Teröre karşı tek yumruk

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Türkiye terör belasıyla uğraşırken itici güç olarak nitelendirilen Sivil Toplum Kuruluşları’ndan PKK terörüne karşı birlik mesajı verildi. Yurdun dört bir yanında ve yurtdışında Balkan ülkelerinde faaliyet gösteren STK’lar Ramazan süresince ve bayramda yoğunlaşan terör olaylarına sert tepki gösterdi. Ülkenin zor günleri birlik olarak aşabileceği görüşünde birleşen STK’lara göre çözümün anahtarı Kurtuluş Savaşı’nda tezahür eden kardeşlik duygusu…

Derya GÜLSOY/ İZMİR

Ülkemizde özellikle son günlerde yaşanan terör olayları Sivil Toplum Kuruluşları’nı harekete geçirdi. Yurdumuzun çeşitli bölgelerinde ve yurtdışında faaliyet gösteren STK’lar, son olarak Gaziantep’de yaşanan ve sivilleri hedef alan kalleş saldırının ardından ortak mesaj verdi. Ülkenin zor günleri birlik olarak aşabileceği görüşünde birleşen STK’lara göre çözümün anahtarı Kurtuluş Savaşı’nda tezahür eden kardeşlik duygusu. İşte STK’ların görüşleri:

Halit Habipoğlu(Avrupa Batı Trakya Türk Federasyonu Başkanı): ABTTF Yönetim Kurulu olarak Gaziantep’teki terör saldırısında ve Şırnak’taki trafik kazasında yaşamını yitiren Türk vatandaşlarına ve Türk askerlerine Allah’tan rahmet, tüm Türk halkına başsağlığı ve yaralı kişilere de acil şifalar diliyoruz. ABTTF olarak Ramazan Bayramı’nda Gaziantep’te sivilleri de hedef alan terör saldırısını şiddetle kınıyor, terörü telin ediyoruz. Anavatanımızın birlik ve beraberliğini tehdit eden terör eylemlerinin hiçbir zaman amacına ulaşamayacağı inancı ile ABTTF olarak anavatanımız Türkiye’nin acısını yürekten paylaşıyoruz.

Tahsin İbrahim(Makedonya Türk Sivil Toplum Teşkilatları Birliği Genel Başkanı): Gaziantep’te Şehitkamil İlçesi’ndeki Karşıyaka Polis Merkezi önünde terör saldırısı sonucu 9 kişinin hayatını kaybettiği ve 66 kişinin yaralandığını üzüntü ile öğrenmiş bulunmaktayız. Masum insanların canlarına acımasızca kasteden ve Ramazan Bayramı’nın sevincini sabote etmeye yönelik gerçekleştirilen her türlü dini, insani ve ahlaki değerleri hiçe sayan bu hain saldırıyı şiddetle kınamaktayız. Gaziantep’te mübarek Ramazan Bayramı’nın ikinci gününde yaşanan elim olay, terörün çoluk çocuk ayrımı yapmaksızın sivilleri hedef almaktan çekinmediğini, aziz Türk milletinin manevi değerlerini hiçe saydığını bir kez daha ortaya koymuş bulunmaktadır. Türkiye’nin birlik ve bütünlüğünü zedeleme hedefinde olan bu saldırılar, asla amacına ulaşmayacaktır. 30 yıldır bölücü terör, anaların babaların yüreklerinde derin yaralar açmaktadır. Milletin sabrını zorlayan bu hain saldırılar karşısında, milletin birlik ve beraberliği, vatanın bütünlüğü açısından tek bir yumruk olarak, teröre karşı, el ele, omuz omuza olduğunun bariz göstergesidir. Halktan destek alamayan bölücü terör, çoluk çocuk demeden sivil halkı hedef alması, asıl amaçlarını ortaya koymaktadırlar. Türkiye Cumhuriyeti’nde vuku bulan bu olaylar, Makedonya’da yaşayan Türk ve Müslüman toplumunu derinden etkileyip, üzüntüye gark etmiştir. Bu acıların tekrar yaşanmaması dileğimle hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet, yakınlarına ve Türk halkına başsağlığı ve yaralılara acil şifalar diliyoruz.

