Sağlıktan büyük zenginlik yoktur

-Ralph Waldo Emerson

Sene 2010, Türkiye’ye taşınmaya kararı alıp İzmir’e yerleştim. O zamana kadar, Ukrayna’da yaşayıp hep sağlıklı besleniyordum. Çünkü balerindim, hayallerim vardı… Her gün diyet, özel yemekler, bana göre yapılan alışverişler ve her saniye yediğime içtiğime dikkat etmem gerekiyordu. O zaman çok küçüktüm (yemeklerimi annem yapardı), sonra biraz büyüdüm – kendim dikkat etmeye başladım ve sonra da biraz daha büyüyüp hayatımın tarzımı oluşturdum. Etrafımda herkes istediği gibi yiyip içiyordu ama benim beynime yazılım atılmış gibiydi – canım istemiyordu bile.  Okula giderken, bana özel hazırlanmış yemekleri götürüp arkadaşlarıma hep anlatırdım: ‘Bu zararlı, bunu yemeyin bir de bunu hiç içmeyin’ diye 😊 çocuktuk o zaman ama sağlığımızı küçük yaşlardan beri kazanıyoruz. Ondan sonra üniversiteye ve işe giderken aynısını yapmaya devam ettim. Her zaman sağlıklı ve faydalı şeyleri yemeye çalıştım ve hala öyle yaşıyorum. Hatta sadece BEN değilim, oğlumu da aynı şekilde yetiştirmeye çalışıyorum. Sağlık ön planda!

Kötülenmek için değil ama Türkiye’ye ilk geldiğim zaman gözüme batan bir şey olmuştu – herkes her yerde KOLA, SODA, FANTA, SPRİTE gibi içecekleri yemeklerle birlikte tüketiyorlar.  Ben o zaman çok şaşırdım, çünkü bu yaşıma kadar geldim ama hala Kola’yı ve benzeri hiç içmedim ve hiç kimseye içmesini tavsiye etmem.

Şöyle bir bakalım,

Yapılan araştırmalara göre tüketilen her gazlı içecek, obezite olma riskini 1.6 kere artırmakta. Kalp damar rahatsızlıklarının yüzde 70’i obeziteye bağlı. Diş rahatsızlıkları: Gazlı içeceklerde bulunan asit ve şeker, diş minelerini zedeler.

Gazlı içeceklerde bulunan sodyum benzoat maddesi, hazır gıda sektöründe koruyucu antimikrobiyal madde olarak kullanılan ve ürünün raf ömrünü uzatan kimyasal bir tuzdur. Bu madde potasyumun kullanabilirliğini düşürür. Vücudun sodyum benzoata gösterdiği reaksiyonlar egzama, astım, kurdeşen ve benzeri hastalıklara neden olabilir.

“İştah kabartan tadı ve cezbedici görünümüyle tiryakilik yaratan gazlı içeceklerin, saymakla bitmeyen zararlarını biliyor musunuz?”

Asitli içeceklerin sebep olduğu rahatsızlıkları şöyle sıralayabiliriz:

• Şişmanlık;
• Kalp rahatsızlıkları;
• Şeker hastalığı;
• Dış rahatsızlıkları,
• Üreme rahatsızlıkları;
• Böbrek rahatsızlıkları.

Dünya Sağlık Örgütü’ne göre, küresel obezite salgınına ciddi bir katkıda bulunurlar ve satışları kesinlikle kontrol edilmelidir.

Yakın zamanda yapılan bir çalışma bunu bir kez daha doğruladı, sonuçları bilimsel dergi ScienceDirect’te yayınlandı.

Sıçanlar üzerinde yapılan deneyler, şekerli içeceklerin kullanımının hafıza bozukluğuna yol açtığını ve bilişsel, düşünme yeteneklerine zarar verdiğini göstermiştir.

Çalışma, içeceklerin insan vücudu üzerindeki etkilerini simüle etmenin mümkün olduğu için genetiği değiştirilmiş sıçanları içeriyordu.

Bir grup sıçana 67 gün boyunca su verildi, diğeri – soda ve su (ne içeceklerini seçebilirler).

Entelektüel yetenekleri her 10 günde bir labirentlerden geçerek test edildi. Sonuç olarak, 2 ve 8 aylık sıçanlarda, hafıza önemli ölçüde bozuldu.

Yaşlı sıçanlarda (14 ay), etki görünür görünmedi, ancak her birinin beyninde hala zararlı maddeler birikti.

“Daha genç olanlar, şekerli gazlı içeceklerin davranış üzerindeki etkilerine karşı daha hassastı.      Bununla birlikte, oksidatif süreçler her yaştan sıçanlarda bozulmuştur ” dedi.

Şekerli gazlı içeceklerden vazgeçmek sağlık için büyük bir zafer olacaktır.     Ancak gerçekten limonata istiyorsanız, zararlı maddeler olmadan kendi ev yapımı, lezzetli ve sağlıklı yemeklerinizi pişirebilirsiniz.

2009’ da yayımlanan bir makalede 25 yaşındaki bir banka memurunun yıllar boyunca her gün şişeler dolusu kola içmesi sonucu ön dişlerinin nasıl aşındığı anlatılıyordu.

Peki ya maden sular?

Birmingham Üniversitesi’nde yapılan bir deneyde, çekilmiş sağlam dişler meyve aromalı maden suyu dolu kaplarda yarım saat bekletilmiş. Dişlerin bir kısmına cila sürülmüş, bir kısmı ise doğal haliyle bırakılmış. Bu suyun, diş minesini yumuşattığı bilinen portakal suyu ile aynı etkiyi bıraktığı görülmüş.

Aroma katılmamış maden sularıyla yapılan deneyeler daha az. Fakat aynı şekilde yapılan deneylerde bu suların normal sudan daha asidik bir ortama sahip olduğu, ancak diş minesine zarar verme bakımından diğer asitli içeceklere kıyasla 100 kat daha az etkili olduğu görülmüş.

Bana kalırsa, kendinizi ve yakınlarınızı seviyorsanız eğer – asitli içeceklerden uzak kalın, bol bol su içmeye bakın, spor yapın ve mutlu olmaya çalışın!