0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Avrupa Birliği Bakanlığı’nın 25 Mayıs 2011 tarihinde İstanbul’da başlatıp 31 Ocak 2012 tarihinde Mersinde son bulan ‘Türk Yerel Medyası AB Yolunda’ projesinin son programı olan Brüksel ve Londra ziyaretleri 04–09 Mart 2012 tarihleri arasında gerçekleşti. Türkiye’de daha önceden belirlenerek gerçekleşen seminerlerde çekilen kuralarda ismi belirlenen ve benim de Muğla bölgesinden katıldığım, 10 bölgeden yerel gazetecilerin iştirak ettiği Brüksel ve Londra ziyaretlerinde Avrupa Birliğinin Türkiye’ye bakışı konusunda AB yetkililerinin düşüncelerine yakından tanık olduk. Bu ziyaret için 04 Mart 2012 Pazar günü İstanbul’a hareket edip orada Avrupa Birliği Bakanlığı yetkilileri ve diğer yerel gazeteci arkadaşlarla buluşup, ilk olarak Belçika’nın ve aynı zamanda Avrupa Birliği’nin de merkezi olan Brüksel’e geçtik. İstanbul’dan 3,5 saatlik bir yolculuktan sonra soğuk ve yağmurlu bir günde Brüksel havaalanına indik. Havaalanında bagajlarımızı almak için gittiğimizde az önce yapılan bir bomba ihbarından dolayı polisler gelen yolcuları uyarıp geri çekilmemizi söylediler. Bir kolayını bulup bagajımızı alarak oradan uzaklaştık.

KOMŞULUK POLİTİKASI BASIN BİRİMİ

Brüksel’de bizi Türkiye’nin Avrupa Birliği Temsilciliği’nden yetkiler karşılayarak, daha önceden kararlaştırılan Avrupa Komisyonu Genişleme ve Komşuluk Politikası Basın Birimi’ne ziyaret edilerek, orada Peter Stano’dan yaklaşık bir saat Avrupa Birliği’nin Türkiye’ye bakış açısı hakkında bilgi aldık.

Burada önce Avrupa Birliği Bakanlığı yetkililerinden Başak İlisulu, Brüksel’e gelmemizin nedenlerini Peter Stano’ya anlatarak bizleri takdim etti. Daha sonra Peter Stano, Avrupa Birliğinin Türkiye ile ilgili düşüncelerini anlatmaya başlayarak, ‘Hem AB, hem de Türkiye beraber olmak istiyor ama bir araya gelemiyorlar. Bunun için bazı şartların Türkiye tarafından yerine getirilmesi gerekiyor. Türkiye’nin Yunanistan ve Kıbrıs’ı anımsatarak komşuları ile sorunlarını çözmesi gerekiyor’ diyerek AB şartlarının yerine getirilmesini belirtip burada 27 üye devlet var. Kararların tamamı oy birliği ile alınıyor. Türkiye’nin AB çerçevesinde reformlara devam etmesi gerektiğini söyleyerek gündemde Türkiye’ye Pozitif Gündem önerisi var. Avrupa Birliğinin Genişlemeden sorumlu yetkilisi Stefan Füle bu konuda Türkiye reformları ilerletmesi gerektiğini söyledi. Burada yapılan konuşmaların tamamında Türkiye’nin AB için önemli bir ülke olduğunu, AB de birçok ülkenin Türkiye’nin üyeliğini desteklediği belirtildi. Ama sonuç yine Türkiye’nin aleyhine olmaya devam ediyor. Daha sonra karşılıklı sorular soruldu.

Avrupa Birliği yetkileri Türkiye’ye karşı olumlu sözler söylemelerine rağmen Türkiye’nin üyeliği konusunda engellerle karşılaşılıyor.

BRÜKSEL BASIN KLÜBÜ ZİYARETİ

Avrupa Gazeteciler Merkezinde Maria Laura Franciosi, bize Avrupa Birliği’nde gazetecilerin nasıl görev yaptığı konusunda önemli bilgiler verdi. Belçika’da bulunan gazetelerin adresleri ve telefonları bulunan bir rehberi bizlere hediye etti. Yurt dışından gelen gazetecilerin burada nasıl görev yaptıklarını anlatarak bu konuda gazetelerin yayın hayatları konusunda bizleri bilgilendirdi. Ayrıca yerel basın için Avrupa Birliğinin bazı toplantılar yaptığını ama bu toplantılara Avrupa’nın diğer ülkelerinden yerel gazetecilerin kendi olanaklarıyla katıldıklarını belirterek, bizlere de bu toplantılara katılmamızın Avrupa Birliğinde basını tanımaları açısından önemli olduğunu söyledi.

Avrupa Birliği’nde basın konusunda her şeyi kendisine yazmamız için bize e-mail adresini vererek yardımcı olacağını söyledi. Kendisine Türkçe’de yazabileceğimizi belirterek isteğimizin yerine gelmesi için gereğini yaparım dedi. Maria Laura Franciosi, bir zamanlar İran’dan gelirken Türkiye’ye gelmiş ve Van’dan bize vatandaşlarla olan iyi diyaloglarını da anlattı.

Bu ziyaretten de Avrupa basının Türkiye’ye bakış açısı konusunda yararlı bilgiler öğrendik. Gerçekten Avrupa Birliği’nde basının durumu konusunda bilmediğimiz konuları burada öğrendik. Yıllardır uğraştığımız AB için mücadelemizde bakalım önümüze gelecek günlerde neler olacak.