Batı Trakya Türk toplumunun haklarını savunan ve Türk kimliğinin inkarına karşı mücadele veren Dr. Sadık Ahmet, yaşamı boyunca Yunanistan’daki azınlık hakları için önemli bir figür olarak anıldı. Lozan Barış Antlaşması’nın 73. yıl dönümünde trajik bir trafik kazasında hayatını kaybeden Dr. Ahmet’in mirası, Batı Trakya’daki Türklerin hala karşı karşıya olduğu zorlukları ve Yunanistan’ın azınlık kimliğini yok sayma politikalarını gündeme getiriyor.

Gümülcine vilayetinde doğan ve tıp eğitimini tamamladıktan sonra Batı Trakya’ya dönen Dr. Sadık Ahmet, 1980’lerde başlattığı hak ihlali mücadelesiyle tanındı. Yunan devletinin, Türk kimliğini inkar eden politikalarını eleştiren ve bunlara karşı çıkan Ahmet, birçok kez hapis cezasıyla karşı karşıya kaldı. En bilinen açıklamalarından biri ise “Eğer Türk olmak suçsa, şunu tekrarlıyorum: Türk’üm ve öyle kalacağım” şeklindeydi.

1991’de kurduğu Dostluk, Eşitlik ve Barış Partisi (DEB), Batı Trakya Türklerinin siyasi sesi haline geldi ve azınlık hakları için mücadele etti. Ancak Yunanistan’ın seçim barajı gibi engellemelerle siyasi süreçte yer alması zorlaştırıldı.

Bugün, Batı Trakya Türkleri hala Yunanistan’ın azınlık haklarını kısıtlayıcı politikalarıyla mücadele ediyor. Ahmet’in ölümünden sonra da devam eden bu mücadelede, azınlığın kimliğinin ve kültürel varlığının korunması için uluslararası platformlarda da seslerini yükseltiyorlar.

Ahmet’in vefatının ardından Batı Trakya’da yaşayan Müslüman Türk azınlığının liderliğini üstlenen birçok isim, Ahmet’in mirasını sürdürerek toplumun haklarını savunuyor ve Türk kimliğinin tanınmasını talep ediyor.

Batı Trakya’daki Müslüman Türk azınlığının temsilcileri, Yunanistan hükümetine karşı açık bir şekilde, “Biz Türk’üz” mesajını veriyorlar. Son olarak, Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis’in Batı Trakya Türklerini “dini azınlık” olarak tanımlaması, azınlık toplumunda büyük tepkilere neden oldu ve kimliklerinin inkar edilmesine karşı bir kez daha seslerini yükselttiler.

Batı Trakya Türkleri, Dr. Sadık Ahmet’ in mirasını yaşatmak için hak mücadelesine devam ederken, uluslararası toplumdan da destek bekliyor.

Batı Trakya Türk Lideri Sadık Ahmet’ in Ölüm Yıldönümü Anısında: İz Bırakan Bir Yaşam

Bugün, Batı Trakya Türklerinin hakları için verdiği mücadeleyle tanınan Dr. Sadık Ahmet’in ölüm yıldönümü. Gümülcine’nin Sirkeli köyünde doğan ve tıp alanında eğitimini tamamlayarak bölgesine dönen Ahmet, hem bir doktor hem de bir insan hakları savunucusu olarak hatırlanıyor.

Dr. Sadık Ahmet’ in Eğitim ve Mücadele Yılları

1966 yılında Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde başladığı eğitimini Selanik Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde tamamlayan Sadık Ahmet, 1984 yılında cerrah unvanını aldıktan sonra Batı Trakya Türklerinin sosyal ve siyasi hakları için mücadele etmeye başladı. Yunanistan’ın Batı Trakya Türk azınlığını sadece dini kimlikleri üzerinden tanımasına karşı çıkan Ahmet, Lozan Antlaşması’nın etnik kimlik tanımasını savundu ve bu konuda uluslararası kamuoyunu harekete geçirmeye çalıştı.

Dr. Sadık Ahmet’in Siyasi ve Hukuki Mücadele

1985 yılında uluslararası kamuoyuna Batı Trakya Türklerinin sorunlarını duyurmayı amaçlayan bir imza kampanyası başlatan Sadık Ahmet, bu girişimi nedeniyle tutuklandı ancak engellemelere rağmen 15.000’e yakın imza topladı. İnsan hakları savunucularına Batı Trakya Türklerinin sorunlarını aktardığı için ise 30 ay hapis cezasına çarptırıldı ve uluslararası baskılar sonucunda bu karar hala temyiz aşamasında bulunmaktadır.

Siyasi Kariyer ve Engeller

1989 yılında bağımsız milletvekili seçilen Sadık Ahmet, 1990 yılında kurduğu Dostluk, Eşitlik, Barış (DEB) partisi ile Batı Trakya Türklerini siyasi olarak temsil etti. Ancak Yunanistan’da seçim yasasında yapılan değişikliklerle DEB’in meclise girmesi engellendi ve Ahmet’in siyasi faaliyetleri sık sık engellenmeye çalışıldı.

Ölümü ve Mirası

24 Temmuz 1995’te, Lozan Antlaşması’nın yıldönümünde, Gümülcine yakınlarında şüpheli bir trafik kazası sonucu hayatını kaybeden Sadık Ahmet’in ölümü hala aydınlatılamamış bir sis perdesi olarak kalmaktadır. Türkiye‘de ve Batı Trakya‘da birçok okul, yol ve park onun adını taşımakta ve onun mirası yaşatılmaktadır.

Sadık Ahmet’ in mücadelesi, insan hakları savunucuları için bir ilham kaynağı olmaya devam ediyor ve onun adı, adalet ve eşitlik mücadelesinde bir sembol olarak anılıyor.

Burcu ÖZMEN
Muhabir