Kemerli Çeşme’nin hayatleri

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Arabacı Niko’nun hayaleti, okulun arkasındaki eski Rum mezarlığında, bir çalı dibinde uyukluyordu. Yatsı ezanının sesine uyandı, kırmızıya çalan küçük gözleri çakmak gibi açıldı. Sonra bir anda yattığı yerden doğrulup eski konserve fabrikasının karşısındaki elektrik direğinin tepesine uçtu. Etrafı kolaçan etti, ortalıkta kimseciklerin olmadığını görünce Aşağı Mahalle’ye doğru uçmaya başladı. Deniz tarafından esen rüzgar, gökyüzündeki bulutları nasıl dağıtıyorsa Niko’nun buhar renkli sülietini öyle uçuşturuyordu. Eski evlerin arasından süzülüp geçerken kimsecikler görmedi onu. Ökse Deresi’ne varınca yere indi, çer çöp içindeki kuru dere yatağından aşağıya yürümeye başladı. Kemerli Çeşme’ye varınca harabeye dönmüş duvarlarının yanından kıvrıldı ve bingo!

MURSEL AGA

Arabacı Niko’nun kadim dostu Mursel Aga, çeşmenin kurnasının önünde bacaklarını çelmiş keyif çatıyordu. Niko’nun geldiğini farkedince, kollarını iki yana açıp, “Oooo! Gel bakalım Niko Efendi…” dedi, “Nerde kaldın be yav, gözümüz yollarda kaldı!”

“Kalispera!” diye cevap verdi Niko. Mursel Aga’nın tam karşısına tünedi. “Mori, ben senin gibi köyün dışından kalkıp gelmiyorum, erken meydana çıksam Çırakman’da korkudan kimsecikler kalmaz! Endaksi?”

Mursel Aga’nın hayaleti, kafasını sağlayarak onayladı Niko’yu… “Kızma be ya!” dedi. “Üzledik seni de onun için te öyle deriz!”

“Cigaracık var mı?”

“Ne gezer b’oğlum cigara migara? Mezarlıktan kalkıp geliyoruz, Mecidiye’den değil! Büfe mi var Yeldeğirmenin dibinde?”

YELDEĞİRMENİ KALINTISI

Niko acı acı sırıttı. Gerçekten de Müslüman mezarlığının yakınlarında eski Yeldeğirmeni kalıntısından başka hiç bir şey yoktu. “Bir dahakine köy bakkalından bir paket cigara aşırmaya çalışırım artık” dedi. Mezar soyguncularının söktüğü altın dişinden kalan gedik, onu hepten korkunç yapıyordu. Mursel Aga sırtını duvara verdi, ellerini dizlerinin üzerine koydu. Gözlerini kısarak, “Eyi olur, eyi de…” diye iç çekti. “Biz kendimize cigara içmek için Kemerli’den başka bir buluşma yeri bulsak iyi olcak galbe!”

Arabacı Niko anlamamıştı: “Neden?” diye sordu… “Etrafta Kemerli’den daha ıssız bir yer nerden bulacağız mori?”

“Bizim mezarlıktaki meftalardan duydum, yakında burda inşaat başlayacakmış.”

Niko anlamamıştı. Kırmızı gözlerini parlatarak, “Kiliseyi bozdunuz, mezarlıkları tarumar ettiniz, evleri yıktınız; vre şimdi sıra Kemerli Çeşme’ye mi gelmiş?

“Pöh!” diye söylendi Mursel Aga’nın hayaleti… “Sankim siz bizim evleri, camileri gül suyuyla eykadınız da!”

“Vre Mursel, hadi bizim hiç hatrımız yok bu memlekette, ama sizin de mi hiç kıymetiniz bilinmez? Bu pınardan seksen senedir bir tane Rum su içmedi belki ama bunca zaman hep size hizmet etmedi mi bu eski çeşme? Yaz sıcaklarında tütüne gidip gelirken az mı içtiniz serin suyundan? Tarlalarınıza az mı su verdiniz buralardan? Günah değil mi şimdi burayı yıkmak?”

“Yav nerden çıkardın şimdi yıkmayı filan? Mezarda yata yata gulaklarına toprak doldu herhal! İnşaat başlayacak dedim ben, yıkılcak demedim! Paklattırsana sen gulaklarını!”

“Vre tastamam süylesene, ne deyceksen. Yarım yamalak konuşup attırmasana kafamın tasını!”

“Eyi sesle o vakit: Belediye, Kemerli Çeşme’yi tamir edecekmiş… İnşaat dediğim o işte!”

“Nasıl yani? Belediye üstüne para verip bizim Kemerli Çeşme’yi tamir mi edecekmiş?”

“Aynen üyle yapacakmış!”

ENDAKSİ

“Şimdi ustalar gelecek, heyelan gelen yerleri temizleyecek, yıkılan duvarları yapacak, kurnaları falan yerine koyacak… Üyle mi?”

“Üyle dedik ya b’oğlum işte…”

“E, o vakit ne demeye başka bir yer bulalım kendimize buluşmak için yavrimu? Tertemiz çeşme başına oturup tüttürürüz cigarımızı berabercene?”

“İşte orası zor! Buraları yeniden yapılıp güzelleşirse eskisi gibi ıssız kalmaz, geleni gideni çok olur. Mazallah bizi görenlerin ödü bokuna kaçmasın!”

“Doğru süylersin vre Mursel Aga! Olsun varsın, yeter ki Kemerli’ye sahip çıkılsın da biz kendimize buluşmak için başka bir yer buluruz, endaksi?”

“He, endaksi mi mondaksi mi neyse, işte ondan…”

Mümin Bozkurt’un notu: Bilmeyenler için söyleyelim… Kemerli Çeşme, Çırakman Mahallesi’nin batısında Ökse Yakası’ndaki derede bulunan tarihi bir Rum çeşmesidir. Bu çeşmeye yeniden yaşama hakkı veren Tekkeköy Belediye başkanımız Hayati Tekin’i kutluyorum.