DOLAR 33,0574 0.17%
EURO 36,0503 0.12%
ALTIN 2.620,751,99
BITCOIN 21341922.0299%
İzmir
36°

AÇIK

SABAHA KALAN SÜRE

153 okunma

Ne olacak bu Euro’nun Hali ?

ABONE OL
03/09/2020 00:54
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Son haftalarda para piyasalarını takip edenler,  Euro – Dolar paritesindeki keskin düşüşü fark etmişlerdir. Parite Ekim ayının sonunda 1,40’lı seviyelerin üzerinde iken, bugün piyasaların açık olduğu saatlerde 1,30’un alt seviyesindeki değerlere kadar indi. Bunun anlamı, yaşanan küresel ekonomik krizin merkezi sayılan Avrupa Birliği ülkelerinin bu işin üstesinden gelecek tek sesliliği  gösterememesi nedeniyle bu ekonominin para birimi olan Euro’nun Dolar karşısında hızla değer kaybettiğidir.  8-9 Aralık tarihlerinde yapılan Avrupa Birliği liderler zirvesi sırasında yapılan açıklamaları görünce Avrupa’nın, ortak parası olan Euro’nun ömrünü uzatmak adına adeta çırpındığını net bir şekilde gördüm.

Avrupa Merkez Bankası eski başkanı Jean-Claude Trichet görevini italyan Mario Draghi’ye bırakmadan önce yaptığı konuşmalarda, krizin sadece merkez bankalarının krizi olmadığı, siyasilerin de çözüm için adımlar atması gerektiğini ısrarla vurgulamıştı. Ancak söyledikleri uygulamada muhattapları tarafından aceleye alınacak bir konu olarak yorumlanmayınca, bu kez gerekli uyarıyı piyasalar yaptı.  Borsalardaki dalgalanmalarla birlikte Euro Dolar karşısında hızla değer kaybetmeye başladı. Piyasaların gözünde Euro artık geleceğinin olup olmayacağı dahi belli olmayan bir para birimi durumuna düştü. İspanya, İtalya, Portekiz gibi ülkelerin açtığı borçlanma ihalelerinde oluşan faiz oranları  Avrupa Birliğini’nin kuruluşundan bu yana en yüksek seviyelerine geldiğinde tabir yerindeyse liderlerin paçaları tutuştu. Ardı ardına yapılan zirvelerle Euroda çıkan yangını söndürecek çözümleri aralarında tartışmaya başladılar. Ama ateş bacayı çoktan sarmıştı. Zaten hasta olan Euro artık  yoğun bakımda. Kendisine ömür biçilen bir para birimi haline geldi.

Hal böyle olunca, dünya ticaretinin en geçerli değişim  araçlarından olan Euro ve Dolar ikilisinde tercih edilebilirlik olarak dolar ön plana çıkmaya başladı. Euronun arkasındaki ekonominin dinamikleri artık vazifesini yerine getirmemektedir. Tek tek bakıldığında bu dinamikler ekonomik büyüme üretememektedir. Resesyon endişelerini de katarsak Euro para biriminin geleceği adına kaygı artmaktadır. Piyasaların beklentisi ise mali yapılarda reformların bir an evvel hayata geçirilmesidir. Ancak yaşlanan Avrupa’nın tüketim yavaşlaması gibi bir durumu da  ortaya çıkardığı varsayılırsa çarkların tekrar euro yönüne dönmesi için uzun bir süre geçmesi gerekecek gibi görünüyor.

Peki bu arada neler olacak?

Aynı para birimini kullanan ülkelerin borçlanma maliyetleri arasındaki uçurumun giderek  büyümesi, ticaret dengelerinin sürekli Almanya-Fransa  lehine gelişmesi, diğer ülke liderleri ile Almanya Fransa arasında siyasi çekişmelerin artmasına neden olacaktır. Zaten son zirvede İngiltere başbakanı David Cameron’un çıkışı AB de kutuplaşmanın sinyallerini vermiş oldu. Özellikle Almanya’nın bu krizi kendi menfaatine çevirme hesapları içinde olmasıve kriz çözümünü tüm AB ülkelerinin mali konulardaki bir takım ulusal iradelerini de AB ye devretmesini içeriyordu ve ingiltere buna yanaşmadı. Bu durum krizin çözümünün siyasi kutuplaşmaya gittiğinin ilk adımı oldu.

Krizde yaşanması muhtemel  bir başka süreç ise  merkez bankalarının dünyada gücü zayıflayan euro ve dolar gibi iki önemli rezerv paradaki riske paralel ikame para birimi arayışı içine girmeleridir. Zaten merkez bankalarının son zamanlarda döviz rezervlerini altın ile değiştirme hamleleri bu endişeden kaynaklanmaktadır. Yeni  rezerv paranın tedavüle geçme aşamasına gelmek bile birçok meşakkatli teknik çalışmaların yapılmasını gerektiirdiğinden epey bir zaman alacaktır.

Sonuç olarak; Bir egemenlik sembolü olan ortak bir para ve  ortak bir hukuk etrafında toplansa da, AB hiç bir zaman birleşik bir devlet gibi hareket edemedi. 2012 yılı içerisinde hem Almanya hem de Fransa’da genel seçimlerin olacağı düşünülürse bu iki ülkenin liderlerinin 2012 yılı boyunca kendi ülke halklarına ”Ben sizi AB ye ve krize ezdirmem”  söylemleri ile seçim propagandası yürüteceği kaçınılmaz. Ancak aynı liderler AB adına konuşurken de Euro bizim itibarımız prestijimiz söylemleri ile  kriz mücadelesi vereceği de aşikar.  Önceki yazılarımda Avrupa için bu kış çetin geçecek demiştim ya, Euro için 2012 yılı boyunca  “Baharı görmeden yaz geldi geçti” nameleri  söylenecek gibi görünüyor.

Saygılarımla

Murat ÇİÇEK

murat.cicek74@hotmail.com

 

    En az 10 karakter gerekli