Balkan Fıkraları -11

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Kosovalı bir hemşerimiz çarşıya alışverişe çıkmış. Büyük bir lokantanın yanından geçerken, lokantada görevli garsonlardan biri seslenmiş “Buyurun beyler buyurun”

Lokanta meşhur bir lokanta ya, müşterisi de çok. Arnavut’ta sese bakarak olmuş. Lokantacı yine seslenmiş;

“Buyurun buyurun”

Kosovalı Arnavut ısrarlı davete dayanamamış girmiş içeriye. Açık büfe, canı ne istediyse yemiş. Karnını bir güzel doyurup para vermeden lokantadan çıkmak üzereyken, lokantacı seslenmiş;

“Beyefendi para vermeden nereye?”

“More ne parasi isteysın? Ben bakinaydim dişaridan, sen demadın mı? ” BUYİRİN BUYİRİN”

Ben da geldim buyurdim. Em davet edaysin, em pare isteysın ayip bea!”

MORİ ÇOCUK

Arnavut’un biri Türkiye’ye akrabasını ziyarete gelmiş. Akrabasının oturduğu apartmana girmiş. Altıncı kata çıkarken, üçüncü katta otomatiğin ışıkları sönmüş. Karanlıkta duvara tutunarak aşağı inmiş ve ışığı tekrar yakmış.

Işık 3. kata gelince yine sönmüş. Bu olay üç kere tekrar edince, başlamış üçüncü katta karanlıkta bağırmaya;

”Mori çujuk gelirsam aşşaiye kırajim ayaklarini. Aç çabuk alaktriklari

 Havva Karakaş

İLGİNÇ PAZARLIK

Yaşlı Boşnak bir teyzemiz manava gider ve o haftaki tüm sebze ve meyve ihtiyaçlarını satın alır. Parasını ödemek için manava sorar;

“ Kaç pare ediy bunlar?

“ 45.80”

Hesap çok tutmuştur. Teyzemiz pazarlığa başlar;

“45.80 çok.   Şu 80’i bırak şuni düz 40 yapasin more.

“Manav bu şok teklif karşısında “KURTARMAZ” mümkün değil veremem der.

Bizim Boşnak teyzemiz ne anladıysa;

“Ne deysın bre tirbiyasız, sensın UTANMAZ! Hiç mi pazarlik yapmayacez!

BORSA BURSA OLURSA

Rumelili Müteahhit Recep Aga, bir o inşaat bir bu inşaat, bütün gün koşuşturmaktadır…

Recep Aga’nın Manisa Ticaret Borsası yakınlarında bir inşaatı daha vardır. Telefon gelir. Acilen o inşaata kereste lazım olmuştur. Kontrol için gittiği inşaatın önünden bir at arabacısı geçer ve durdurur.

“Arabaci bak more; Bursa’de (Borsa’da) bizim bir inşaet varidır.

Acilen oraya keresta gidecak. Kaça gütüreysın?

Arabacı; “Abi sen kafayı mı yedin? Bu beygir Manisa’dan Bursa’ya gider mi? ”

HAZIR MEZAR

İnşaatlarda tuvalet ve banyo için düşük döşeme beton atılır. Bizim Rumelili Müteahhit Recep aga, inşaat halindeki bir daireyi müşterinin birine gezdirirken müşteri tuvalet ve banyonun olduğu yerde “Düşük Döşeme” olan yeri görüp merak edip sorar.

“Burası niye böyle Recep aga?”

Nüktedan hali ile bilinen Recep aga cevap verir.

 “Ailasinı çuk sevenlar için 3 kişilık hazir mezar.

Mezarlarda zati çok paali. İsteyan sevdıklarini buraye gümsün diye bırakiyz!

Kıssadan hisse: Büyük şehirlerdeki pahalı mezarlar için ilginç bir çözüm olabilir!

 DEVE TÜYÜ BOYA

Bizim Müteahhit Recep Ağa’dan yeni daire satın alan bir müşteri dairenin boyası için Recep Aga’ya sorar.

“Recep Aga, hanım salon ve yatak odaların rengini “ Devetüyü “ boyatmak istiyor. Nüktedan hali ile bilinen Recep Aga cevap verir.

“Bizim boyacı yeni işe başladı. Biraz acemidir. Sen istersen bir tane deve getir. Ona baka baka boyasin!

ALKOL VAR MI?

2 Rumelili meyhanede kafaları çekmiştir. Alkol aldıkları yetmemiş gibi, evlerinde içmek için ikişer tane de ilave bira almışlardır. Yolda gelirken polis arabayı durdurur. Ehliyet, ruhsat kontrolü yapıldıktan sonra trafik polisi sorar.

“Evraklarınız tamam, peki alkol var mı?

İçlerinden biri gülerek;  

“Var ama gürev başındasinız memur bey, u yüzden size veremayiz” der.

Ve polis kontrolünden kazasız belasız karşılıklı gülerek ayrılırlar!

ARNAVUT HESABI

Arnavut Yalçın birahane’ye girer, boş bir masaya oturur ve garsona seslenir.

“More bi bira getır.

Bira gelir. On dakika geçmez, yine seslenir. “Bir tane daa”.

Biraların ardı arkası kesilmez. Arnavut Yalçın onuncu birayı içer ve hesap ödemek için kasaya yönelir “Ne ka benım (h)esap?

“30 lira “

Arnavut Yalçın itiraz eder.

“Niye esap o ka çok? der ve çıkarır 1 bira parası olarak 3 lira verir.

Garson bir şey söyleyecek olur ama Yalçın sözünü keser.

“Te çuk konişma bea. Biralari tek tek getıraysin. Paraye geldı mı epsını bir isteysın.

Yok üle ya(ğ)me. On güne ka (h)er gün bir bir üderim parayi. Ay de eyi günlar.