Hayatımızda hepimizin yaşadığı ve unutamadığı yüzlerimizde tebessüm yaratan tatlı ve güzel hatıralar mevcuttur. Özellikle Balkan coğrafyasından anavatanlarına dönen hemşerilerimizin cemiyet hayatlarında karşılaştıkları birbirinden güzel komik hatıraları büyük bir keyifle okumaya ve anlatmaya devam ediyoruz. Sevgili büyüğüm İzmir 21. Dönem Milletvekili Sayın Kemal Vatan’ın kitabından Karşıyakalı hemşerilerimizin başından geçen komik iki tane askerlik öyküsü. Keyifle okumanız dileklerimle…

BİZ GÜÇMENİZ

İnşaatçı Latif ile Berber Hasan, aileleri ile Türkiye’ye yeni göç etmişlerdi. İkisinin de yaşları 20 civarında olduğundan askerlikleri eli kulağındaydı.

Ağustos ayının yakıcı sıcağında askerlik şubesine gidip ilk yoklamalarını yaptırmadan önce denize gitmeye karar verdiler. Hasan” Latif yarin şubeye gideceiz, lazim gelir temiz olalim. Çimmeye( Yıkanmaya, yüzmeye) gidelım”der. Latif’in annesi bu konuşmaları da duymuştu.

-More çinmeye gideriken bir sabun alin. Çimerken de arada sabunlanirsiniz der çocuklara.

Çocuklar denizde sabunu vucütlarına sürttükçe sürtüyorlar ama nafile sabun bir türlü köpürmüyordu. Denizdeki diğer çocuklar ” Deniz suyunda hiç sabun köpürür mü?” diyerek bunlarla çoktan alay etmeye başlamışlardı bile…

Ertesi gün askerlik şubesine gidecekler ya, ikisi de utana sıkıla evlerinin yolunu tutmuşlardı. Sabah erkenden kalktılar. Karşıyaka’da bulunan askerlik şubesinin yolunu tuttular. Şube önünde yoklama için gelen asker adayları uzun bir kuyruk oluşturmuşlardı. Kapının başında da bir inzibat asker duruyordu.

Hasan ile Latif uzun kuyruğu görünce kapıdan içeriye bakmak istediler. İnzibat bunları görünce sordu.

-Siz nerelisiniz hemşerim?

-Biz ikimiz da güçmeniz. Serinkuyu da otururiz diyen bizimkiler başka bir şey demeden kalabalıktan uzaklaşıp çarşıda dolaşmaya karar verirler. Bir müddet sonra tekrar askerlik şubesine gittiler. Kuyruk yine aynı, hiç azalmamış gibi gözüküyordu. Kapıda duran inzibat bunları görünce yine sorar.

-Hemşerim siz nerelisiniz?

Bizimkiler yine cevap verir ” Biz güçmeniz”

İnzibat bizimkilerin davranışlarından iyice şüphelenerek ” Ben sizin nereli olduğunuzu sormuyorum. Esas şubeniz burası mı? Nerede oturuyorsunuz? Buraya mı kayıtlısınız?

– Ee burada oturiyiz. Serinkuyi da..

– Öyleyse gelin girin içeriye de yoklamanızı yaptırın. Bu kuyruk yabancı şubeden olanlar içindir. Dışarıda boşuna hiç beklemeyin”

*  *  *

ÜÇ-BEJ NÖBETİ

Kayseri’de askerlik yapan Rumelili Ayet Kavadar’a bölük onbaşısı Kayserili Ali hep 3–5 nöbeti yazarmış. Ayet’e gündüz mesaisinde bugünkü nöbetinin kaç saatlerinde olduğu sorulduğunda Kavadarskili Ayet ” Üç bej beya ” dermiş.

Kayserili Ali Çavuş, Kavadarskli Ayet’e askerliği bitine kadar da sadece bu sözü söyletmek için hep 3–5 nöbet yazmış. Kayserili bu. Boşuna dememişler

“Babasının eşeğini bile Zebra diye millete satmış”

Ne yapsa yeridir!