DOLAR 34,5467 0.18%
EURO 36,0147 -0.62%
ALTIN 3.005,411,48
BITCOIN 34033180.13272%
İzmir
20°

HAFİF YAĞMUR

06:24

SABAHA KALAN SÜRE

172 okunma

Vahhabilik

ABONE OL
03/09/2020 00:53
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Günümüzde İslamiyet yeni bir tehdit ile yüz yüzedir. IŞİD’in Ortadoğu’daki dengeleri değiştirmekle yetinmeyerek İslamiyet’e Vahhabilik tehlikesini yaydığını görmekteyiz. Vahhabilik dediğimiz yapı, Sünnî İslâm’ın literalist [lafızcı] kolu olan Hanbelî ekolü içinde yetişmiş radikal görüşlü bir İslam âlimi olan Muhammed bin Abdülvahhab’ın başlattığı, mensuplarınca “Muvahhidûn” veya “Davet” ismiyle tanımlanan dînî/siyasî harekettir. Bu hareket kendi mezheplerinden olmayanı gerçek Müslüman olarak kabul etmemektedir.

IŞİD’te bu hareketi temsil eden bir terör örgütüdür. Bu anlayışla Ortadoğu’da birtakım ayaklanmaları başlatmakla kalmamış Suriye ve Irak arasında sınırları kaldırarak burada hilafet devleti ilan etmiştir. İşte tehlikede tam da bu noktada ayyuka çıkmaktadır. Hepimiz bu gayrimeşru devletlerini birçok Müslüman’ı ve Şiileri öldürerek kanlı bir temel üzerine inşa ettiklerini biliyoruz. Hatta öldürdükleri insanların kafaları ile top gibi oynarken, Müslüman bir kişiyi çarmığa gererek işkence yaparken, onlarca insanı kurşuna dizerken çektikleri videoları yayınlamaları ne kadar acımasız ve zalim olduklarını açıkça gözler önüne seriyor.

 

KÂBE’Yİ YIKMA SAÇMALIĞI

Bu hareketin İspanya’ya kadar sınırlarını genişletme hatta Suudi Arabistan’daki Kâbe’yi yıkma gibi birtakım korkunç hedeflerini ilan etmesi tehlikenin sessiz kalınması durumunda ne kadar büyüyeceğini göstermektedir. İslamiyet’in hoşgörüsünü ve bütünleştirici halini barındırmayan bu örgüt, tekke, türbe, cami mabet demeden bütün ibadethaneleri yıkacağı açıktır. Veysel Karani hazretlerinin türbesini, Musul ve Telafer’deki camileri bombalamaları ve kendi beyanlarından yola çıkarak bunları söylüyorum. Vahhabi üyesi olanlar yalnızca Ortadoğu ile sınırlı kalmamaktadır. Balkanlar’da da inanılmaz faaliyet içindedirler. Bildiğimiz gibi Balkanlar’da birçok tekke, dergâh ve zaviyeler vardır. Bu grup üyesi olanlar bu inanç kurumlarının yıkılması için ellerinden geleni yapmaktadırlar. Tekke ve dergâhları ziyarete gelenlere yönelik tarikatlar hakkında kışkırtma, kara bir propaganda yapmaktadırlar. Bunu yaparken de kendilerini Müslüman olarak gösterip insanları kandırmaya çalışmaktadırlar.

İnancın temsili olan cami, tekke, dergâh, türbe ne olursa olsun yıkma ve yok etme perspektifli hareket eden bu örgüt şuan ve gelecek için tehlike saçmaktadır.

Dünyanın birçok yerinden ve birçok milletten bu örgüte katılanlarla bünyesini genişletmesi ve örgütün bankaları soyarak zengin terör örgütleri listesinde birinci olmasının artık önemsenmesi ve durdurulması gereken konuma yükseldiklerini bize anlatmaktadır.

 

HİLAFET DEVLETİ İLAN ETTİLER

 

IŞİD’in hilafet devleti ilan etmesi ile yaptığı güç gösterisinde füzeye varacak kadar silahlı donanıma sahip olması müdahale edilmediği takdirde vahim sonuçlara yol açacağı aşikârdır. Bu çerçevede Ortadoğu başta olmak üzere birçok Müslüman ülke ve Müslüman halklar birlik içinde olmalı ve bu tehlikeyi bertaraf etmek için işbirliği yapmalıdır. Bu ülkeler içinde Suudi Arabistan, İran, Mısır, Suriye gibi çıkarları uğruna kan akıtan ve Batılı devletlerin güdümünde olanlar bir an önce kendine gelmeli ve bu örgütü yok etmek için harekete geçmelidir. Bölgesel anlamda güçlü olan Türkiye ile birlikte tekrar bir düzen kurulmalı ve bu düzende demokrasi, özgürlük, kardeşlik, birlik, beraberlik, barış ve huzur hâkim olmalıdır. Elbette ki buna razı olmayacak olan batılı devletler olacaktır. Ancak bu noktada hep birlikte dik bir duruş sergilememiz gerekir.

Bu tavizsiz duruşla topraklarımıza ve İslamiyet’e sahip çıkmamız; onların planlarını bozmak ve hedeflerine ulaşmalarını engellemek demektir. Batılı devletlerin çizdiği sınırlarda yaşamaya ve onların kurduğu düzene hayır deme vakti gelmiştir. Eski düzeni yıkmanın ve bu düzeni yeniden inşa etmenin tek yolu budur.

 

    En az 10 karakter gerekli


    HIZLI YORUM YAP