“Neresi Sıla Bize, Neresi Gurbet: Bir Mübadele Hikâyesi” Gösterisi
1923 Lozan Anlaşması’nın “Türk topraklarında yerleşmiş Rum Ortodoks dininden Türk uyruklarıyla, Yunan topraklarında yerleşmiş Müslüman dininden Yunan uyruklarının” göçünü zorunlu kılması, anayurtlarından ayrılmak zorunda bırakılan Müslüman ve Ortodoks milyonlarca insanı derinden etkilemiştir.
“Neresi Sıla Bize, Neresi Gurbet: Bir Mübadele Hikâyesi” Gösterisi, halkbilimi üzerine araştırmalar yapan ODTÜ THBT (Orta Doğu Teknik Üniversitesi Türk Halkbilimleri Topluluğu) tarafından, siyasal, toplumsal ve kültürel etkileri hâlâ yaşamakta olan bu kültürlerarası göçü bir kez daha hatırlatmak ve bir daha yaşanmaması için toplumsal farkındalığı artırmak amacıyla sahnelenmiştir.
ODTÜ THBT’nin kültürel/folklorik araştırmacı altyapısı ve geleneğinin yanı sıra, topluluk içindeki tarihçi, sosyolog, sosyal antropolog, müzisyen ve dansçıların birikimlerinin de sahneye taşındığı, 2 perde ve 5 bölümden oluşan gösteri, mübadeleyi Kapadokya’da yaşayan bir Rum ailesine ait evin dış kapı çanının ağzından anlatır.
Hangi yakada olduğu belli olmayan bir kasaba meydanına bakan bir kapıya asılmış olan bu kapı çanı, ilk bölümde, seyirciyi mübadele öncesine, Müslüman ve Ortodokslara ait iki kültürün “ortak yaşam” alanına ve bu ortak yaşam alanında içiçe geçmiş iki kültürün iyi komşuluk ilişkileri yaşadığı hayata götürür. Farklılıklar ve benzerlikler ile tüm halkın ortak yaşanmışlıklarının resmedildiği; kahvehanesi, balıkçısı, manifaturacısı, meyhanesi ile canlandırılan mübadele öncesi kasaba meydanında, gündelik hayat bu kültür(ler)e ait zeybekler, zeybekikolar, Türkçe ve/veya Yunanca veya her iki dilde türküler eşliğinde canlandırılmaktadır.
İkinci bölüm savaş ve sonrasında gerçekleşen mübadeleyi betimler. Türkiye’den Yunanistan’a ve Yunanistan’dan Türkiye’ye göç etmek zorunda bırakılanların, birinci ve ikinci derece mübadillerin anlatılarının izlendiği video kayıtları, seyirciyi de bu yaşanmışlıklara tanık etmektedir.
Mübadele sonrasının hikâyesini, üçüncü bölümde yine kapı çanı anlatır. Kapı çanı, artık anayurtlarından çıkarılmış, yabancısı oldukları topraklara yerleştirilmeye çalışılan mübadillerin evinin kapı çanıdır. Danslar ve türküler mübadillerin dili, kültürü, doğası farklı olan bu yeni anavatanda(!) yaşadıkları iskân, uyum, dil ve maddi sorunlarının, anayurt özlemlerinin aktarılmasına aracılık eder.
Dördüncü bölüm, eksilmeyen tek şeyin umut olduğu teması ile her göçenin içinde taşıdığı kültüre sahip çıkarak ve onu yaşatarak yeni yurduna alışma sürecini anlatmaktadır. Bu umut ve istek ile hem anayurtlarından getirilen türküler ve oyunlar yeni kuşaklara aktarılarak kültürler yaşatılmış, hem de yeni komşuları ile halaylar çekilerek uyumun sağlanabildiği anlatılmaya çalışılmıştır.
Gösterinin son bölümü ise yeni bir dünyayı, günümüzü sunar izleyicilere. Her iki toplumda da dostluk tohumları yeşermiştir. Özlem, seyahat özgürlüğü ile giderilmeye çalışılmaktadır. Çan, yeni sahibi tarafından, yıllardır durduğu kapıdan çıkarılıp, mübadillerin gittiği yolu izleyerek, eski sahiplerinin torunlarına sunulur. Sirtaki ve halaylar, bu yeni dünyanın barış ve iyi komşuluk dünyası olması, duvarların yıkılması, kültürel geçişkenliğin gerekliliğini haykırır.
Lozan Mübadilleri Vakfı ve ODTÜ Ege Mezunlar Derneği ile birlikte çalışan ODTÜ THBT Mezunları’nın hazırladığı ı “Neresi Sıla Bize, Neresi Gurbet: Bir Mübadele Hikâyesi” gösterisinin senaryo ve kurgusu, topluluk üyelerinden Doç. Dr. T. Ercan Sepetçioğlu’nun akademik bilgilendirme ve yönlendirmeleri ile biçimlenmiştir. Türk Rembetiko Takımı üyesi Ali Fuat Aydın ve Doç Dr. Cenk Güray’ın Yunan ve Anadolu müzikleri konusundaki engin bilgi birikimleri sayesinde, konu ile doğrudan ilgili müziklerin repertuara yerleştirilme fırsatı yakalanmıştır. Danslar, Ege Üniversitesi Devlet Konservatuarı Halkoyunları Bölümü okutmanlarından Ersan Küçük ve Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Devlet Konservatuarı okutmanlarından Necip Çetin’in yol göstericiliğinde seçilmiştir.
90 dakikalık gösterinin basın lansmanı 16 Ağustos’ta İzmir’de gerçekleşecek, İzmir’de sahnelenmesinin ardından, Ankara, İstanbul, Eskişehir, Antalya, Midilli ve mübadeleye maruz bırakılmış diğer Yunan şehirlerinde tekrarlanacaktır.
BALKAN YEMEKLERİ
3 gün önceHABERLER
12 gün önceKÖŞE YAZARLARI
21 gün önceHABERLER
07 Kasım 2024