VERGİ İDARESİNİN BİLGİ TOPLAMA İŞLEVİ

2 2024 - 21:49

VERGİ İDARESİNİN BİLGİ TOPLAMA İŞLEVİ

(Last Updated On: 03/09/2020)

Vergi idaresi vergi mükelleflerinden düzenli olarak her ay talep ettiği ba bs bildirim formlarını, yıllık bildirimleri, senelik mizanları vs. verme zorunluluğunu 213 sayılı VUK hükümlerine göre “bilgi toplama” hükümleri kapsamında talep ederek tanzim edici bir işlem niteliğinde olan genel tebliğler ile bu zorunluluğu getirmiştir. Daha sonra, 213 sayılı VUK’na çeşitli hükümler eklenerek bu bildirim zorunluluğu her ay genel ba bs bildirim formlarına verilmesine dayandırılmıştır. 3568 sayılı yasaya göre unvan almış meslek mensupları üzerinde yürüyen bu bildirim formları her ay düzenli olarak elektronik ortamda verilmesi zorunlu kılınmıştır. Vergi mükelleflerinin gerek fikri ve gerekse fiziki çalışmalarını zorunlu kılan bu bilgiler gerçek ve tüzel kişilerin kendi mali yükümlülüğünün ifası ve sonuçlarına matuf olmayıp, Gelir İdaresi tarafından bütün vergi mükellefleri arasında realize olan mal ve/veya hizmet hareketlerinin çapraz denetiminde kullanılmaktır. Vergilendirme muameleleri yönünden gerekli olan bu bilgilerin vergi mükelleflerinden topluca talep edilmesini öngören yasal bir yetki mevcut olmamasına karşın (ve hatta vergi mahremiyetinin ihlal edilmesi dahil) vergi yönetiminin düzenleyici bir hukuki tebliğ ile söz konusu bilgileri talep etmesi gerçek ve tüzel kişilere yükletilmiş bir angarya ve hatta yasal dayanağı olmayan bir yük tahvil edilmesi anlamına gelir.  Bir başka yönden ise,  3568 sayılı yasaya göre unvan almış meslek mensupları için ücretsiz vergi idaresinin memurları gibi meslek mensupları gereksiz angaryalarla meşgul edilmektedir.

MÜKELLEFİN AKTİVİTELERİ

Sonuç itibariyle bugünkü koşullarda tam vergi incelemesine tabi tutulan bir mükellefin bütün alış-satış-gider vs. vergi inceleme elemanlarının önüne gelmektedir. Vergi incelemesi sırasında mükellefin bütün mal alış-satış aktiviteleri ortaya konulmaktadır. Vergi idaresinin bilgi toplama görev ve yetkileri mevcuttur. Vergi idaresine bilgi verecek olanlar sadece vergi mükellefleri ile sınırlı değildir. Mükellef olsun veya olmasın kendisinden bilgi talep edilen kimseler vergi müfettişlerine bilgi vermek zorundadır. Bilgi toplama işlevi idarenin vergi toplama işlevinin bir vasıtasıdır. Bilgi toplama işlemi idarenin görev ve yetkilerinden biri veya bir kaçıdır. Bilgi verme zorunluluğu ile mükelleflerin bildirim ödevi arasında hukuksal olarak farklılıklar mevcuttur.   213 sayılı VUK’nunda bildirim yükümlülüğü mükellefe aittir. (Bkz. VUK md. 153-170). Vergi yükümlülüğünün yerine getirilmesinde çekinme nedeni ileri sürülemez. Ancak, özel bazı durumlarda bilgi vermekten sakınılabilir.  Bildirimler, yasanın vergi mükellefleri için şart koştuğu bir vergisel ödevdir.  Bilgi toplama ise, idarenin talebine bağlı olarak yerine getirmesi gereken ve mükellefler haricinde olan kişilere karşı da ileri sürülebilen zorunluluktur. Bu kanaat, bildirimler kanundan,  bilgi toplama ise, idari işlemden neşetlenen isteme bağlı yükümlülüklerdir.  Yüksek mahkeme Danıştay’ın müstakar hale gelen birçok kararlarında idarenin sürekli bilgi talep ettiği resmi yazısında bu ihtara cevap verilmemesi durumunda özel usulsüzlük cezası tatbik edileceğini şart koşmuştur. Keza Danıştay bilgi isteme keyfiyetinin genel tebliğ ile duyurulması durumunda bilginin yazı ile istenmesi kuralını aramamaktadır.[1]

Ba bs formları bir beyanname olmayıp, bildirim formlarıdır. Bu formların meslek mensuplarınca elektronik ortamda mükellef namına düzenli verilmemesi halinde idarenin talep yazısı tanzim edip, mükellefe tebliğ etmesi ve bunun üzerine 15 günlük bekleme süresi tanıması zorunludur. Verilmeyen ba bs formları için çağrısız ceza kesilemez. Kaldı ki, o dönemde herhangi bir mal ve/veya hizmet sunumu olmayan mükelleflerin “boş” ba bs formu vermesi hukuki mesnetten yoksundur. Ayrıca, bir kısım mükellef gruplarının (işletme defteri tutan mükellefler, basit usul mükellefler, sigorta acenteleri, bankalar, döviz büroları vs) ba bs formlarından vareste tutulması hukuka ve anayasaya aykırıdır.

[1] Dnş. 4.D., 17.3.1993 gün ve E:1992/2520-K:1993/1409 sayılı kararı.

YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.