Tanıştırayım Jivkov The Junior

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Bulgaristan Türkleri’nin tekrar göç ile karşı karşıya kalabileceği beni dürtükleyip duruyor. Endişelerime haklılık katacak gelişmeler de ardı ardına oldukça daha da tedirgin oluyorum. Sebep nedir? Tabii ki yeni kahramanımız: Boyko Borisov, nam-ı diğer Jivkov The Junior.

Bulgaristan, her ekonomik problemin içerisine girdiğinde sosyal ve ekonomik çözümler üretmek yerine aynı tabanı delik minik tekne gibi su boşaltmaya çalışıyor. Su diye kastettiğim, azınlıklar. Yani Türkler, Çingeneler, Pomaklar ve Borisov’un daha da ileri gittiği ve hedef kitle seçtiği “emekliler”.

Daha Şubat 2009’da A.B.D.’de yaptığı bir konuşmada Boyko Borisov, bunu çok açıklıkla dile getirmişti:

“Ülkede yaşayan farklı etnik kökenliler, ülkenin geleceğini tehdit ediyor. Bulgaristan’da şu anda bir milyon Çingene, yedi yüz bin Türk ve iki buçuk milyon emekli yaşıyor. Bu “KÖTÜ İNSAN MALZEMESİ”, ülkenin en büyük problemidir. (Kaynak: wikipedia)

Junior Jivkov, insanlara malzeme gözüyle bakıyor bir defa. Sarkozy’nin doğulusu olur bu Boyko. Hedefte ise değişiklik yok. Yine öncelik ve ilk sıralar gariban çingenenin. Sonrasında, daha önce de defalarca zorla göç ettirilmiş ya da asimilasyonlara maruz kalmış Türkler geliyor. Aklınca atacak sırtından artık yük olarak gördüğü bu insanları. Atacak da nereye? Batı Avrupa ülkelerini deniyor bizimki ama Sarkozy örneğinde olduğu gibi onlar da bu bozuk malzemeyi geri iade ediyorlar. Başka adres de yok. Korkarım bu konu yine Türkiyemin başında patlayacak. Tek farklılık, bu defa Bulgaristan’da yaşayan Türkler, Türkiye’de iyi yaşam koşulları bulamayacaklarını 1989 göçü deneyimlerinden dolayı gayet iyi öğrenmiş durumdalar. Aynı çileleri bir daha çekmeyi göze alamıyorlar. Zaten Türkiyem de onları sırtlayabilecek ekonomik ve istihdam koşullarına sahip değil.

İşte bu sebeplerle Bulgaristan’da yaşayan Türkler, asimilasyona kendiliğinden boyun eğiyorlar. Geçen gün okuduğum bir haber aynen şöyle diyordu: “Hüseyin, Valentin oldu. Türk isimleriyle iş bulamayan Türkler, Bulgar isimlerini kendi istekleriyle geri alıyor.” (Kaynak: BG-Türk H.A.) Haberi okuyan milliyetçi arkadaş ve ağabeylerimin hemen her biri cümlelerine: “kansızlar”, “soyu bozuklar”,”vatan ve Türklük hainleri” gibi kelimelerle başladılar bana anlatırken. Konunun altyapısını bilmeden, sadece büyük laflar edip hareket anlamında hiçbirşey yapmayan, bana göre sadece atıp tutan bu kesime tek cümleyle “kulak tıkadım”. Sadece konuşup hiçbir şey yapmayanlara kulak tıkamak adetimdir. Çünkü bugünün Bulgaristan’ını ve bugünün Türkiye’sini, şartları, ekonomik koşulları,yönetim ve idareleri düşününce bizim Hüseyin, Valentin olur. Daha iyi bir çözümü, seçimi yoktur çünkü.

Avrupa’ya gidemiyor Hüseyin.

Türkiye’ye gelemiyor Hüseyin.

Bulgaristan’da iş bulamıyor Hüseyin.

Umut ediyor işte, belki Valentin bulur.

Dönelim Borisov amcaya. Zaten Jivkov’un değişmez koruması olarak ün salmış, Türklerin 89 göçüyle sürüldüğü ve terk etmek zorunda kaldığı Dulovo, Kaolinovo ve Razgrad bölgelerinin tarım rekoltesini koruyan birliklerin komutanlığını yapmış, özel güvenlik şirketleri kurarak Bulgar yer altı dünyasının ünlü isimleri Mladen Mihalev ve “Paşa” lakablı Rumen Nikolov ile ortaklık yaptığı iddia edilen, sevgili maço ve karate ustası Boyko abimizden daha farklı bir tavır ve politika beklemek olanaksız. Stalinist fikirlerinden bir an olsun vazgeçmeyen abimiz daha parlamentodaki ilk konuşmasında:”Amacımız, ekonomik istikrarı yeniden ve en kısa sürede sağlamaktır.” demişti.

Boyko Borisov’un sözüne, bizim milliyetçi tavır alıp oturduğu yerden kocaman kocaman laflar eden ve aydın geçinen bilimum insanlarımızın laflarından daha çok itibar ediyorum inanın. Çok yakında “Soya Dönüş-2” filmini Bulgaristan’daki evlerinizde izleyebilirsiniz. Çekimleri başladı. Konu aynı, sadece şartlar farklı.

Elimden “tedbirli olun” demekten başka bir şey gelmiyor. “Aman, sıkı sıkı tutunun birbirinize. Bu defa Türkiye’ye göç etmek çözüm olmayabilir. Burada da sizi sadece işsizlik ve çaresizlik bekliyor. Bulgaristan Türk’ünün kaderi bu dönem dönem. Siz, bu dönemleri biliyorsunuz, tecrübelisiniz şimdi. Daha da sıkı tutunun birbirinize.”

Bir milyon Çingene mi?

“Aman kaçın ! Jivkov The Junior Geliyoooooorrrr !!!”