Bir senfonidir hayat.
Uzun ya da kısa…
Her bir notası, her bir ölçüsü ruhumuza batıp kalan
ve derinden sızlatan bir hüznün resmi geçidi…
Bana sorarsanız eğer, MÜZİK, kendi başına bir ilaç ve hangi kültürden olursak olalım insanlığının kendini anlatabilmesinin en iyi yoludur.
Müziğin sağlıkla ilişkisi sadece mental durum ile sınırlı değil, stres bozukluklarında ve depresyonda da işe yarayabileceği ile ilişkili bilimsel çalışmalar var.
Müzik-tıp ilişkisi çok eskiye dayanıyor.
Olympos’un yüce tanrıları Apollon’u müzik ve tıp ile ilgilenmesi için atamışlar. Apollon da müzik ile yaşamın mutlak uyumunu sağlamış ve emanetini su perisi Koronis’ten olan oğlu tıbbın ve sağlığın tanrısı Asklepion’a vasiyet etmiş. İlk Yunan’da hastalığın tanımı bile müzikseldir. Hastalık, “insanın iç armonisinin bozulması” diye tanımlanır.
Midenin ünlü cerrahı Billroth, müzik, tıp, anatomi ve fizyoloji ilişkilerini konu alan “Kim Müzikaldir” isimli bir kitap yazmış. Söz konusu kitapta beden ritimleri ile müzik ritimleri arasında bir ilişki bile kurulmaya çalışılmış. Örneğin en çok kullanılan müzik temposu ortalama nabız sayısı olan 78/dakikadır.
ABD’de yapılan az sayıda çalışma, cerrahi yapılan hastaların müzik yardımı ile daha kolay biçimde sürece adapte olduğunu gösteriyor. Benzer biçimde 2006 yılında yayınlanan başka bir çalışmada da kronik ağrı yaşayan hastalarda müzik ağrıyı azaltmış ve depresyon bulgularını geriletmiş.
Müziğin yaşlı insanlarda düşme riskini azalttığından tutun Parkinson hastalarında hareketliliği arttırdığına, fizyoterapi alan hastalar ve felç geçirenlerde iyileşmeyi hızlandırdığına kadar birçok başka çalışma da var.
Hiç müziğin olmadığı bir dünya düşündünüz mü? Ne kadar uzak değil mi? Tarihe baktığımızda hemen hemen her uygarlığın din, meditasyon, tıp, ritüeller ve eğlence için farklı şekillerde de olsa müziği kullandığını görürüz.
Müziğin faydaları:
KALBE İYİ GELİR. Müziğin ruhun gıdası olduğunu biliyoruz peki ya kalp? Müziğin hastalıkları tedavi etmede birçok faydası olduğunu gösteren sayısız araştırma vardır. Massachusetts Hastanesinde gözlemlenen kalp ameliyatı geçirmiş kişilerden elde edilen verilere göre. Ameliyat sonrası Mozart’ın piyano sonatlarını dinleyen hastalar diğer hastalara göre çok daha hızlı iyileşme göstermişlerdir. Kalp ritimleri ve tansiyonları çok daha hızlı normal değerlere gelmiştir.
ÖBEZİTENİN ÖNLENMESİNDE FADALI OLABİLİR. Bilinçaltımıza müzik ile mesajlar yollanarak obezitenin önüne geçilmesi denenmiş bir yöntemdir. Böylece kişinin yapması gereken diyet, alacağı gıdalar, vb. şeyler müzik ile bilinçaltına işlenerek kilo kontrolünde daha başarılı sonuçlar alınmıştır. Ayrıca yemek yerken dinlenen yumuşak ve sakin müziklerin kişinin daha az ve yavaş yemesine yol açtığı da gözlemlenmiştir.
BAĞIŞIKLIK SİSTEMİNİZİ GÜÇLENDİRİR. Michigan Devlet Üniversitesi müzik okulu müziğin insan sağlığı üzerindeki etkilerine dair bir liste yayınlamıştır. Bu listenin en ilgi çeken maddesi ise müziğin bağışıklık sistemimizde önemli bir yere sahip olan interleukin 1’in seviyesini arttırdığıdır. 15 dakika bile müzik dinlemek interleukin 1 seviyesini arttırmaktadır.
HAFIZAYA VE ÖĞRENMEYE YARDIMCI OLABİLİR. ‘Mozart etkisi’ ile ilgili pek çok yayın vardır. Buna göre öğrencilerin ders çalışırken özellikle klasik müzik dinlemelerinin konsantrasyonlarını arttırdığı yönünde çalışmalar mevcuttur.
BİR MÜZİK ENSTRUMANI ÇALMAK, MOTOR BECERİLERİN GELİŞMESİNE YARDIMCI OLABİLİR. Felç sonucu beyin hasarı oluşan hastaların pek çoğunun bir müzik enstrümanı çalmayı öğrenerek eski becerilerini tekrar kazandığı çalışmalarla ispatlanmıştır.
KENDİNİZİ DAHA MUTLU HİSETMENİZE YARDIMCI OLABİLİR. Uygulanan müzik terapileri ile belki kendinizi çok mutlu ve neşeli hissetmeyebilirsiniz ama müziğin kendinizi daha az üzgün hissetmenize yardımcı olduğu araştırmalarla gösterilmiştir.
Dr. Oliver Sacks kitabında ‘güçlü bir ritim ve melodi beyinde sözcüklerden çok daha fazla yer kaplar’ diyor. Afazi hastalarının tedavisine müzik ile başlanması da sanırım ne kadar müzik canlısı yaratıklar olduğumuzun bir göstergesi.
Müziğin sağlığımızı ne kadar düzelttiğinden emin değilim ama iyi geldiği kesin.
Boşuna dememişler ‘müzik ruhun gıdasıdır’ diye.
Müziğin kendiyle yaşayanları daha sağlıklı yapıp yapmadığını bilemem ama daha duyarlı, daha entelektüel, daha farkında, daha eleştirel ve daha çok yönlü yaptığından şüphem yok.
Yarın sabah uyandığınızda,
Sevdiğiniz bir müziği açın ve dans ederek
gününüze ‘MERHABA’ deyin😊
BALKAN YEMEKLERİ
2 gün önceHABERLER
5 gün önceHABERLER
10 gün önceBALKAN YEMEKLERİ
18 gün önceHABERLER
27 gün önce