Yeniçeriler ilk defa ne zaman isyan etti?

5 Mayıs 2024 - 05:47

Yeniçeriler ilk defa ne zaman isyan etti?

Yeniçeriler ilk defa ne zaman isyan etti?
Son Güncelleme :

25 Nisan 2023 - 23:47

799 okuma
(Last Updated On: 25/04/2023)

YENİÇERİLER İLK DEFA NE ZAMAN İSYAN ETTİ?
Osmanlı İmparatorluğu’na uzun yıllar boyunca hizmet eden belki de en önemli askeri birlik yeniçerilerdir. Yeniçeriler, Osmanlı İmparatorluğu’nda padişaha bağlı Kapıkulu’nun büyük çoğunluğunu oluşturan, Avrupa’nın ilk modern daimi askeri ordusudur.

Kesin kuruluş tarihi bilinmese de, on dördüncü yüzyılın son yarısında I. Murad döneminde kurulduğu kabul edilir. Ocağa asker alımı pençik adı verilen yöntemle, savaşlarda ele geçirilen her beş erkek esirden birinin kısa bir eğitim görmesi ve ardından yeniçeri yapılmasıyla gerçekleşti.

Bunun yanında devşirme denen yöntem ile devletin hüküm sürdüğü topraklardaki Hristiyan çocuklar Müslüman yapılarak ocağa alındılar.

II. Murat’ın padişahlığı döneminde tahtı küçük yaştaki oğlu II. Mehmet’e bırakması sonrası tarihteki ilk yeniçeri ayaklanmasının yaşandığı varsayılmaktadır.

Osmanlı’nın o zamanki başkenti Edirne’de ulufelerine yarım akçe zam talebiyle toplanmıştır. Yeniçerilerin çocuk yaştaki padişahtan duyduğu rahatsızlığı dile getirip maaşlarına zam istemesiyle isyan çıkarmıştır. İsyanda yeniçeriler Şahabettin Paşa’nın konağını yağmalamıştır.

Bu isyan tarihe Buçuktepe İsyanı olarak geçmiştir. Günümüzde bu tepe halen Buçuktepe olarak adlandırılmaktadır.
Dönemin Sadrazamı Çandarlı Halil Paşa’nın da bu isyan da parmağı olduğu ve II. Murat’ın tekrar tahta geçmesini istediği yönünde görüş bildiren tarihçiler vardır.

İsyan sonucunda II. Murat tekrardan tahta geçmiş ve yeniçerilerin ulufelerine zam yapılmıştır. Bu isyan Osmanlı İmparatorluğu’nun ilk yeniçeri isyanı ve aynı zamanda ilk askeri darbesi olarak anılmaktadır.

 

Yeniçeri ocağının kuruluşu

Osmanlıların Rumeli’deki ilk istilasında bu bölgede daimî ve muvazzaf bir orduya ihtiyaç duydukları anlaşıldı. Tamamen Türklerden oluşan Yaya ve Müsellemler yetersiz ve disiplinsiz oldukları için, padişahın emriyle sadece askerlik mesleğini icra eden acemi ve yeniçeri adlı Müslümanlaştırılan Hristiyan esirlerden yeni bir askeri birlik oluşturuldu.

Yeniçeri ocağı neden bozuldu?

Ocağın kuruluşunda yeniçerilerin evlenmesi yasakken, I. Selim ile I. Süleyman dönemlerinde yaşlılar ve hudutta görev yapanlarla sınırlı olmak üzere Yeniçerilerin evlenmesine müsaade edildi. Ancak sınırlı olarak verilen bu izin zamanla yaygınlaştı ve zamanla serbest bırakıldı.

Böylece zamanla “kuloğlu” adıyla yeniçeri çocuklarının Acemi Ocağına istihdam edilmesi meselesi ortaya çıktı. Kuloğlu, ocakta bulunan yeniçerilerin çocuklarını ocağa alma uygulamasıdır.

Yeniçeri ocağının bozulmasının en temel sebebi evliliklerin artmasıdır. Ayrıca ocakta bulunan yeniçerilerin seçilme yöntemi de zamanla değişmiştir. Gayrımüslüm devşirme askerlerden oluşan yapı zamanla müslüman olanlar da katılmaya başlamıştır.

Bu bozulmalara ek olarak rüşvetle ocağa asker alınması, acemi eğitimlerinin ve genel askeri eğitimin kalitesini yitirmesi, yeniçerilerin aldıkları maaşların düşüklüğünden ötürü başka meslekle uğraşmaya başlamaları da yeniçeri ocağının kalitesini oldukça düşürmüştür.

Yeniçeri ocağı nasıl kaldırıldı?

1826 yılının 14 Haziran gecesi Yeniçeriler tekrardan ayaklandı. Büyük bir kalabalıkla Bab-ı Ali’deki sadrazamın sarayını basan yeniçeriler sarayı boş gördü. Mısır Kapu Kethüdası Necip Efendi’nin konağına yürümeye başladılar ancak onun konağını da boş gördüler.

Yeniçeriler kışlalarına geri döndükten sonra II. Mahmud’a isyan haberi götürüldü. İsyana karşı hazırlıklı olan II. Mahmud yeniçeri ocağını top atışına tuttu. Top atışı sırasında çoğu yeniçeri öldü. Yapılan atış sonrasında kışlalar ateşe verildi ve İstanbul’da yeniçeri avı başladı. Yakalanan ve sorgulanan yeniçeriler sorgulanıp öldürüldü. Ertesi gün bir fetva ile birlikte yeniçeri ocağı resmen kaldırılmış oldu.

Yeniçeri Ocağının yerine Asâkir-i Mansûre-i Muhammediyye adında yeni bir birlik kuruldu.

YORUM YAP

YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.