Türkiye Balkanlardaki Mirasını Sahipsiz Bırakmıyor
Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Kuzey Makedonya’nın başkenti Üsküp’te Türkiye İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı (TİKA) tarafından restore edilen Sultan Murat Camii’nin açılışını gerçekleştirdi.
Cuma günü öğle namazı öncesi düzenlenen açılış töreninde konuşan Ersoy, ortak tarihlerin ve karma kültürün bu toprakları kendileri için her zaman özel ve değerli kıldığını, bu nedenle yüzlerce yıllık birlikte yaşamayı ve birlikte yetiştirdikleri kültürel değerleri asla göz ardı edemeyeceklerini söyledi.
Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy
“Aksine, her zaman onlara sahip olmaya ve onları korumaya çalışıyoruz.” diyen Ersoy sözlerine devam etti:
“Bugün burada sadece 587 yıllık bir anıt olan Sultan Murat Camisi’ni değil, halklarımızın köklü birliğine bağlı kültür ve kardeşlik anıtlarını da açıyoruz ve umut ediyorum ki önümüzdeki yüzyıllarda tekrar birlikte yaşayıp yan yana duracağız. Bu kardeşliği korumak ve güçlendirmek de çok ama çok önemli. İfadelerim sadece kelimelerden ibaret değil, her kelimemin arkasında bugünkü fikir ve eylemleriyle Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin olmasından ibarettir.”
Sadece Kuzey Makedonya’da eğitimden sağlık hizmetlerine, tarımdan mesleki eğitime ve kurumsal kapasite geliştirmeye kadar çeşitli alanlarda binden fazla TİKA projesinin hayata geçirildiğini kaydeden Ersoy, “Üsküp’ten Gostivar’a, Doyran’dan Usturumca’ya, Radoviş’ten Ohri’ye, Kalkandelen’den Konçe’ye kadar her alanda binden fazla TİKA projesini hayata geçirdik. Bu işbirliğinin sonuçlarını ve sonuçlarını Kuzey Makedonya’nın her köşesinde görebiliriz.“ ifadelerini kullandı.
Bölgede yürütülen çalışmaların ortak tarih ve kardeşlik bilinciyle yapıldığını söyleyen Ersoy, çalışmaların bürokratik ve politik değerlendirmelere göre tanımlanmasına gerek duyulmadığını ifade etti.
Kuzey Makedonya’daki kültür anıtları için 24 restorasyon çalışması gerçekleştirdiklerini söyleyen Ersoy, şu açıklamalarda bulundu:
“Manastır’daki İskhakiye Camisi, Struga’daki Mustafa Kebir Çelebi Camisi, Kalkandere ve Ohri hamamları bunlardan sadece birkaçı. Makedonya’nın kuzeyindeki Kocacık köyünde bulunan Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün babası Ali Rıza Efendi’nin ana evinin müze olarak yapılmasının yanı sıra Atatürk’ün okuduğu Manastır Askeri İdadisi’nin yeniden inşası ve donatılması da bunlar arasında yer alan önemli kültürel projelerimiz. Bugün muhteşem birlikteliğimize vesile olan Üsküp Sultan Murat Camisi ve külliyesindeki Dağıstanlı Ali Paşa ve Beyhan Sultan türbelerinin bulunduğu Saat Kulesi de restore edilmiştir. Minareden minbere ve mihrabına kadar her taşın içinde yer alan 6 asırlık tarihe dayanan atalarımızın yadigarlarını ibadete açarak, bu topraklara vefa borcunu ödemenin bir sonucu olarak doğan mutluluğu ve huzuru buluyoruz.”
Bakan Ersoy, bu yapıların sadece tarihi eser olarak değil, aynı zamanda bu topraklarda yaşayan ve yaşayan insanların anısı olarak görülmesi gerektiğini vurguladı.
Ersoy, Kahramanmaraş’taki depremlerle ilgili desteklerinden dolayı Devlete ve Kuzey Makedonya halkına şükranlarını sundu.
“Bunun Kuzey Makedonya’da yaşayan tüm insanların kardeşliğinin ödülü olması için dua ediyorum”
Türkiye Diyanet İşlerinden Sorumlu Başkan Yardımcısı Kadir Dinç de Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş’ın yoğun program nedeniyle açılışa katılamadığını belirterek selamlarını iletti.
