0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

AA

LONDRA (AA) – Londra Üniversitesi Queen Mary Kolejinde vazife yapan Bale, 14 yıldır İngiltere’yi yöneten Muhafazakar Partiyi, partinin genel seçim öncesi durumunu ve seçim sonrası nasıl şekilleneceğini AA muhabirine kıymetlendirdi.

Partinin geçmiş 14 yılda muvaffakiyet olarak gösterebileceği bir siyasi adımının olmadığını öne süren Bale, başta sıhhat sistemi olmak üzere birçok kamu bölümünün krizde olduğunu belirtti.

Bale, Muhafazakarların vergileri düşürdüğünü sav etmesine karşın vergi yükünün arttığına işaret ederek, “İnsanlarda belirsizlik havası oluşturmayı ve muhtemel İşçi Partisi iktidarının vergiyle ilgili vaatleri konusunda telaş oluşturmayı hedefliyorlar.” diye konuştu.

Muhafazakar Parti iktidarında sistemsiz göçün arttığını da hatırlatan Bale, “İngiltere’nin Avrupa Birliği’nden (AB) ayrılması (Brexit) sonrası göçün azalacağına daha da artması Muhafazakar Parti için bir sorun. Hudut denetimini ele alma kelamı verdiler lakin bunu yapamadılar. Brexit’in insanlara yansıyan bir katkısı olmadı. Halkın birçok Brexit’in yanlış bir karar olduğunu düşünüyor. Dürüst olmak gerekirse Muhafazakarların övünecek hiçbir şeyi yok.” dedi.

Bale, Ukrayna’ya dayanak haricinde dış siyaset alanında, iktisatta ve sosyal politikalarda Muhafazakar Parti hükümetinin örnek gösterebileceği muvaffakiyetleri olmadığını tabir etti.

Ülkede 2010-2015 yıllarında uygulanan düşük gelir-düşük kamu harcamaları siyasetinin faturasının bugün kamu harcamalarının artırılması olarak Muhafazakar Partiye döndüğünü anlatan Bale, “2010’da vazifeye geldiklerinde gelen göçmen ile ülkeden ayrılanların ortasındaki farkı azaltacaklarını söylediler. Şu an bu sayı 700 bin civarında. Aslında bir şeyi düzelttikleri söylenemez.” diye konuştu.

“Muhafazakar Parti seçimden sonra daha sağa kayabilir”

Anketlerin, Emekçi Partisini açık orta önde göstermesini ve Muhafazakar Parti için de büyük bir oy kaybına işaret etmesini yorumlayan Bale, “Anketlerde İşçi Partisi yüzde 42 bandında, Muhafazakar Parti ise yüzde 20-21 bandında görünüyor. Seçim bu biçimde gerçekleşirse Muhafazakarlar, 20’nci ve 21’inci yüzyılın en düşük temsil düzeyini görecek. Tahminen 650 sandalyeli mecliste 100 sandalyenin altında bile kalabilirler.” dedi.

Bale, böylesine bir mağlubiyet karşısında Başbakan ve Muhafazakar Parti başkanı Rishi Sunak’ın misyondan ayrılmasının neredeyse kesin olduğunu lisana getirdi.

Sunak sonrası öndere ait görüşlerini de paylaşan Bale şunları söyledi:

“Birçok kişi, Muhafazakar Partiye siyasi yelpazenin daha sağında, örnek olarak göç konusunda daha katı, mali hususlarda daha muhafazakar, sıfır emisyon üzere çevreci siyasetlere daha kuşkucu yaklaşan birisinin seçilmesini bekliyor. Bu türlü bir şey olursa Muhafazakar Partinin çekiciliğinin artacağı konusunda kuşkularım var zira bu hususlar birçok beşere nazaran ‘ekmek davası’ diyebileceğimiz barınma, sıhhat ve iktisat mevzuları kadar kıymetli değil. Şayet Nigel Farage liderliğindeki radikal sağcı ve popülist Reform UK Partisi parlamentoya girmeyi başarırsa iki partinin birleşme ihtimali de var. Bu da Muhafazakar Partiyi daha da sağa itecektir.”

