Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Ersoy, Aydın’ın Kuşadası ve Didim ilçelerini ziyaret ederek turizm sektörü temsilcileriyle bir araya geldi.
Kuşadası’nda bir otelde düzenlenen buluşmada konuşan Bakan Ersoy, turizmde 2019’da rekorlar kıran Türkiye’nin küresel koronavirüs salgını sürecinden en hızlı çıkan ülke olduğunu, olumsuzluklara rağmen 2023’ü de rekorla kapattıklarını ifade etti.
2028’e kadar çok ciddi hedefler koyduklarını, bu hedeflere de her sene rekorlar kırarak ulaşacaklarını kaydeden Ersoy,”60 milyon ziyaretçi, 60 milyar dolar gelir hedefiyle yıla başladık. İlk veriler de iyi geliyor. Ziyaretçi rakamlarında çok ciddi artışlar var. Rezervasyonlar da iyi gidiyor. İnşallah bu şekilde devam edersek 2024 hedeflerimizi de rahat bir şekilde gerçekleştireceğimizi umuyoruz.” diye konuştu.
Kuşadası ve Ege’nin kendileri için çok önemli olduğunu vurgulayan Ersoy, Kuşadası’nın turizm geçmişinin çok eskiye dayandığını, özellikle kruvaziyer turizminin ana merkezlerinden biri olduğunu söyledi.
“Kazı Bütçelerini Artırıyoruz”
Yabancı kazı başkanlarının görev yaptığı arkeolojik kazılarda çalışmaları 12 aya çıkardıklarını bildiren Bakan Ersoy, “Geleceğe Miras” projesiyle gelecek 4 yıl için iddialı hedeflerin konulduğuna işaret etti.
Türkiye’nin arkeolojik zenginliğinin yüzde 10’unun kazılarla ortaya çıkarıldığını dile getiren Ersoy, şunları kaydetti:
“Yüzde 90’ı aslında hala toprak altında. Eğer kazdıklarınızı koruyamayacaksanız, restore edip üst yapıyı oluşturamayacaksanız toprak altında kalması daha faydalı olur. Doğru ve düzenli bir kaynak aktarımı yapmanız lazım. Önce kazmalı sonra korumalı sonra restore etmelisiniz, peş peşe götürürseniz o zaman kazmak faydalı. Ama bunlar bizi turizmde rakiplerimizden ayrıştıran, cazibe noktası olmamızı sağlayan ürünlerimiz. İşte bugün Afrodisias’da göreceksiniz çok ciddi bütçeler ayırdık. Şöyle örnek vereyim. 2019’da bizim kazı bütçemiz 36,7 milyon liraydı. Geçen sene bu rakamı kazı ve restorasyonu da dahil ederek 1,1 milyar liraya çıkardık. Bu seneki bütçemiz de 6 milyar lira olacak. Yani çok ciddi şekilde bütçeleri artırıyoruz. Kazı başkanlarımız, bize projelerini gönderiyor ve hızlı bir şekilde bu sene itibariyle bütün projeleri hayata geçiriyoruz.”
“Yerel Yönetimlere Çok Ciddi Görevler Düşüyor”
Arkeolojik zenginliğin turizmin 12 aya yayılması hedefi kapsamında önemli olduğunu da kaydeden Ersoy, Kuşadası’nın 8-9 aylık bir sezonla anılması gerektiğini, kültür turizmiyle bunu başaracaklarını aktardı.
Turizmde hedeflerin yakalanması için yerel yönetimlere de ciddi görevler düştüğünü, yol, atık su, içme suyu gibi altyapı yatırımlarının tamamlanmasının önemli olduğunu belirten Ersoy, bu hedeflere ilçedeki tüm paydaşların sahip çıkması gerektiğini kaydetti.
“Turizm Projeleri Siyasi Bakışla Değerlendirilmemeli”
Kuşadası’nın ardından Didim Ticaret Odasının ev sahipliğinde de turizm sektör temsilcileriyle bir toplantı gerçekleştiren Bakan Ersoy, turizmi krizlere karşı bağışık hale getirmek üzere ürün ve turist çeşitliliğini zenginleştirmeye çalıştıklarını bildirdi.
Yüksek turizm potansiyeline sahip olan ilçeye Bakanlık olarak önemli yatırımlar ve destekler sunduklarını belirten Bakan Ersoy, Ege Bölgesi’ne yönelik değerlendirmelerde de bulundu.
Ege’nin mevcudun iki katı kadar yabancı turisti çekebilecek potansiyelinin olduğunu, bunu doğru planlamalarla devreye almak üzere Ege Turizm Merkezleri projelerini geliştirdiklerini kaydeden Ersoy, hukuki süreçlerin projeleri yavaşlattığını, 4-5 yıllık duraksamalar, etkilenmeler olabildiğini aktardı.
Turizm projelerinin siyasi bakış açılarıyla değerlendirilmemesi gerektiğini dile getiren Ersoy, “Doğrusu neyse tartışılıp onun yapılması gerekiyor. İnşallah bundan sonrası için doğru adımları hep beraber atabilirsek bu süreçleri hızlandırıp Didim’i ve Aydın’ın diğer ilçelerini de hak ettiği yere getiririz diye düşünüyorum.” dedi.
“Sektörümüzü Krizlere Karşı Bağışık Hale Getireceğiz”
Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansının 2019’dan sonra 200 ülkede tanıtım yaptığını, dünyada en yoğun, en etkili tanıtım yapan ülke olduklarını anlatan Ersoy, son 4 yıldaki farklılaşmanın da bundan kaynaklandığını kaydetti.
Ülkenin bulunduğu jeopolitik ortamın krizlere açık bir özellikte olduğunu söyleyen Ersoy, “O zaman ne yapacağız? Bu gerçekliği biliyorsak sektörümüzü krizlere karşı bağışık hale getireceğiz. Turizmde bunu nasıl yapacağız? Ürün ve misafir çeşitliliği yapacağız. İşte Turizm Geliştirme Ajansıyla tanıtım yaparak yolcu çeşitliliğini sağlıyoruz. Arkeoloji, gastronomi gibi diğer ürünleri de işin içine katarak ürün çeşitliliği yapıyoruz.” diye konuştu.
Turist sayısı arttıkça şehirlerdeki alt yapı yatırımlarının da öneminin artırdığına dikkati çeken Ersoy, “Yol desteklerinin belediyeler tarafından sağlanması lazım. Ama her şeyden önce bir plan dahilinde yani turizm master planı dahilinde bu yatırımların planlanması gerekiyor. Çünkü sınırlı kaynakla sınırsız talebi yerine getirmemiz gerekiyor. Bu turizm master planları 30 yıllık, 50 yıllık oluyor.” ifadelerini kullandı.
Doğru projelerle turizm yatırımları için kaynak oluşturulabildiğini dile getiren Ersoy, ören yeri girişlerinden elde edilen gelirin yüzde 100’e yakın arttığını aktardı.
KÖŞE YAZARLARI
3 gün önceKÖŞE YAZARLARI
8 gün önceKÖŞE YAZARLARI
14 gün önceBALKAN YEMEKLERİ
22 gün önceKÖŞE YAZARLARI
23 gün önce