İçişleri Bakanlığı Göç İdaresi Genel Müdürlüğünce, Marmara Bölgesi’ndeki basın mensuplarıyla “Göç ve Uyum Yerelde Basın Buluşmaları” etkinliği gerçekleştirildi.
Cumhurbaşkanlığı Başdanışmanı Mehmet Akarca, çevrim içi gerçekleştirilen toplantının açılışında yaptığı konuşmada, Göç İdaresi Genel Müdürlüğü Uyum ve İletişim Dairesi Başkanlığının sığınmacılarla ilgili herkesin daha da bilinçlenmesini sağlamak amacıyla bu toplantıları düzenlediğini söyledi.
Türkiye’nin sığınmacılara kucak açmış bir millet olduğunu ifade eden Akarca, Türkiye’nin son dönemde özellikle Suriye’deki savaştan kaçan insanlara da kapılarını açtığını ve onları kabul ettiğini belirtti.
Akarca, Suriye’den çocuklarıyla yola çıkan ve arkadan açılan ateşten kaçan insanların canhıraş bir şekilde sınıra geldiklerini hatırlatarak, şunları kaydetti:
“İçeriye almasa mıydık? Biz de Yunanistan’ın yaptığı gibi botlarını delip insanları ölüme mi terk etseydik? Ya da sınırı kapalı tutup arkadan açılan ateş sonucu bu kişilerin hayatlarını kaybetmelerine seyirci mi kalsaydık? O çocukların, o kadınların ve o insanların feryatlarını, acılarını ve ıstıraplarını görmezden mi gelseydik? Elbette bunları yapamazdık. Türkiye Cumhuriyeti olarak biz, Osmanlı’dan ve daha öncesinden itibaren bize sığınmak isteyenlere kucağımızı açmış bir milletiz. İleride bizim çocuklarımız, torunlarımız sanıyorum ve biliyorum ki bununla övünecekler. Bunlar bizim milli değerlerimiz diyecekler. Aynı şekilde çok ileride bütün dünya Türkiye’nin bu kritik dönemde gösterdiği alicenaplığı, merhameti konuşacaklardır. Diğer ülkelerin de buna nasıl bigane kaldıkları, hiç önem vermedikleri, o insanlara nasıl mezalim uyguladıkları da konuşulacaktır. Türkiye Cumhuriyeti olarak hepimiz bizimle ilgili konuşulanlarla övüneceğiz.”
– “Türkiye milli gelirine göre dünyada en fazla insani yardım yapan ülke”
İletişim Başkanlığı Basın Yayın Dairesi Başkanı Büşra Karaduman Aktuna, yerel medyanın hem sorunların tespiti ve çözüm bulma noktasında hem de yetkililerde farkındalık oluşturma noktasında kritik bir role sahip olduğunu vurguladı.
İletişim Başkanlığı olarak yerel medyaya önem verdiklerine işaret eden Aktuna, iç karışıklıklar sonrasında Suriye’den ciddi bir nüfus hareketi yaşandığını hatırlattı.
Aktuna, 2011 yılında başlayan nüfus hareketliliği sonrasında Türkiye’nin gerekli tedbirleri aldığına dikkati çekerek, “Bu nüfusa geçici koruma statüsü verildi. Ülkemizde yaklaşık 650 bin çocuk ilk, orta ve liselerimizde şu anda eğitim görüyor. 73 binin üzerlinde Suriyeli genç üniversitelerimizde okuyor. En az 1 ortağı Suriye uyruklu şirket sayısı 15 bini aşmış durumda.” dedi.
Tarih boyunca farklı inanç, din ve millete sahip göçmenleri kabul eden Türkiye’nin AFAD, Türk Kızılay, Göç İdaresi Genel Müdürlüğü, Milli Eğitim Bakanlığı gibi tüm kurumlarıyla sürecin başından beri göçmenlerin yanında yer aldığını dile getiren Aktuna, şöyle dedi:
“Bu süreçte en önemli aktörlerden biri olmasını beklediğimiz Avrupa Birliğinin özgürlükçü ve insan haklarına dayalı söylemlerinin de aslında kendi sınırları içinde ve kendi vatandaşları için geçerli olduğunu görmüş olduk. Türkiye milli gelirine göre dünyada en fazla insani yardım yapan ülke. Ancak uluslararası arenada verilen sözlerin hiçbirinin tutulmadığını görüyoruz. Bütün çabalara rağmen uluslararası anlamda yapılan canlı yayınlar ve sosyal medyadaki dezenformasyonun çok yoğun olması Türkiye’nin hak ettiği değeri uluslararası arenada görmemesine neden oluyor. Türkiye dünyada en çok mülteci kabul eden ülke konumunda. Birçok Avrupa ülkesinin nüfusundan bile fazla misafirimiz var. Elbette bunun birtakım sosyoekonomik sorunları ortaya çıkarması doğal. Ancak özelde yerelde algıyı yönlendiren basın kuruluşlarının kendi içinde objektif olması çok önemli. Objektif veriler üzerinden değil de kamuoyunun algısı paralelinde, araştırma yapmadan yapılan habercilik derin sosyal sorunlara zemin hazırlayabilir. Bu eksende yapılan habercilik tüm ülke imkanlarıyla yapılan özverinin karşılığını bulamamasına sebep olabilir. ”
Göç İdaresi Genel Müdür Yardımcısı Ramazan Seçilmiş de “Uyum Yerelde Başlar” sloganıyla yola çıkarak ilkini 1 Aralık’ta İç Anadolu Bölgesi’nde, ikincisini 7 Aralık’ta Güneydoğu ve Doğu Anadolu bölgelerinde, üçüncüsünü ise 14 Aralık’ta Karadeniz Bölgesi’nde gerçekleştirdikleri “Yerelde Basın Buluşmaları”nın dördüncüsünü Marmara Bölgesi özelinde yaptıklarını aktardı. Seçilmiş, 28 Aralık’ta Ege ve Akdeniz bölgelerindeki basın mensuplarıyla bir araya gelecekleri programla yerel basın buluşmaları etkinlik kapsamında tüm bölgelere ulaşacaklarını vurguladı.
Seçilmiş, Bu etkinlikte ayrıca yerel basın kuruluşlarının göç kavramlarına hakim olması, Göç İdaresi Genel Müdürlüğünün yürüttüğü çalışmalar hakkında bilgi sahibi olması, toplumsal kabulün önünde engel olan ifadelerden kaçınılması adına nelere dikkat edilmesi gibi bilgilere de yer verildiğini sözlerine ekledi.
AA
HABERLER
4 gün önceHABERLER
4 gün önceKÖŞE YAZARLARI
8 gün önceKÖŞE YAZARLARI
13 gün önceKÖŞE YAZARLARI
19 gün önce