0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Bosna-Hersek (BH), AB’nin ülkenin üyelik süreciyle ilgili bir yol haritasını onaylaması sonucunda birlik üyesi olma yolunda büyük bir adım attı. Hareket, büyük bir zafer ve ülkenin Avrupa bütünleşme sürecinde ileri yönde atılmış önemli bir adım olarak müjdelense de, 2012 başından bu yana az bir gelişme kaydedildi. AB yetkilileri ve ülkedeki AB yanlıları gelişmelerin durmasından umutsuz…

SARAYBOSNA/Balkan Günlüğü

Bosna-Hersek (BH), AB’nin ülkenin üyelik süreciyle ilgili bir yol haritasını onaylaması sonucunda birlik üyesi olma yolunda büyük bir adım attı. Hareket, büyük bir zafer ve ülkenin Avrupa bütünleşme sürecinde ileri yönde atılmış önemli bir adım olarak müjdelense de, 2012 başından bu yana az bir gelişme kaydedildi. Şubat 2012’de, ülkenin önde gelen altı partisi AB tarafından gerekli görülen iki reform yasası üzerinde uzlaşmaya vardı: Ulusal nüfus sayımı ve devlet yardımlarının dağıtılmasına ilişkin yeni usuller. Ancak 23 Ocak 2013 tarihinde hükümet, ülkede 20 yıldır ilk defa yapılacak nüfus sayımının, teknik ve siyasi engeller nedeniyle Nisan ayından Ekim ayına olmak üzere altı ay ertelendiğini duyurdu. Avrupa Komisyonu 2012 ilerleme raporunda şunları söyledi: “Momentum korunamadı ve Ekim ayında yapılacak belediye seçimleri öncesinde iktidar koalisyonu içinde siyasi anlaşmazlıklar baş gösterdi. Ortaya çıkan siyasi uzlaşma kaybedildi ve AB gündemindeki ilerleme durdu.” Bosna Hersek’in AB üyeliği başvurusunu sunabilmek için önünde duran en büyük engel, anayasasını 2009 Avrupa İnsan Hakları Tüzüğü’ne uyumlu hale getirerek, üst düzey mevkilere aday olamayan azınlıklara yönelik ayrımcılığa son vermek. Bosna Hersek makamları bu kararın uygulanmasına yönelik birçok süreyi kaçırdı ve ufukta çözüm de görünmüyor. Anayasa değişiklikleri konusunda alınacak herhangi bir karar için Bosna’nın iktidar partileri arasında uzlaşma gerekiyor. Bir diğer engel de, uluslararası toplumun Yüksek Temsilciler Dairesi’nin (YTD) kapatılması. YTD’yi kademeli olarak 2007 yılında kapatmaya yönelik planlar olmasına karşın, siyasi istikrarsızlık ve reformlarda ilerleme eksikliği nedeniyle ofisin görev süresi defalarca uzatıldı