Kıbrıs Müzakereleri ilanihaye devam edemez

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Altmışlı yılların sonundan beri, yaklaşık 43 yıldır devam eden Kıbrıs müzakereleri, nereye kadar sürecek?… Sanki, uzlaşmazcı Denktaş’mış gibi yıllarca o dev lidere söylemediğimiz söz kalmamıştı. Allah iyiliğini versin, Denktaş Bey’in devrinde yürütülen müzakerelerde birkaç kez antlaşmaya yaklaşılmışken her zamanki gibi yine Rumların oyunbozanlığı ile karşılaşılmıştır. Rum tarafının niyet ve hedefleri bellidir. Bundan sonrası için Rum tararından olumlu bir gelişme beklemek beyhudedir. 2004 yılında, Annan Planı’na evet diyen taraf KKTC iken yine Kıbrıs Rum tarafı Annan Planı’na hayır diyerek reddetmişti. AB bizlere yutturuncaya kadar, bin bir vaatlerde bulunmuştur. Yok, şu yardımı yapacaktı, yok bu yardımı yapacaktı, İzolasyonlar kaldırılacaktı… Ama verdiği sözlerin hiç birini tutmayarak her zamanki gibi Kıbrıs Türk tarafını cezalandırmıştır. Kıbrıs Rum tarafını da mükâfatlandırarak tek taraflı olarak AB’ye almıştır. AB’nin yapmış olduğu bu alçaklık ve kalleşlik karşısında KKTC yoluna devam etmiştir ve edecektir.

82. VİLAYET

Geçtiğimiz günlerde Türkiye Demokrasi Vakfı (TDV), “Çözüm olmazsa KKTC’nin Türkiye’nin 82. vilayeti olması için referandum yapılsın” diyerek Kuzey Kıbrıs’ın Türkiye’de 82. vilayeti olması, ambargoların da üstesinden gelinmesine kesin çözüm olacağını savundu. TDV devamla “KKTC’nin tüm iyi niyeti ile Kıbrıs Müzakereleri’ne devam ettiğini ve bir çözüm için çalıştığını ancak, Kıbrıslı Rumların kapsamlı bir çözüm istemediğini ifade ederek, KKTC’nin de bu durum karşısında “çözüm olsun” diye kendi varlığını yok sayamayacağını vurguladı”.  “Adada en ideal çözüm, çift devletli çift toplumlu bir federal yapıdır… Şayet Rumlar bu tür bir çözüm istemiyorsa, KKTC ve halkı sonsuza kadar ambargolarla yaşamamalıdır” diyen TDV, KKTC’nin AB ve dünya devletleri tarafından tanınmaması ayrıca, müzakerelerden de çözüm sonucu çıkmaması sonucunda, Kıbrıslı Türklere kendi geleceklerini kendilerinin karar vermesi için seçim hakkı vermesi gerektiğini belirtti. TDV’nin bu açıklamaları doğru ve mantıklı olabilir ancak konjonktür böyle bir girişime hazır değildir. KKTC’yi tüm zorluklara rağmen yaşatmak mecburiyetindeyiz. En sonunda çok çıkmazlara ve girdaplara girersek Nahçıvan Özerk Cumhuriyet’ini örnek alabiliriz. Önümüzdeki yazımda bu konuda detaya girmek istiyorum. Hoşça kalın.