Bale, Islahat UK Partisinin çok fazla sandalye kazanamayacağını lakin Farage’ın meclise girebileceğini belirterek, “Muhafazakar Partideki liderlik yarışında son sözü söyleyecek parti üyeleri ortasında Farage’ın ne kadar tanınan olduğuna bakmak gerekiyor. Farage, Sunak’tan sonraki başkan olur demiyorum lakin Sunak yerine geçecek şahıstan sonraki başkan olma ihtimali var. Parti üyeleri ortasında çok tanınan. Birtakım Muhafazakar milletvekilleri de Farage’ın kendi partilerine katılması isteklerini açıkça lisana getiriyor.” diye konuştu.

Farage’ın “kralı belirleyen kişi” olmaktan çıkıp sonunda “kral” olabileceği varsayımını de paylaşan Bale, yeni Muhafazakar Parti başkanının performansının da Farage için belirleyici olacağını vurguladı.

İngiltere’de yaklaşık son 10 yılda tamamı Farage tarafından yönetilen üç farklı çok sağcı partinin Muhafazakar Parti üzerinde tesiri olduğunu söyleyen Bale, “Eğer Islahat UK, bu seçimden âlâ sonuç alırsa, Muhafazakar Partinin ekseni daha çok bu partiye kayacaktır.” değerlendirmesini yaptı.

“Sunak’ın koltuğuna Nijerya kökenli Badenoch oturabilir”

Gazze’deki durumun Müslüman seçmenlerin en büyük tercihi olan İşçi Partisi için bir sorun olduğunu kaydeden Bale, Ukrayna konusunda ise Muhfazakarlar ile İşçi Partisi ortasında fark bulunmadığına işaret etti.

İşçi Partisinin iki devletli tahlili desteklediğini ve sıkıntılar çözülmeden Filistin devletini tanımayı değerlendirdiğini anlatan Bale, Muhafazakar Partinin ise birçok siyasetini seçimden sonra değiştirme yoluna gideceğini öne sürdü.

Değişecek siyasetler ortasında kamuya ayrılan bütçe ve göç konusunu gösteren Bale, seçim öncesi yürütülen siyasetlere ya da vadedilenlere seçim sonrasında da bir mühlet bağlı kalınacağını söyledi.

Bale, İşçi Partisi hükümetinin performansının da burada belirleyici olacağını belirterek, birinci aylarda Muhafazakar Partinin liderlik yarışıyla meşgul olacağını lisana getirdi.

Seçimden sonraki birinci 2 ayda liderlik seçiminin yapılacağını söyleyen Bale, “Bu sırada İşçi Partisi, birkaç ay Muhafazakarlar ile ilgili kaygılar taşımadan hükümeti götürebilir. Sonuçlar, anketlerdeki kadar makûs çıkarsa bu durum İşçi Partisi için birkaç yılı da bulabilir.” dedi.

Bale, Sunak sonrası partiyi yönetmeye aday isimleri de kıymetlendirerek, “Bu durum parlamentoya gerebilen Muhafazakar milletvekillerinin profiline nazaran değişkenlik gösteriyor. Nijerya kökenli (Ticaret Bakanı) Kemi Badenoch seçilebilir. Seçilirse Muhafazakar Partiyi yöneten ikinci göçmen kökenli isim olur. Kendisi çok sert ve (eski Başbakan Margaret) Thatcher siyasetlerini benimsemiş bir siyasetçi. Şu an en güçlü adaylardan.” ifadelerini kullandı.

Eski İçişleri Bakanı Suella Braverman’ın ise Farage’dan yana tavır sergileyeceği görüşünü lisana getiren Bale, merkezden çok sağa yanlışsız kayan bir Muhafazakar Partinin, Emekçi Partisini sevindireceğini de söyledi.

Muhabir: Behlül Çetinkaya