Ruslar 1864 yılında 1milyon 700bin Müslüman Çerkez ve Kafkas halkını topraklarından sürgün etti. 147 yıl önce gerçekleşen bu sürgün sırasında yüz binlerce insan yollarda aç susuz, izdiham ve fırtınada yok olup gitmişlerdi. Kahraman Şeyh Şamil komutasındaki Kafkas Müslümanları 40 yıl Moskova’ya karşı ayaklandı ve milli bağımsızlığını ilan edip mücadele etti. Gürcistan parlamentosu Çarlık Rusya’sının 19. yüzyılda Kafkasya’da gerçekleştirdiği etnik Çerkez katlini ve tehcirini soykırım olarak kabul eden tek ülke oldu. Çerkezler sürgünün ardından Türkiye, Suriye, Ürdün ve ABD’ye uzanan geniş bir coğrafyaya yayıldılar.
KAFKASLAR
Esas itibariyle dağlık bir ülke olan Kafkasya’da yerleşim yerleri genellikle yüksek yaylalar ve derin vadilere yayılmıştır. Yüksekliği fazla olan bu dağ silsilesi, bölgedeki insanların tarihlerini, kültür ve karakterlerini başkalarından farklı kılmıştır. Askeri açıdan büyük ölçüde savunma imkânı sağlayan dağlar, kültür ve etnik bakımından bölünmüş bir coğrafyanın doğmasına sebep olduğu gibi Kafkasyalıların birleşmesini de önleyen bir faktör olmuştur.
ÇERKEZ SOYKIRIMI ARAŞTIRMA SONUÇLARI
Gürcistan parlamentosunun Diaspora ve Kafkasya komitesi oturumunda ‘Çerkez Soykırımı’ araştırmasının sonuçları Profesör Merab Çukhua tarafından açıklandı. Çukhua, 19. yüzyılda Kuzey Kafkasya’da meydana gelen olaylar hakkında hazırlanmış bilimsel çalışmalara dayanan araştırma sonucuna göre, çarlık Rusya’nın 1,5 milyon Çerkezi anavatanından sürdüğünü ve ancak 500 bin kişinin hayatta kalabildiğini ifade etti. Çukhua, “Yabancı bilim adamları sadece olaylar için kullanılacak kelimeler konusunda tartışıyorlar. Bir kısmının olayların ‘etnik temizlik’ olarak ifade edilmesi gerektiğini düşünürken, çoğunluğu ‘soykırım’ ifadesini tercih ediyor” dedi. Gürcü bilim adamlarının araştırma sonuçlarına göre ise ‘belirli bir etnik grubu hedef alan askeri operasyonlar sonucunda Çerkezlerin yüzde 90’ı yok edildi. Çerkez nüfusun yüzde 20’sinden fazlası öldürülerek yok edildi.’ Bu bilgilere dayanarak bilim adamları olayların soykırım olarak değerlendirilmesi gerektiğini düşünüyor. Gürcistan Diaspora Bakanı Yulon Gagoşidze, daha önce yaptığı açıklamada Gürcistan parlamentosunun Çerkez Soykırımı’nı 21 Mayıs’a kadar tanıyabileceğini, Çerkez meselesinin Gürcistan parlamentosunda güçlü bir lobisi oluştuğunu ifade etmişti. Kasım 2010’da Tiflis’te Çerkez meselesi hakkında bir konferans düzenlendi. Bu konferans sonucunda inisiyatif grup Gürcistan parlamentosuna soykırımın devlet düzeyinde tanınması talebiyle başvurdu. 24 Mart’ta Moskova’da da bu konuyla ilgili bir konferans düzenlendi ve katılımcılar, Kafkasya uzmanlarının yer alacağı ve sürgün konusunda her türlü yaklaşımın ele alınacağı bir çalışma grubu oluşturulması konusunda anlaştı.
SOYKIRIMI TANIYAN TEK ÜLKE GÜRCİSTAN
Gürcistan Parlamentosu’nun Çerkez Soykırımı’nı kabul etmesi (bu zamana kadar ki) en iddialı hareket oldu ve yasa koyucular bu kararı tarihi olarak nitelendirdiler. Bu zamana kadar hiç bir ülke Kafkasya’daki ölümleri bir soykırım olarak nitelendirmedi. Ulusal Demokrat Parti’den parlamento üyesi olan Guram Chakhvadze “Bu bir Kafkas dayanışması, yüzyıllık bir gelenek- Rusya’dan ve Rus imparatorluğundan daha büyük, …Kafkas dostlarıma bunun bir ilk adım olduğunu söylemek isterim, umarım umutlarını yitirmeyecekler” dedi. Gürcistan Parlamentosu’nda sadece bir yasa koyucu, bu kararın Gürcistan’da yaşayan etnik Ermenileri gücendirme riski olduğunu söyleyerek, tartışmalar esnasında bu karara itiraz etti. Gürcistan Osmanlı İmparatorluğu altındaki Ermenilere karşı uygulanan soykırımı kabul etmeyi hiç desteklemedi. Muhalif Hıristiyan Demokrat hareketi oylamaya katılmadı. Hıristiyan Demokrat Parti’den milletvekili, Nikoloz Laliashvili “Bütün bunları bir soykırım olarak nitelendirmek, özellikle de ülkemizin ulusal güvenliği açısından, bunun oldukça karmaşık, derin ve uzun vadeli etkileri olacağı düşünüldüğünde, bizim için kabul edilemez” dedi. Moskova yönetimi, Gürcistan’ın kararına, anında tepki gösterdi. Rusya Parlamentosu’nun alt kanadı Duma Uluslararası İlişkiler Komitesi Başkanı Konstantin Kasaçov, alınan kararın Çerkezlerin çektiği sıkıntılarla ilgisi olmadığını belirterek, “Kendi çıkarları ve milliyetçi hırsları için Çerkezleri alet ediyorlar. Gürcistan, devlet olduğunu ispatlamaya çalışıyor” dedi.
ARAŞTIRMA-İNCELEME
1 gün önceBALKAN YEMEKLERİ
3 gün önceBALKAN YEMEKLERİ
3 gün önceHABERLER
5 gün önceHABERLER
10 gün önce