Kosova’lı Sporcuların İzmir’de duyduğu sevinçlerin en Büyüğü

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Bağımsızlığını 17 Şubat 2008 tarihinde ilan eden Kosova, uluslararası alanların bir parçası olan sportif faaliyetlerde de zaman, zaman bazı engellerle karşılaşıyor. Uluslararası spor federasyonları yönetmenliğine göre bir ülke bağımsızlığından iki yıl sonra benim bildiğim uluslar arası sportif faaliyetlerde kendi ülkelerinin temsil etmesi gerekiyor. Ama Kosova Cumhuriyeti çoğu zaman uluslar arası sportif faaliyetlerde bu konuda engellerle karşılaşıyor. Ben bu durumu yıllardır gittiğimiz Balkan Veteranlar Atletizm Şampiyonaları’nda gördüm. Buna rağmen Kosovalı bir gurup atletizm dalında sporcu Kosovalı veteran atletler ülkelerinin isimleri adına koşmak için canla başla ülkeleri adına çaba göstermektedirler. Bu konuda Kosovalı veteran atletlerin çabaları 21–22 ve 23 Eylül 2012 tarihleri arasında İzmir’de gerçekleşen 22. Veteranlar Atletizm Şampiyonası’nda da gördük. Kosova’dan İzmir’e gelen Driton Haliti, Bayram Duya (Türk kökenli) Muhammet Rama, Remziye Shala, Banush Daka, Mustafa Rustemi, Zymer Alay ve yine Türk kökenli sporcu Naim Malazezi’nin İzmir’de Kosova Cumhuriyeti olarak müsabakalarda yarışmalarının sevincini ülkelerinin uluslararası alanda temsil etme başarılarıyla gösteriyorlardı. Çünkü bazı ülkeler Kosovalı sporcuların Kosova Cumhuriyeti adına yarışmalarına katılmasına karşı çıkıyor.

Bu sporcuların bazıları Kosova’ya madalya alarak döndüler. Bu konudaki haber, Balkan Günlüğü Gazetesi’nin bu sayısında yer almaktadır.

KOSOVA’NIN TANINMASI İÇİN

Kosova’nın tanınması için kendilerini spor ortamlarına adayan bir avuç sporcu Kosova’nın bir Balkan ülkesi olması dolayısıyla Yunanistan ve Sırbistan’ın sorun çıkartarak engellemelerine rağmen, Balkan Veteranlar Atletizm Şampiyonalarında ülkelerini zor şartlarda da olsa her türlü engeli aşmaya çalışarak temsil etmek için canla çaba uğraşarak ülkeleri adına gayret göstermektedirler. Biz bu durumu İzmir’de de gördük. Onlar İzmir’i kendi ülkelerinin bir parçası olarak da görüyorlardı. İzmir’de müsabakalara katılan Kosovalı sporcular, aynı zamanda ülkelerinin diplomaside de çabalarını ortaya koyarak Kosova’yı uluslar arası alanda temsil ediyorlardı. Onların ülkeleri Kosova adına Balkan şampiyonalarında nasıl ter döktüklerine bizler İzmir’de de şahit olduk. İzmir’de Kosova’nın Türk şehri Prizren’de Polis olarak görev yapan ve aslen Türk olan Naim Malazezi, bana Kosovalı sporcuların ülkelerinin uluslararası spor müsabakalarında Kosova olarak temsil etme çabalarını anlatıyorlardı. 13 Mayıs 2012 tarihinde Kosova’nın Başkenti Priştine’de yapılan Barış Koşusu’nda Kosovalı sporcu arkadaşların hepsiyle tekrar karşılaştım. Bir yıl önceden İzmir’de bu şampiyonayı bekliyorlardı. Bir sporcunu aynı zamanda bir ülke için önemli bir diplomatik temsil etme olduğunu da Kosovalılar gösterdi. Zor şartlarda da olsa bu isimler bu işi başarmaktadırlar.