Gündem İmralı

Meclis kulislerinde bu haftanın tartışmasız konusu İmralı Görüşmeleri idi. BDP Grup Başkanvekili Pervin Buldan, İstanbul Milletvekili Sırrı Süreyya Önder ve Diyarbakır Milletvekili Altan Tan’dan oluşan BDP heyeti 2. İmralı görüşmesini gerçekleştirmek için İmralı adasına gitti. Daha sonra İstanbul Milletvekili Sırrı Süreyya Önder, mesajları yerine iletmek için Kandil’e doğru yola çıktı. Hepimizin merak ettiği görüşmelerinin tutanakları görüşmeden birkaç gün sonra basına yansıdı. Hükümet tarafı terörün bitirilmesi için yapılan İmralı görüşmelerinin, çözüme giden karmaşık yolda önemli bir adım olduğunu, ancak geç kalındığını söylerken, MHP tarafı savcıları göreve çağırdı ve vatan hainliği suçu işlendiğini belirterek, “İmralı canisi ile örgütü arasındaki diyaloglar, Ak Parti -BDP müttefikliğiyle heyecanla yayılmaya ve yaygınlaştırılmaya çalışılmaktadır” dedi. CHP tarafının da tepkisinin pek sakin olduğu söylenemez. CHP Grup Başkanvekili Muharrem İnce, TBMM’de yaklaşık 25 milletvekili ile birlikte yaptığı basın toplantısında, ‘CHP milletvekilleri olarak ‘AKP-PKK anayasasını’ yaptırmayacağız. Biz CHP milletvekilleri olarak ‘Tayyip Öcalan-Abdullah Erdoğan’ ittifakına geçit vermeyeceğiz’ dedi ve Silivri ziyaretinde yapılan muamele ile İmralı’da yapılan muameleyi kıyasladı ve” Ben bu ülkenin bir milletvekiliyim. Altan Tan da bu ülkenin bir milletvekili. Silivri Cezaevi’nde İlker Başbuğ’u ziyaretimde yaşadıklarımı anlatıyorum. Kemerimi, ayakkabılarımı çıkardılar. Bozuk paralarımı aldılar, çakmağımı, telefonumu aldılar. X-Ray cihazından geçirdiler. Soğuk bir salonda sabahtan demlenmiş acı bir çay içtik. Benim içeriye toplu iğne sokma şansım dahi yoktu. Altan Tan’ın gazetelere anlattığı İmralı’daki Abdullah Öcalan’a yaptıkları ziyareti söylüyorum. “Üstümüz aranmadı. İsteseydik kayıt cihazı götürebilirdik. 2 porsiyon yemek yedik.” Elini kolunu sallayarak gidiliyor. Ben de milletvekiliyim o da milletvekili” dedi…. Son olarak Başbakan İmralı görüşmeleri hakkında; Dikkat ederseniz ben bu alanda çok konuşmak istemiyorum. Ama BDP’liler ellerine verilen notlarla ilgili hemen açıklama yaptılar, yapıyorlar. Ne derece doğru, ne derece sağlıklı bilemiyorum. Bir şeyler olacaksa bu benim tek başıma elimi taşın altına uzatmamla olmayacaktır. Başbakan Erdoğan, çözüm sürecinden taviz vermeyeceklerini belirtirken , “En ufak bir rehavet bize ağır bedeller ödetebilir” dedi. İmralı görüşmelerinin meclisteki genel yansımaları bunlar. İçeriğine girecek olursak bir kalemde bitiremeyeceğimiz için konuyu uzatmıyorum ama bu konunun daha çok tartışılıp-konuşulacağı aşikar…

EDEP YAHU!

CHP Tunceli Milletvekili Kamer Genç. Hepimizin bildiği gibi meclisin renkli simalarından. Çiçek sulama muhabbetini de bilmeyeniniz yoktur. Hatta bazı davranışlarıyla birçok insanında sempatisini kazanan bir vekilimizdir. Şimdi sıradışı ve bizleri gülümseten çıkışlarını yazmaya kalksak baya bir zamanımızı alır diye düşünüyorum. En iyisi ben Sayın Genç’in son çıkışından size kısaca söz edeyim. Bu son çıkışı gülümsetmekten ziyade biraz kızdırdı-kızarttı bizi. Geçen hafta Meclis Genel Kurulu’nda özel hastane yatırımlarıyla ilgili yasanın görüşmeleri İstiklal Mahkemesi kavgasına dönüştü. AK Partili Mehmet Metiner’in İstiklal Mahkemeleri’ni zulüm mahkemeleri olarak tanımlayarak, CHP’den utanç duyduğunu söyledi. Bunun üzerine kürsüye çıkan CHP Tunceli Milletvekili Kamer Genç’in, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın “Milliyetçilikleri ayaklar altına alan” sözlerine işaret ederek, “Her p.. olmayan insan muhakkak bir milliyeti vardır. Benim milliyetimi ezmeye çalışan ayakları, sahibinin, onun bir yerine s…..” sözlerine AK Partililer tepki gösterdi. Kamer Genç’in ansızın gelen bu ağır sözleri karşısında yazmanlar ve vekiller şaştı kaldı. Herkesin donup kaldığı o anda yazmanların yüz ifadelerini görseydiniz olayın vahametini anlamanız daha kolay olurdu diye düşünüyorum. Milletin kürsüsünden küfürler haykırmanın pek yakışı kalır şeyler olmadığını kanısındayım. Daha sonra Ak Parti milletvekilleri de kürsüye çıkıp Kamer Genç’in bu sözlerine tepki gösterdi. AKP Grup Başkanvekili Ayşenur Bahçekapılı, “Genel Başkanımız için bir insan olarak benim telaffuz edemeyeceğim bir sataşmada bulunmuştur. Benim kadın olarak buna cevap vermeye terbiyem müsait değil, Recep Özel’i grup adına konuşmaya çağırıyorum” dedi.. AK Parti Isparta Milletvekili Recep Özel, “Şimdi, Başbakanımıza söylemiş olduğun o lafı, o bir yerlere bir şey yapmayı, aynısını, yüz mislini sana iade ediyorum” diye yanıt verdi.

