Yargıtay ile Anayasa Mahkemesi arasındaki görüş ayrılığı; yeni bir anayasaya ihtiyaç var

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Yargıtay ile Anayasa Mahkemesi arasındaki görüş ayrılığına atıf yaparak, yeni bir anayasaya ihtiyaç duyulduğunu kaydetti.

Adalet Bakanı Tunç, Türkiye’de Alternatif Uyuşmazlık Çözüm Yollarının Geliştirilmesi Projesi kapsamında düzenlenen 10. Yılında Türkiye’de Arabuluculuk Sempozyumu’na katıldı.

İsrail’in Gazze’deki saldırılarına değinen Bakan Yılmaz Tunç, Filistin’de bir ayı aşkın zamandır katliam yapıldığını söyledi. Dünyanın bu insanlık suçunun işlenmesine sessiz kaldığını, katliama uğrayanların çoğunun kadın ve çocuk olduğunu anlatan Tunç, “Önümüzdeki süreç içinde bu ateşkes sağlanacak. Bu saldırganlar insanlık önünde hesabını verecek. Uluslararası Ceza Mahkemesi, elbet bir gün bu savaş suçunu yargılayacak. Dünyada adaleti, hakkaniyeti, hukuku, insan haklarını Türkiye olarak savunmaya devam edeceğiz.” dedi.

YENİ ANAYASA İHTİYACIMIZ OLDUĞU AÇIK

Son yıllarda adalet hizmetleri alanında birçok sessiz devrim gerçekleştirdiklerini belirten Yılmaz Tunç, bu kapsamda Anayasa’da da değişiklikler yapıldığını ancak bunların Anayasa’daki “darbeci ruhu” ortadan kaldırmadığını ifade etti.

Anayasa’da bugün birbiriyle çelişen durumlar bulunduğunu dile getiren Tunç, “Yüksek mahkemelerimiz arasındaki görüş farklılıklarının da ortaya çıktığını düşündüğümüzde burada yeni bir anayasaya ihtiyacımız olduğu açık. Bu konuda herkes hemfikir. Hangi düşünceden olursa olsun yeni bir anayasaya ihtiyacımız olduğunu herkes ifade ediyor. Türkiye Yüzyılı’nın inşası düşünüldüğünde TBMM’nin grubu bulanan partiler ve Meclis dışındaki partilerimiz, sivil toplum kuruluşları, barolar, üniversiteler ve geniş toplum kesimlerinin görüşleri alınarak parlamentoda uzlaşmayla yeni bir anayasayı yazmak mecburiyetimiz var. Bu bizim milletimize olan borcumuz.” diye konuştu.

YAPAY ZEKAYI DA YARGININ HİZMETİNE SUNMAK İSTİYORUZ

Cumhuriyetin ilanından bu yana toplumun ihtiyaçları doğrultusunda temel kanunların yenilendiğini, ikincil mevzuatın da gözden geçirildiğini anlatan Tunç, yeni bir Yargı Reformu Strateji Belgesi hazırlama çalışmalarının da sürdüğünü kaydetti. Tunç, son 21 yılda adalet hizmetlerinin kalitesinin arttırılması adına yeni adliyeler açıldığını, fiziki iyileştirmeler yapıldığını, ayrıca insan unsuruna da önem verdiklerini söyledi. UYAP’ta yapay zekayla ilgili çalışmalar bulunduğunu belirten Tunç, “Yapay zekayı da yargının hizmetine sunmak istiyoruz.” dedi.

ARABULUCULUĞU DAHA DA GELİŞTİRMEK İSTİYORUZ

Tunç, yargı hizmetlerinin kalitesinin artırılması adına alternatif uyuşmazlık çözüm yöntemlerinin önemli olduğunu, bunlara iş yükünü azaltmasından ziyade barışçıl bir yöntem olduğu için önem verdiklerini kaydetti. Arabuluculuğu daha da geliştirmek istediklerini dile getiren Tunç, arabuluculuk sisteminin Türkiye’de ilk kez 2013’te uygulanmaya başladığını anımsattı.

Tunç, 2013’ten bu yana ihtiyari arabuluculuk kapsamında 4 milyon 893 bin 765 başvuru yapıldığı bilgisini vererek, “3 milyon 163 bin 556 anlaşma sağlanmış. İhtiyari arabuluculukta anlaşma oranı yüzde 99. Arabuluculuk kapsamına son olarak 1 Eylül’den itibaren kira, komşuluk hukuku, kat mülkiyeti, tarımsal hizmet sözleşmesi uyuşmazlıkları da girdi. 1 Eylül’den itibaren kira davalarında arabulucuya başvuru sayısı 62 bin 348. Bu başvurulardan 17 bin 201’i anlaşma ile sonuçlandı. 9 bin 661’i ise anlaşmama ile sonuçlandı. Sonuçlanma oranına baktığımız zaman 26 bini sonuçlanmış, 17 bin anlaşma sağlanmış. 17 bin anlaşma demek en az 34 bin kişi adliyelerin kapısına düşmekten kurtuldu demek.” şeklinde konuştu.

ARABULUCULUK ÜCRET TARİFESİ YENİ YILDA

Bakan Tunç, üzerinde durdukları diğer bir konunun da aile arabuluculuğu olduğunu belirterek, gündeme getirilmesi konusundaki çalışmaların sürdürüldüğünü ifade etti. Arabuluculuk ücret tarifesiyle ilgili de konuşan Tunç, “Arabuluculuk ücret tarifesiyle ilgili yeni düzenlemeyi önümüzdeki yılbaşından itibaren arabulucularımızı tatmin edecek bir düzeyde inşallah kamuoyuyla paylaşacağız.” dedi.