ruhlara RAHMETLE.. Bilmem görüyor musunuz!  Bugün baharı karşılıyoruz biz!  Biz sizin torunlarınız! Kanınızla suladığınız bu vatanın emanetçileri!  Biliyoruz ki siz hep yanımızdasınız! Duyuyorsunuz! Görüyorsunuz! Öyle derler! ŞEHİTLER ÖLMEZ!  2015 yılındayız.  Toprağa cemre düştü. Baharı müjdeledi. 18 Mart 1915 de; Bir asır önce baharın müjdecisi cemre yine toprağa düştü! Fakat bu kez, göğsü iman yüklü yüz binlerce Mehmetler ile birlikte toprağa düştü! Bir bahar mevsimiydi! ancak bu bahar Çanakkale’yi kor gibi yakıyordu.! Yüz binlerce iman dolu göğsün son baharıydı! Kuşların sesi, rüzgârın sesi, suyun sesi, ağaçların sesi doğanın en güzel sesleri duyulmuyordu kulaklarda! Her tarafa bomba yağıyordu Çanakkale’de!… Toprağın üzerinde acıdan inliyordu bahar gibi gencecik insanlar! Dal gibi uzanmış, kimi şehit olmuş ana kuzuları! Kimi cephede arkadaşları tarafından göğsüne bir topan ekmek bırakılmış ağır yaralı, ola ki iyi olurlarsa aç kalmasınlar diye!  Çaresizlik umutlarını yok etmiyor, son ana kadar ümitlerini canlı tutuyordu belli ki! Hissettikleri inanç duygusundan doğan güçle zaferi kazandılar !…

    DÜNYAYI SÖMÜREN AVRUPA ÜLKELERİ

    Dünyayı sömüren Avrupa ülkeleri, (bugünde olduğu gibi). Emperyalizmin, sömürünün hukuk tanımaması, aklın muhakeme gücünü yitirmişliği, din, dil ayrımcılığı yapan bu ülkelerin maalesef birkaç zihniyetin kararlarıyla! Yüz  binlerce  masum insan göğüs göğüse çarpışarak  bugün bizlere acı bir Tarih bıraktılar… Ve bir o kadar da onurlu bir tarih. Ne yazık ki toprak işgaline gelen bu ülkelerin kendi askerleri dahi bıraktıkları mektup da şöyle yazıyor; “Türkler bizim gibi insan, yakından gördüm, birbirimize yiyecek bir şeyler verdik, el tutuştuk, arkadaş olduk”  diyor bir Anzak  askeri! … Birkaç zihniyetin kararlarıyla insanlığın ne ayıp, ne çirkin, ne utanç verici haller içine düştüğünü gösteriyor bütün bu mektuplar. Aziz Çanakkale Şehitleri, televizyonda hazırlanan özel yayınlarla ve yurdun dört bir yanındaki törenlerle anıldı. Diyanet İşleri Başkanlığı Çanakkale Şehitleri için 253 bin Hatim indirdi. Bu derin insanlık görevi bizleri çok duygulandırdı. Çok teşekkür ederiz. Düzenlenen programlarla Türkiye’nin 81 ilinde Çanakkale şehitleri için camilerde sabah namazında dualar edildi. Bir asır önce, düşmanı Çanakkale’den geçirmeyen yüz binlerce kutsal insanın, düşmana karşı dimdik ayakta kalabilmesi için, yedikleri yağlı buğday çorbası, kuru üzüm hoşafı dağıtıldı camilerde. O günün ruhu başka nasıl anlaşılır ki? Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı Sayın Ahmet Davutoğlu katıldığı Çanakkale Şehitlerini anma töreninde, yoğun duygularla dile getirdiği, Yeni ve Gelişen Türkiye’nin gücü karşısında kimsenin duramayacağını belirtti. Güçlü Türk donanmasının hazırladığı program olağanüstü heyecan vericiydi. Bir asır önce Düşman gemilerinin bulunduğu boğazda! Şimdi gururla izlediğimiz, Türk donanmasının onlarca gemisi Çanakkale Boğazı’ndan geçerken kıyıdaki vatandaşları selamladı.  Türk yıldızları Bilimin, ilmin engel tanımaz gücüyle olağanüstü bir performans sergilediler. Kullandıkları jetler bu kez Çanakkale Boğazı üstünde iki mavi arasından (Gökyüzü ve Deniz ) çelik kanatlarıyla Şehitleri selamladı!  Dünyanın neresinde olursa olsun savaşlar çok ilkel iletişim yolu. Bir şeyleri anlatmak, anlaşmak, alışveriş yapmak bu şekilde olmamalı olamaz… Ülkeler ekonomik güç ve kaynak elde etmek için masum insanlara bunun bedelini ödetmemeli. A veya B partiyi bir yana bırakıp, milli birliği sağlamanın örneğidir  bu savaşlar!  Düşünsenize O savaşta binlerce yan yana yatan ayrı fikir ve düşünceler vardı!. Fakat birlik içinde, kardeş oldular, arkadaş oldular, aynı amaç uğruna canlarını verdiler. “Her şey vatan için”  yazılı notunu siperde bırakıp ölüme koşan sarı kurdeleli İstanbul Erkek Lisesi öğrencileri gibi! Bu şehitlerin aşkına! Vatanımızın ve bugün yaşadığımız özgürlüğün kıymetini görelim. Evet bahar geldi herkes ne mutlu ki tatil planları yapmaya başladı. Moda giysileri takip edip hangisini alsam keyfinde güzel günler geçirirken! unutmayalım ki bu baharın; bir asır öncesi sevgililer, anneler,  babalar,  çocuklar bir daha birbirlerini hiç görmemek üzere cepheye gönderdi en sevdiklerini, kınalı kuzularını!..

