Almanya doğumlu Kosova kökenli bir sanatçısınız. Kosova’daki bu yıkım sizi ve müziğinizi nasıl etkiledi.
Almanya’da doğmuş biri olarak mülteci sayılmam. Ama Kosova’nın savaş nedeniyle yaşadığı o yıkım biz diasporadakileri de derinden yaraladı. Müzikal olarak belki beni doğrudan etkilemedi ama kişiliğime yansıması mutlaka oldu. Bu olay beni köklerime daha çok bağladı.
Müzikal köklerinizi merak ediyorum. Yerel Arnavut kültürüne modern bir yorum dikkat çekiyor. Siz bunu nasıl tanımlıyorsunuz?
Şarkılarımın çoğu aslında yeni besteler. Arnavut antropolog Anton Ceta’nın kitaplarından etkilendiğimi söyleyebilirim. Kendisi 1950 – 1980 yılları arasında Kosova, Karadağ, Arnavutluk ve Kuzey Makedonya’nın köylerinde yerel ezgi ve masalları araştırmış. Yaptığı araştırmalarda çok genç yaşta evlendirilen köylü kızların söylediği şarkılara rastlıyor. Bu sözler açıkçası çok ağırdı ve beni çok etkiledi. Bu kızların gelecekte nelerle karşılaşacaklarına da değiniyordu. Müzikler belirgin olmasa da sözler apaçık ortadaydı. Bu sözleri yeni bir müzikle dinleyiciye sundum.
Peki bu noktada başka ilham kaynaklarınız var mı?
Estetik açıdan endüstriyel seslerden çok etkilendim. Bunda Berlin’de olmamın da etkisi vardır. Berlin’in karanlık yeraltı müziği ile Arnavut halk ezgilerini bir araya getirme fikrini sevdim.
�
Peki klipleriniz? Bu sürece de müdahil misiniz?
Müzik üzerinde çalışırken her zaman görsel fikirlerim var ve şarkıların çok geleneksel olmasının aksine videoların çok çağdaş olmasını istedim. Şimdiye kadar tüm videolarda ailemle çalıştım. İki videoda kuzenlerim ve diğer annem. Bir hikaye var, ben de onların bir parçası olmalarını istedim.
Bundan sonrası için ne gibi hazırlıklarınız var?
Yeni bir EP üzerine çalışıyorum. 2020 yılında yayınlanacak. Borusan Müzik Evi’ndeki performansımızda İstanbullu müzikseverler de bu şarkıyı dinleme fırsatı bulacak.
Son yıllarda Kosovalı müzisyenler oldukça popüler. Siz bu durumu neye bağlıyorsunuz?
Pek çoğunun aileleri çocuklarının daha iyi bir geleceğe sahip olması için anavatanlarını terk etti. Bu çocuklar içine girdikleri toplumlarda katılımcı ve başarılı oldular. Bu durum Arnavut müzisyenlerin de global manada seslerini duyurmaya başladığı bir dönem. Ama bir önceki kuşak doğdukları toprakları terk edip zor şartlarda ve düşük ücretlerde çalışmış bir nesildi. Onların çocukları ise şimdi sanatta, sporda ve bilimde tüm Arnavutlar için gurur kaynağı oluyor.
Peki bu noktada müzik, Kosova’nın da tanıtımı için bir araç olabilir mi?
Kesinlikle, olmalı.
Yanılmıyorsam bu, İstanbul’daki ilk konseriniz olacak. Neler hissediyorsunuz?
Çok heyecanlıyım. Daha önce Türkiye’de hiç bulunmadım. İstanbul’u keşfetmek için sabırsızlanıyorum. Kime sorsam İstanbul’un ne denli harika bir kent olduğunu anlatıyor bana. Ortak kanı İstanbul’un dünyanın en güzel kentlerinden biri olduğu yönünde.
Daha önce Türkçe müzik dinleme fırsatınız oldu mu?
Maalesef olmadı. İstanbul’da yeni müzikler keşfetmek için sabırsızlanıyorum.
Milliyet
HABERLER
1 gün önceHABERLER
1 gün önceKÖŞE YAZARLARI
5 gün önceKÖŞE YAZARLARI
10 gün önceKÖŞE YAZARLARI
16 gün önce