– Konya’dan 1920’li yıllarda Yunanistan’a göç eden bir ailenin üçüncü kuşak torunları, dedelerinin dokutturduğu el emeği halıyı, Sille Müzesi’ne bağışladı – Sille Müzesi Sorumlusu Sercan Yayla: – “Ziyaretçilerimizin halının hikayesini duyunca şaşkınlıkları artıyor. Bu halıya gösterilen ilgi takdire şayan. Ait olduğu topraklarda sergilenmesi çok güzel” – Ziyaretçilerden Handan Bozkurt: – “Halının hikayesinden çok etkilendim. Buradan götürülmesi, Sille’nin motiflerinin işlenmesi ve 3 kuşak sonra buraya bağışlanması, o kadar güzel bir şey ki… İnsanı etkileyecek çok güzel bir hikayesi var”
Konya’dan 1920’li yıllarda Yunanistan’a göç eden Rum bir ailenin üçüncü kuşak torunları, dedelerinin dokutturduğu el emeği halıyı, Sille Müzesi’ne bağışladı.
Konya kent merkezine 8 kilometre uzaklıktaki tarihi Sille Mahallesi, tarihi geçmişi kadar jeolojik oluşumları ve mağaralarıyla da dikkati çekiyor.
Yaklaşık 5 bin yıllık geçmişten izler barındıran, farklı kültür ve inançlara ev sahipliği yapmasıyla bilinen ve yaklaşık iki asır öncesine kadar çömlekçilik, halı dokumacılığı ve taş işçiliğiyle nam salan Sille’nin bu değerleri artık müzelerde ziyaretçilere tanıtılıyor.
Lozan Antlaşması kapsamında, Sille’den bir asır önce Yunanistan’a göç eden Rum bir ailenin üçüncü kuşak torunları da dedelerinin dokutturduğu, bölgenin motiflerini barındıran el emeği halıyı Sille Müzesi’ne bağışladı.
Müze sorumlusu Sercan Yayla, AA muhabirine, müzede sergilenen önemli eserlerden olan tarihi halının, Sille’den göç eden Rum bir ailenin üçüncü kuşak torunlarının kurduğu dernek tarafından bağışlandığını söyledi.
Derneğin Sille kültürünü ve geleneklerini orada da yaşatmaya çalıştığını dile getiren Yayla, şöyle devam etti:
“1924’de mübadeleden önce buradaki Hristiyan aileler gideceği yerde kaliteli halı bulamayacaklarını bildikleri için dokutup götürüyorlar. Orada Sille’ye özlem duyacakları için halının üstüne de bağ evlerini, buranın çömlekleri meşhur olduğu için testileri işlemişler. Sille’nin önemli mekanlarını da halıya dokutmuşlar. Bordürlerde ise haçın stilize edilmiş hali var. Gayrimüslim ailenin Yunanistan’da yaşayan üçüncü kuşak torunları, bu halıyı ait olduğu topraklarda sergilenmesi için müzemize bağışladı. Moisoğlu ailesine teşekkür ederiz.”
Yayla, halının çok iyi korunduğunu belirterek, “Yıpranıp, bozulmaması için gerekli tedbiri aldık. Pano halinde sergiliyoruz. Halıcılıkta Sille çok önemli bir yerde. Ziyaretçilerimizin halının hikayesini de duyunca şaşkınlıkları artıyor. Bu halıya gösterilen ilgi takdire şayan. Ait olduğu topraklarda sergilenmesi çok güzel. Keşke yurt dışındaki bütün eserlerimiz vatanımızda sergilense.” ifadelerin kullandı.
Erzincan’dan Sille’ye gelen Handan Bozkurt ise müzeyi tesadüfen gezdiğini söyledi.
Müzenin çok düzenli olduğunu, eserlerin de iyi korunduğunu ifade eden Bozkurt, “Buradaki eserler çocukların da ilgisini çekti. Merakla geziyoruz. Halının hikayesinden çok etkilendim. Buradan götürülmesi, Sille’nin motiflerinin işlenmesi ve 3 kuşak sonra buraya bağışlanması, o kadar güzel bir şey ki…İnsanı etkileyecek çok güzel bir hikayesi var.” diye konuştu.
AA
KÖŞE YAZARLARI
2 gün önceKÖŞE YAZARLARI
7 gün önceKÖŞE YAZARLARI
13 gün önceBALKAN YEMEKLERİ
21 gün önceKÖŞE YAZARLARI
22 gün önce