    Bir asır önce hayalleri olan, bu kutsal insanlar; seven, idealleri için eğitim gören, çalışan insanlardı onlarda. O acı günlerin hangi hislerle yaşandığını anlatan asker mektupları gözlerimizi yaşartmıştır her okuduğumuzda !, bir şehidin günlüğünden ; “hiçbir şeyden korkmuyorum! Fakat kupkuru bir ağacın dibinde gömülürsem! Bulunamazsam! “ diyor yalnızlık duygusuyla bu kez Şehit İbrahim Naci yazıyor mektubunda…  Bir asır önce de, bir asır sonra da; bugün dünyaya sığışamadık, nefsin açlığını konuşa konuşa doyuramadık! Acelecilik sardı akılları hep. Telaş. Dünya telaşı. Varsa yoksa ihtiyaç dışı tüketmek. İnsanlığı tüketmek. Bunla beraber mutluluğu tüketmek. Toprağın bağrında yatan Kutsal İnsanların aşkına! Ders olsun hepimize yaşananlar! Sevelim, kardeş olalım daha sakin yaşama hevesi içinde olalım… En önemlisi insanlık yolculuğuna çıkalım! Bizi oraya götürecek kitaplar okuyalım! Çocukluğumuzu hatırlayalım. Oradaki güzel dünyayı taşıyalım etrafımıza… Yeter ki kusurları dışarıda değil önce kendimizde fark edip düzeltelim, bu savaşlarda bitsin artık!

    ŞEHİTLERE MEKTUB

    Bu da benim; şehitlere mektubum;

    Çanakkale’nin bir zamanlar, barut kokan, kan kokan/ derin yaraları içinde vatanı kurtarmak için çırpınan siz aziz şehitleri! / bilseniz ki! Şimdi/ mübarek kanınızla sulanan bu kutsal topraklar da /bir asır önce gördüğünüz son baharınızda/şimdi kırmızı gelincikler açıyor! /al renkli narin onlarında içinde hüzün var! yaprakların içinde birkaç damla siyah gözyaşı saklı/ kelebekler konuyor/ve kuşlar cıvıldıyor artık!/ ne mutlu bize ki/ şükürler olsun sizin emanetiniz! baharı yaşıyor ve yaşatıyor!/ Bu gurur ve hüzün hep içimizde yaşayacak ebediyete kadar/

    Türkiye’nin gerçek sahipleri olan şehitleri saygıyla anıyor… Ve bugün Türkiye’de, vatan toprağımızda emanete sorumluluk bilinciyle güzel bir neslin olduğunu da görmek ayrıca gurur verici!  Çanakkale ve tüm şehitlerimizin  ruhları şad olsun…