28 ŞUBAT

Malumunuz bir 28 Şubat’ı daha geride bıraktık. Ama biliyoruz ki artık 28 Şubatlar bizim için diğer günler gibi sıradan değil… Tam 16 yıl oldu… TBMM Genel Kurulu’nda da 28 Şubat müdahalesinin 16. yılı nedeniyle milletvekilleri görüşlerini açıkladı. Milletvekilleri gündem dışı konuşma yapmak için söz aldılar. AK Parti Grup Başkanvekili Ahmet Aydın, “Demokrasiyi kurtarma bahanesiyle demokrasi katledilmiş, toplum kamplara bölünmeye çalışılmıştır, askeri ve sivil bürokrasi, medya ve iş dünyası sözde irtica tehlikesine karşı el ele vermiş, milletin işbaşına getirdiği iktidara karşı direnişe geçmiş ve iktidarı değiştirmiştir” dedi. AK Parti Amasya Milletvekili Naci Bostancı’da 28 Şubat’ın “Karanlık iktidar blokunun kısa zamanda tasfiye edildi” derken, CHP Grup Başkanvekili Muharrem İnce, “O zaman bağımsız yargı vardı, bugün iktidarın sopası olmuş bir yargı var” değerlendirmesinde bulundu. MHP Grup Başkanvekili Mehmet Şandır’da “Milletin oyuyla oluşan iradeyi yok sayan ve aşağılayan, millete mensubiyeti ayaklar altına alan yaklaşımı da kınıyoruz” dedi.

Meclis kulislerinde bu haftanın tartışmasız konusu İmralı Görüşmeleri idi. BDP Grup Başkanvekili Pervin Buldan, İstanbul Milletvekili Sırrı Süreyya Önder ve Diyarbakır Milletvekili Altan Tan’dan oluşan BDP heyeti 2. İmralı görüşmesini gerçekleştirmek için İmralı adasına gitti.

Daha sonra İstanbul Milletvekili Sırrı Süreyya Önder, mesajları yerine iletmek için Kandil’e doğru yola çıktı. Hepimizin merak ettiği görüşmelerinin tutanakları görüşmeden birkaç gün sonra basına yansıdı. Hükümet tarafı terörün bitirilmesi için yapılan İmralı görüşmelerinin, çözüme giden karmaşık yolda önemli bir adım olduğunu, ancak geç kalındığını söylerken, MHP tarafı savcıları göreve çağırdı ve vatan hainliği suçu işlendiğini belirterek, “İmralı canisi ile örgütü arasındaki diyaloglar, Ak Parti -BDP müttefikliğiyle heyecanla yayılmaya ve yaygınlaştırılmaya çalışılmaktadır” dedi. CHP tarafının da tepkisinin pek sakin olduğu söylenemez. CHP Grup Başkanvekili Muharrem İnce, TBMM’de yaklaşık 25 milletvekili ile birlikte yaptığı basın toplantısında, ‘CHP milletvekilleri olarak ‘AKP-PKK anayasasını’ yaptırmayacağız. Biz CHP milletvekilleri olarak ‘Tayyip Öcalan-Abdullah Erdoğan’ ittifakına geçit vermeyeceğiz’ dedi ve Silivri ziyaretinde yapılan muamele ile İmralı’da yapılan muameleyi kıyasladı ve” Ben bu ülkenin bir milletvekiliyim. Altan Tan da bu ülkenin bir milletvekili. Silivri Cezaevi’nde İlker Başbuğ’u ziyaretimde yaşadıklarımı anlatıyorum. Kemerimi, ayakkabılarımı çıkardılar. Bozuk paralarımı aldılar, çakmağımı, telefonumu aldılar. X-Ray cihazından geçirdiler. Soğuk bir salonda sabahtan demlenmiş acı bir çay içtik. Benim içeriye toplu iğne sokma şansım dahi yoktu. Altan Tan’ın gazetelere anlattığı İmralı’daki Abdullah Öcalan’a yaptıkları ziyareti söylüyorum. “Üstümüz aranmadı. İsteseydik kayıt cihazı götürebilirdik. 2 porsiyon yemek yedik.” Elini kolunu sallayarak gidiliyor. Ben de milletvekiliyim o da milletvekili” dedi…. Son olarak Başbakan İmralı görüşmeleri hakkında; Dikkat ederseniz ben bu alanda çok konuşmak istemiyorum. Ama BDP’liler ellerine verilen notlarla ilgili hemen açıklama yaptılar, yapıyorlar. Ne derece doğru, ne derece sağlıklı bilemiyorum. Bir şeyler olacaksa bu benim tek başıma elimi taşın altına uzatmamla olmayacaktır. Başbakan Erdoğan, çözüm sürecinden taviz vermeyeceklerini belirtirken , “En ufak bir rehavet bize ağır bedeller ödetebilir” dedi. İmralı görüşmelerinin meclisteki genel yansımaları bunlar. İçeriğine girecek olursak bir kalemde bitiremeyeceğimiz için konuyu uzatmıyorum ama bu konunun daha çok tartışılıp-konuşulacağı aşikar…

