Kurban bayramı sonrası Bulgaristan’a gittim. İlk olarak insanın gözüne kasabalarda insan eksikliği çarpmakta. Her geçen gün nüfussuz köyler artmakta, kalan köylüler geçim derdinden kasabalara ancak ihtiyaçları olan temel gıda almaya inebilmekte. Kasabaların pazar günlerinde biraz canlılık görülmekte.
Özellikle Kırcaali ilinin durumu neredeyse vahim. Kırcaali ilinin Jenda köyünde geçen kış bir ana kızın açlıktan öldüğü söylentisi insanın kanını donduruyor. İnanmadım doktor raporu olayı desteklediğini söylediler. Otopsi yapan doktor ana kızın açlıktan öldüğünü raporunda yazdığı gibi bizzat açıklamada bulunmuş. Böyle kimsesizler kaderlerine terk edilenlere her bölgede rastlamak mümkün. Ne yazık ki belediye başkanları ile köy muhtarları bu tür olayları gizlemekte. Gece vakti çöp bidonlarını karıştıranların sayıları her geçen gün artığı  gözlemleniyor. Avrupa Birliği’nden gelen ödenekler ise yerine ulaşamadan bir yerlerde kaybolmakta.

CAMİLERE ENGEL PROTESTOLAR

Kuzeydoğu Bulgaristan’da Türklerin yoğun yaşadıkları bölgelerde özellikle Türk ve Müslüman ismi taşıyan romanlara yerel polisler tarafından cezalar kesiliyor. Hıristiyan ismi taşıyan romanlara ise göz yumulduğu iddia ediliyor. Aynı biçimde kreşlere Türk ve Müslüman ismini taşıyan çocukların kabul edilmediği basında yer almıştı. Bulgaristan’ın demokrasiye geçiş sürecini tamamlayamadığı eski asimilasyon politikasından vazgeçmediği görülmektedir.
Tarihi camilerin kaderlerine terk edilip zamana direnemeyip çöktükleri görüldü. Restorasyon listesine giren tarihi camiler ise sıralarının gelmesini yıllarca bekleyecekler gibi görünüyor. İbadete açılmak istenen camilerin ise müze olarak kalmaları için milliyetçi Hıristiyanlar tarafından protestolar düzenlenmekte. Cami duvarlarına İslam’a hakaret dolu yazılar daha sık görülmeye başladı.
Plevne’nin Odırne Köyü HÖH/DPS partili muhtarı Svilen Ognianov’un köy meydanına eski komünist diktatör Todor Jivkov’un heykelini diktirdiğini yazmıştım. Özellikle heykeli diktiren muhtarın HÖH/DPS partisinden olması ayrı bir yorum getirdi. Todor Jivkov yüzlerce Türk ve Müslüman’ın katilidir ayrıca 3 milyona yakın Türk ve Müslüman’ın isimleri silah zoruyla değiştirme emrini veren diktatördür. Sofya HÖH/DPS yönetimi yerel seçimlerde Belediye başkan adaylarını ve köy muhtarların aday listelerini onaylamaktadır. HÖH/DPS çoğunluğu Türk ve Müslümanlardan oluşan parti yönetimi dört yıl yerel iktidar onayını vermiş oluyor. Bütün bu olumsuzlukların sorumlusu HÖH/DPS yönetim kadrosunundur. Yönetimde komünizm döneminde idarede yer alanlar kayıtsız şartsız üstlerine hizmet etme alışkanlıklarından vazgeçmemişe benziyor. İşte bundan dolayı acilen an kısa zamanda HÖH/DPS yönetimi komünist zihniyetli yöneticilerinden kurtulmalı yerlerine demokrasiyi yüceltebilecek kimselere tabi olmayan gençler gelmeli.