Av. Ahmet Kara(İskeçe Türk Birliği Başkanı): Anavatanımız Türkiye Cumhuriyeti’nde son dönemde artarak devam eden terör eylemleri, gözü kulağı sürekli Türkiye’de olan biz Batı Trakya Türkleri’ni de fazlasıyla üzmektedir. Terör eylemlerine karşı tavrını her zaman çok net bir şekilde ortaya koymuş olan, İskeçe Türk Birliği camiası olarak, bu hain eylemlerde  şehit olanlara Allah’tan rahmet yakınlarına başsağlığı ve sabırlar dileriz. Artık herkes tarafından bilinmektedir ki, otuz yılı aşkın bir süredir Türkiye Cumhuriyeti üzerinde oynan bu terör oyunu, Türkiye Cumhuriyeti’nin ilerlemesini ve bölgede daha da büyük bir güç olmasını engellemek için oynanmaktadır ve bu oyunun azmettiricileri de, taşeronları da, bellidir. Bu nedenle; Türkiye üzerinde hesabı olanlara karşı milli bir duruş sergilenmelidir. Tüm siyasi partilerin teröre karşı ortak söylemleri olmalıdır. Unutulmamalıdır ki, Türkiye’de “Kürt sorunu” değil “Terör Sorunu” vardır. Ülkesi ve milleti için hizmet veren Kürt kökenli Türk vatandaşları asla PKK canileri ile aynı kefeye konamaz, konmamalıdır. Terör örgütünün uluslararası bağlantılarıyla ilgili gereken önlemler alınmalı ve şahısların geleceği değil büyük Türk milleti’nin geleceği dikkate alınmalıdır.

Sedat Akbay(Rumeli Balkan Federasyonu Başkan Yardımcısı): Son günlerde gelişen Ramazan ayı ve bayram demeden vatanımızı canları pahasına koruyan şehit ve gazi olan Mehmetçiğimize ve masum sivil vatandaşlarımıza çirkin tezgah kuran vatan hainlerini esefle kınıyoruz. Türk Silahlı Kuvvetlerimizin gereken cevabı bir an önce vereceğine, Mehmetçiğimizin ve sivil masum vatandaşlarımızın kanlarının yerde kalmayacağına inancımız tamdır. Artık sabır tükenmiştir, acımız kelimeler ile ifade edilemeyecek kadar büyüktür. Yüce Allah’tan şehit olan Mehmetçik’lerimize ve sivil vatandaşlarımıza rahmet, kederli ailelerine ve tüm ülkemize sabırlar diliyorum. Birlik ve beraberlik ruhunu yoğun olarak yaşadığımız bu günlerde toplumun huzurunu bozmaya kimsenin gücü yetmeyecektir.

Bayram Çolakoğlu(Balkan Türkleri Kültür ve Dayanışma Derneği Genel Başkanı): 2000 yılının başlarından bu yana Türkiye, ekonomi, demokrasi ve uluslararası ilişkiler bakımından çok büyük bir yol kat etti. Ülkede ciddi bir zenginleşme meydana geldi. Türkiye’nin etkileşim sınırları da kıtalar ötesi bir konuma yerleşti. Dünya kriz yaşarken biz refah seviyemizi artırabiliyoruz. 2023 vizyonunda dünyanın 10 büyük ekonomisinden biri olmayı hedefleyen ve bu hedefe doğru da giden bir Türkiye var. Bundan rahatsız olanlar; etkileyen, tetikleyen değil etkilenen, yönlendirilen Türkiye özlemi içerisinde olanlar depreştiriyor, terörü… Çünkü Türkiye kendisine çizilen sınırları aştı. Türkiye dünyanın güç dengesi içerisinde silik bir rol oynamalıydı, onlara göre. İşte bizim dünya güç dengesinde rol almamızı istemeyen ülkeler ve onların ihale işlerini yapan terör örgütü, son çırpınış olarak üzerine aldığı işleri canice icra ediyor. Şehitlerimizi rahmetle yad ederken şunu ifade etmek istiyorum: inancımız o ki, başaramayacaklar, Türkiye’nin önünü kesemeyecekler. Bu millet tarihi misyonunu üstlenmeye başlamıştı ve üstlenecek.

Niyazi Gültekin(BalkanAnadolu Derneği Eş Başkanı): 1984 yılından beri ülkemizde devam eden ve 35 bin cana mal olan terörizmle bir yere varılamayacağı, kardeş kanı dökmekle hiçbir sorunun çözülemeyeceği artık anlaşılmıştır. Elbirliğiyle, gönül birliğiyle bu meseleyi aşabiliriz. Bölücü örgüt bütün çabalarına, kardeşi kardeşe düşman etme projesine rağmen amacına ulaşamamıştır. Herkesin elini taşın altına sokması lazım; başta sivil toplum örgütleri, siyasi partiler, kanaat önderleri, kanun koyucular, yeni anayasa komisyonu üyeleri medyamız olmak üzere, hep birlikte bu yangını söndürmek zorundayız. Ülkemizi ataşe verenler, benzini dışarıdan ithal ediyorlar. Terör rantının büyüklüğü, karşılaştığımız sorunun global oluşu meselenin çok ciddi olduğunu ortaya koyuyor. Burada amaçlanan, ülkemizi ekonomik, siyasi bakımdan istikrarsız kılarak, enerjisini bu alanda tüketmektir. Böylece dışa bağımlı, yoksul, her türlü sömürüye açık bir Ortadoğu ülkesi görmek hedeflenmektedir. Terörün Kürt meselesinden beslenmesi, geçmişin hatalarından nemalanması acı bir gerçektir. Türkiye’nin hak ve özgürlükler aşamasında kendisini onarması için hükümete fırsat vermesi görüşündeyim. Bunun içinde öncelikle şiddet ikliminin değişmesi, şiddet dilinin askıya alınması, herkesin konuştuğunu ve yaptığını öncelikle düşünmesi lazım.

