Vur Abalıya

4 2024 - 22:50
Balkan Günlüğü gazetesi SR Basın Yayın Ltd. Şti’ine ait olup, Başbakanlık Enformasyon Genel Müdürlüğü ve Başbakanlık Basın İlan kurumuna kayıtlı bir gazetedir. Anadolu Ajansı’nın abonesi olan gazetemizin Balkan Haber Ajansı (BHA) isminde bir ajansı vardır.23 Aralık 2007 yılında yayın hayatına başlayan Balkan Günlüğü gazetesi, hedef kitlesi ve konsepti itibariyle Türkiye’de ilk gazetedir. Hedef okuyucu kitlesi, İzmir’deki 1,5 Milyon Türkiye genelindeki 17 Milyon civarındaki Balkan-Rumeli göçmeni yurttaşıdır. Ulusal ve Uluslararası yayın yapan gazetemizin düzenli haftalık basım adeti; 20 bin’dir.Gazetemiz,Türkiye’de 52 şehir,yurt dışında 12 ülkede ( Yunanistan,Bulgaristan,Makedonya,Kosova,Arnavutluk,Bosna-Hersek, Romanya,Hırvatistan,Sırbistan, Karadağ,Moldova,Slovenya ) okuyucusu ile buluşmakta.

Vur Abalıya

(Last Updated On: 27/01/2013)

CHP Tunceli Milletvekili Hüseyin Aygün, Kurtuluş Savaşı’nı kastederek “Ege’de Rumlara etnik temizlik yapıldı” demiş!!! Dilin kemiği yok, düşünce ve ifade özgürlüğü de var, ağzı olan konuşuyor. Nasıl olsa devir, Cumhuriyeti ve Devleti karalama devri, “vur abalıya” misali ağzı olan konuşuyor.

Kendisini kaçıran PKK’lılara “İyi çocuklar” diyen, Fransa’da öldürülen PKK’lı Sakine Cansız’ın ailesine taziye ziyaretine giden CHP Tunceli Milletvekili Hüseyin Aygün,Dido Sotiriyu’nun ‘Benden Selam Söyle Anadolu’ya’ adlı kitabını okudum, Ege’de Rumlara etnik temizlik yapıldığını anlatıyor” diye yazınca CHP gerildi. Bu saçmalığı kınamak için neresinden başlasam bilemiyorum. Çünkü tutar hiçbir tarafı olmadığı gibi akla, mantığa, bilime, tarihe, gerçeklere o kadar ters ki bu adamın söyledikleri. Okuduğunu anlama zorluğu mu var acaba? CHP Bolu Milletvekili Tanju Özcan hafiften dalga geçerek; “Geçenlerde Yunanlıların Ege’yi işgalini anlatan bir kitap okudum. Orada evleri yakılan katledilen, tecavüze uğrayan Türkler anlatılıyor. Ne kadar da tuhaf değil mi. Resmi tarih işte” demiş. Maalesef acı gerçekler budur ama Türkiye’de olayın mağdurları başta olmak üzere kimse bunları konuşmaz, anlatmaz, okullarda öğretmez, kin ve nefret tohumları ekmez ve düşmanlığı beslemez. Gelgelelim içimizden olup ta bu milletin ekmeğini yiyen, suyunu içen, iş-güç, makam-mevki sahibi olan, siyasette, sanatta, iş -aleminde medyada ünlü olup para kazanan bazıları Cumhuriyete, Türk Devleti’ne ve Türk milletine karşı içlerindeki kin ve nefret duyguları nedeniyle zaman zaman bu saçmalıkları kusarlar.