CHP Tunceli Milletvekili Kamer Genç. Hepimizin bildiği gibi meclisin renkli simalarından. Çiçek sulama muhabbetini de bilmeyeniniz yoktur. Hatta bazı davranışlarıyla birçok insanında sempatisini kazanan bir vekilimizdir.

Şimdi sıradışı ve bizleri gülümseten çıkışlarını yazmaya kalksak baya bir zamanımızı alır diye düşünüyorum. En iyisi ben Sayın Genç’in son çıkışından size kısaca söz edeyim. Bu son çıkışı gülümsetmekten ziyade biraz kızdırdı-kızarttı bizi. Geçen hafta Meclis Genel Kurulu’nda özel hastane yatırımlarıyla ilgili yasanın görüşmeleri İstiklal Mahkemesi kavgasına dönüştü. AK Partili Mehmet Metiner’in İstiklal Mahkemeleri’ni zulüm mahkemeleri olarak tanımlayarak, CHP’den utanç duyduğunu söyledi. Bunun üzerine kürsüye çıkan CHP Tunceli Milletvekili Kamer Genç’in, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın “Milliyetçilikleri ayaklar altına alan” sözlerine işaret ederek, “Her p.. olmayan insan muhakkak bir milliyeti vardır. Benim milliyetimi ezmeye çalışan ayakları, sahibinin, onun bir yerine s…..” sözlerine AK Partililer tepki gösterdi. Kamer Genç’in ansızın gelen bu ağır sözleri karşısında yazmanlar ve vekiller şaştı kaldı. Herkesin donup kaldığı o anda yazmanların yüz ifadelerini görseydiniz olayın vahametini anlamanız daha kolay olurdu diye düşünüyorum. Milletin kürsüsünden küfürler haykırmanın pek yakışı kalır şeyler olmadığını kanısındayım. Daha sonra Ak Parti milletvekilleri de kürsüye çıkıp Kamer Genç’in bu sözlerine tepki gösterdi. AKP Grup Başkanvekili Ayşenur Bahçekapılı, “Genel Başkanımız için bir insan olarak benim telaffuz edemeyeceğim bir sataşmada bulunmuştur. Benim kadın olarak buna cevap vermeye terbiyem müsait değil, Recep Özel’i grup adına konuşmaya çağırıyorum” dedi.. AK Parti Isparta Milletvekili Recep Özel, “Şimdi, Başbakanımıza söylemiş olduğun o lafı, o bir yerlere bir şey yapmayı, aynısını, yüz mislini sana iade ediyorum” diye yanıt verdi.

Malumunuz bir 28 Şubat’ı daha geride bıraktık. Ama biliyoruz ki artık 28 Şubatlar bizim için diğer günler gibi sıradan değil… Tam 16 yıl oldu…

TBMM Genel Kurulu’nda da 28 Şubat müdahalesinin 16. yılı nedeniyle milletvekilleri görüşlerini açıkladı. Milletvekilleri gündem dışı konuşma yapmak için söz aldılar. AK Parti Grup Başkanvekili Ahmet Aydın, “Demokrasiyi kurtarma bahanesiyle demokrasi katledilmiş, toplum kamplara bölünmeye çalışılmıştır, askeri ve sivil bürokrasi, medya ve iş dünyası sözde irtica tehlikesine karşı el ele vermiş, milletin işbaşına getirdiği iktidara karşı direnişe geçmiş ve iktidarı değiştirmiştir” dedi. AK Parti Amasya Milletvekili Naci Bostancı’da 28 Şubat’ın “Karanlık iktidar blokunun kısa zamanda tasfiye edildi” derken, CHP Grup Başkanvekili Muharrem İnce, “O zaman bağımsız yargı vardı, bugün iktidarın sopası olmuş bir yargı var” değerlendirmesinde bulundu. MHP Grup Başkanvekili Mehmet Şandır’da “Milletin oyuyla oluşan iradeyi yok sayan ve aşağılayan, millete mensubiyeti ayaklar altına alan yaklaşımı da kınıyoruz” dedi.