Şerafettin Yüksel(İzmir Balkan Dernekleri Federasyon Başkan Yardımcısı): Ülkemizde yaşanan terör olaylarına Balkan camiası ve bu ülkenin vatandaşı olarak çok üzülüyoruz, içimiz kan ağlıyor. Yaşananlar maalesef çok acı. İstiklal Savaşı’nda lazı ile çerkezi ile kürt, Boşnak kardeşlerimiz ile omuz omuza savaşıp kazandığımız bu topraklarda huzurumuzu bozan hain güçlere fırsat vermeyeceğimizi belirtmek isterim. Bu ülke içinde ayrı gayrı hesapların yaşanmaması gerekir. Terör belasından el ele vererek, dayanışma ile kurtulacağımıza inanıyorum, yeter ki birlikte mücadele verelim. Şehit olan askerlerimiz ve vatandaşlarımız bu ülkenin evlatları, içlerinde kürtü, lazı, çerkezi, boşnakı var. Artık ocaklar sönmesin istiyoruz. Partilerin kavgayı bırakıp, çözüm üretmelerini bekliyoruz. Silahlar artık susmalı, her gün karşımıza çıkan şehit haberleri artık bitmeli. Türkiye’nin huzura ihtiyacı var ve vatandaşımız huzur içinde yaşamalı diye düşünüyorum.

İbrahim Şengöz(Kosova Rumeli Kültür Sanat ve Turizm Derneği Başkanı):

Bizler Sivil Toplum Örgütleri olarak yaşanan bu hain saldırıları kınıyoruz.

Toplumumuz, vatandaşımız sağduyulu olmak zorunda. Bu tür çirkin, kalleş saldırıları terör mimarlarının son çırpınışları olarak görüyoruz. Güvenlik güçlerimize olan güvenimiz tamdır ve Türkiye’nin bu sorunu kendi lehinde çözeceğinden kesinlikle şüphemiz yoktur. Tarihte olduğu gibi bugün de Türkiye güçlüdür, güçlü kalacaktır.

Ömer Ok(Sancak Kosova Rumeli Kültür Dayanışma Derneği Başkanı): Yaşanan tüm terör olaylarını kınıyoruz. PKK, asla Kürt halkının temsilcisi değildir ve olamaz. PKK ile işbirliği yapan milletvekillerinin dokunulmazlığı derhal kaldırılmalı, terör ile işbirliği yapanlar ömür boyu siyasetten men edilmeli, cezalandırılmalıdır. Bu vahşete sebep ve ortak olanların insanlıkla alakası yoktur, olamaz.

Muzaffer Okumuş(Ege Bölgesi Erzurum Dernekler Birliği Genel Başkanı):

Gün bugün birlik olma günüdür ve ülkemizin buna ihtiyacı vardır. Terör ve bölücü faaliyetlere karşı siyasi düşüncemiz, partimiz ve görüşümüz ne olursa olsun bu konuda kesinlikle milli duruş sergilememiz gerekiyor. Yaşanan bu olaylar Kürt meselesi değil, terör örgütü PKK ve onu besleyen dış güçlerin bir oyunudur. Bu oyunlara alet olmamamız lazım çünkü ülkemizde her insanı doyuracak kadar ekmeğimiz, aşımız var. Bin yıldan beri bu coğrafyada et ile kemik gibi birbirine bağlı yaşayan bir milletin evlatlarıyız. Aynı kaderi, inancı, değerleri paylaşıp aynı ve tek olan kıbleye secde eden kardeşler olarak bizleri ayrıştırmaya bölmeye çalışan ve Kürtleri temsil ettiğini zannedip onları oyuna getiren PKK’nın hain planları hiçbir zaman gerçekleşmeyecektir. Kimse unutmasın ki milli sınırlar içinde vatan bir bütündür, bölünemez!