 

YUNANLILAR BİLE İDDİA EDEMİYOR

 

Bugün Yunanlı ırkçı ve faşistlerin bile madara olmamak adına söylemeye utanacağı saçmalıkları bizim bir milletvekilimizin söylemesi hem onun adına hem de bizim adımıza çok acı. Kitabın merhum yazarı Dido Sotiruyu’yu yakından tanıyan İzmir Eski Milletvekili  Kemal Anadol, yaptığı açıklamada ; “Benden Selam Söyle Anadolu’ya” adıyla Türkçeye çevrilen aslı  “kanlandırılmış topraklar” olan ünlü Romanın bitişinin , “Ana yurduma selam söyle benden Kör Mehmet’in damadı. Benden selam söyle Anadolu’ya… Toprağını kanla suladık diye bize garezlenmesin… Ve kardeşi kardeşe kırdıran cellâtların Allah bin belasını versin!” şeklinde olduğunu söylemiş. Bugün Yunanistan’da sadece sol ve ilerici çevreler değil liberal hatta muhafazakârlar bile Anadolu’da ne işimiz vardı’ diye soruyorken böylesine aşırı bir zırvaya ne desem ki!!! İzmir, Ege ve Anadolu’nun 1919’daki işgaline karşı çıkan Yunanlı, ileri, solcu ve komünistler büyük mücadele vermişlerdir. Ordu içindeki er ve subaylar dağıttıkları bildirilerde ‘Burada ne işimiz var’ sorusunu sormuş ve yakalandıklarında ise kurşuna dizilmişlerdir.(timeturk.com)

Bir adım sonrasında birilerinin kalkıp Alpaslan’ın Anadolu’da, Osmanlı’nın Balkanlarda, Ortadoğu’da, Kafkaslarda, Afrika’da soykırım yaptığını iddia etmesine sıra geliyor galiba. Efendiler, bu ve benzeri abuklukların devamında utanmazlarsa  “ne işiniz var bu topraklarda, yallah geldiğiniz yere yani Orta Asya’ya marş…” diyecekler haberiniz olsun. Batılıların  “şark meselesi” dedikleri bu değil mi? Yunanlıların bitmeyen kinleri ve çocukluktan itibaren beyinlere kazıdıkları “megalo ideası”’nın nihai safhaları bunu gerektirmiyor mu?  Yoksa ne işleri vardı 15 Mayıs 1919’da İzmir’de ve neden Anadolu’yu işgale kalkıştılar? İzmir’e çıkan Yunan askerlerinin ilk gün kışlada bulunan silahsız Türk askerlerini hedef alan yaylım ateşi, Türk askerlerinin teslim olmasına rağmen devam etti. Türk subayları ve askerleri dipçiklenerek ve süngülenerek öldürüldü. Zito Venizelos (Yaşasın Venizelos) diye bağırmayan Türk subayları süngüleniyordu. İzmir Valisi Ali Nadir Paşa ise Yunan askerleri tarafından tekmeleniyordu. Türk sivillere karşı öldürme, yağma ve tecavüz olayları başladı. İşgalin ilk günü İzmir‘de 400 Türk öldürüldü. 15-16 Mayıs arası çevredeki köylerde ve kazalarda yaşanan olaylarda 5 bin kadar Türk öldürüldü.(wikipedi) Genel olarak tarihe baktığımızda ise ;  “göç ettirme, Hristiyanlaştırma, işkence ve Soykırımla Balkanların etnik ve dini haritası değiştirilmiş olup, 1821-1922 arasında 5 milyondan fazla Müslüman ve Türk, vatanlarından sökülüp atılmışlar, 5.5 milyon Müslüman ve Türk’te kimi savaşlarda öldürülerek, kimi de sığıntı durumundayken açlıktan ve hastalıklardan canını yitirerek ölmüşlerdir”.(Prof.Dr.Justin Mc.Carthy)

Sn. milletvekili, bizim dedelerimizden daha büyükleri olan ecdadımızın mezarlarının olmadığını biliyor musunuz? “Meriç bebek akıyordu” sözünü duydunuz mu? Bu soykırımları sorgulayacağınız yerde ecdadımıza haksızlık ederek kemiklerini sızlatmaya hakkınız yoktur. Sizi ayıplıyor ve şiddetle kınıyorum.

 

YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.