Dinç, “Aynı inancın, aynı dinin, ortak bir tarihin ve kültürün temsilcileri olarak bu, asırlık tarihe dayanan kardeşliğimizin bir göstergesi olan, Sultan 2. Murat’ın Üsküp’e emanet ettiği ve TİKA tarafından tamamen restore edilen Sultan Murat Camisi’nin açılışı vesilesiyle Kuzey Makedonya’nın dost ve kardeş ülkesinde bulunduğum için sevincimi ifade ediyor, sizleri candan selamlıyorum sevgili kardeşlerim.” dedi.
Soydaşlarının ve dindaşlarının birlik ve beraberlik içinde barış içinde yaşamalarının, dini ve kültürel değerlerini hem Balkanlar’da hem de Kuzey Makedonya’da savunmalarının çok değerli olduğunu dile getiren Dinç, şunları kaydetti:
“Restorasyonu tamamlanan ve bugün açılışını gerçekleştirdiğimiz bu olağanüstü yapının başta Müslüman kardeşlerimiz olmak üzere Kuzey Makedonya’da yaşayan tüm insanların kardeşliğinin, ülkelerimiz ve kurumlarımız arasında var olan dostane, samimi ve kardeşlik ilişkilerimizin simgesi olmasını Allah’tan istiyorum, sizleri tekrardan saygıyla selamlıyorum.
“TİKA sayesinde sadece Kuzey Makedonya değil Balkanlar da yeniden güzelleşti”
Kuzey Makedonya İslam Birliği (Diyanet İşleri )Başkanı Şakir Fetahu, restorasyonu gerçekleştiren TİKA yetkililerine teşekkür ederek, Osmanlı’nın altın döneminin simgesi olan bu caminin bir ramazan ve cuma günündeki açılışında bulunmasından duyduğu memnuniyeti dile getirdi.
Sultan Murat Camisi’nin önemine dikkat çeken Fetih, “Bugün TİKA sayesinde sadece Kuzey Makedonya değil Balkanlar da yeniden bir güzellik haline geldi. Türkiye Cumhuriyeti, kurumları ve yorulmak bilmeyen çalışmaları ile bu tarihi camiyi, büyüleyici güzelliğinin gelecekte de kalması ve Allah’ın sözlerini hem müminlerin hem de genel olarak insanların kalbine ve ruhuna aktarması için korumuştur.” şeklinde konuştu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a içten teşekkürlerini ileten Fetahu, “(Cumhurbaşkanı Erdoğan) başta ülkemiz olmak üzere Balkanlar ve ötesindeki tüm dünyadaki Müslümanları bilinçlendirmeye öncelik veriyor. Kendilerine Kuzey Makedonya halkı için de şükranlarımı sunuyorum.” diye konuştu.
Fetahu, Türkiye’de meydana gelen deprem sonucu ölenlere rahmet ve yakınlarına başsağlığı diledi.
Konuşmaların ardından Türkiye’nin Üsküp Büyükelçiliği Din Hizmetleri Müşaviri Mustafa Bodur, caminin açılış duasını yapmasının ardından katılımcılar cuma namazını kıldı.
Sultan Murat Camisi
Eski şehir merkezinde bir tepe üzerinde bulunan 1436 yılında inşa edilen cami, Üsküp’te inşa edilmiş ilk camilerden birisidir. Hünkâr Camisi, Cami-i Atik ya da Eski Cami olarak da bilinir. Tarih boyunca üç yangın, iki büyük deprem, dört savaş geçirmiş; bugünkü görünümünü 18. yüzyılın başlarında gerçekleştirilen onarımdan sonra almıştır.
Sultan Murat Camisi – Üsküp
İçinde bir medrese ve imaret bulunduran külliyenin bir parçasıdır ancak diğer külliye yapılarından günümüze sadece cami mezarlığı içindeki iki türbe (Beyhan Sultan ve Dağıstanlı Ali Paşa türbeleri) gelebilmiştir. Üsküp Saat Kulesi cami külliyesi içinde yer alır. Bu nedenle camiye Üsküp halkı tarafından Saat Camisi de demektedir.
