0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

AA

İSTANBUL (AA) – Bulgaristan’ın Plovdiv kentinde sahne alan sanatçı, konser öncesi AA muhabirine yaptığı açıklamada, çelloya ve müziğe başlama sürecini, Luka Sulic ile kurduğu 2CELLOS kümesini, solo mesleğini ve ağustosta Türkiye’de gerçekleştireceği konserleri anlattı.

Hauser, çocuk yaşta çelloya başladığını belirterek, “Çok küçüktüm ve konuşmayı bile bilmediğim yıllarda radyoda çello sesi dinliyordum. O sıcak ve hoş sese hayran kaldıktan sonra çello artık benim bahtım oldu ve hayatım değişti.” diye konuştu.

“Farklı kaynaklardan ilham alabiliyorum”

Müzikteki ilhamına da değinen genç sanatçı, şunları kaydetti:

“Çok farklı kaynaklardan ilham alabiliyorum. Birinci yıllarda yalnızca klasik müzik dinliyordum ve Mozart, Beethoven, Bach, Tchaikovsky ve Chopin üzere efsane bestekarlar benim idolümdü. Daha sonra Rostropovich ve Jacqueline Dupre üzere ünlü çellistlerden ilham almaya başladım. Çelloda ilerleme kat ettiğim yıllarda pop, rock ve öteki müzik çeşitlerine ilgi duydum ve ilham kaynaklarım genişledi, büyüdü.”

Başarılı çellist, konserlerinde klasik müzikle öbür tipleri bir ortaya getirdiğine dikkati çekerek, “İnsanlara bazen klasik, bazen romantik, bazen de çılgın istikametimi göstermeyi seviyorum. Farklı tipleri bu halde karıştırabiliyorum. Hayranlarım da bunu çok seviyor zira beni sıkıcı görmüyorlar. Bir rock konserine gittiğinizde orada yalnızca rock müzik dinliyorsunuz yahut klasik müzik konserinde yalnızca klasik müzik. Lakin benim konserlerimde her şey var. Herkes memnun ve hiçbir şey eksik kalmıyor.” tabirlerini kullandı.

“Solo olarak daha farklı müzik tiplerini çalabiliyorum”

Luka Sulic ile kurduğu 2CELLOS kümesinin kurulma öyküsünü de anlatan Hauser, şunları söyledi:

“Yaklaşık 25 yıldır yalnızca klasik müzik dinleyen biri olarak, bu müziği kullanarak farklı şeyler yapmak, büyük arenalarda ve stadyumlarda kalabalık karşısında çalıp insanların çığlıklarına, danslarına eşlik etmek istedim. 2CELLOS projesi bu formda başladı. Daha evvel kimsenin yapmadığı çılgınca bir şey yapmış olduk. 10 yıldır bu isim altında dünyayı turluyorduk ve artık ben Hauser olarak bunu devam ettiriyorum. Bu geçiş biraz doğal oldu benim için. Zira 2CELLOS ile çalışırken kendi müzik çalışmalarımı, arta kalan vakitlerde yapabiliyordum ve bunları yalnızca toplumsal medya hesaplarımda paylaşıyordum. Daha sonra ferdî çalışmalarımı artık konserlerde paylaşmak istedim. Solo olarak daha farklı müzik cinslerini çalabiliyorum. Konserlerim ekseriyetle Latin müzikleriyle başlıyor ve herkes dans ediyor. Çok başarılı bir müzisyen grubum var. Daha sonra rock ve gibisi müziklere geçiyoruz. Bu nitekim çok keyifli bir seyahat.”

“Hayalim, şimdiye kadar yapılmamış büyüklükte bir konser gerçekleştirmek”

Hauser, en çok açık hava ve tarihi yerlerde gerçekleştirdiği konserlerden keyif aldığını vurguladı.

Türkiye’de vereceği konserlere de işaret eden sanatçı, “Ağustostaki konserlerimi iple çekiyorum. Geçen sene Türkiye’de tek konser vermiştim. Bu yıl 3 farklı yerde konserim olacak. Türk izleyicisiyle buluşacağım için çok heyecanlıyım.” değerlendirmesinde bulundu.

Başarılı sanatçı, dünyadan çok sayıda konser talebi geldiğini lisana getirerek, “Gelecek yıl benim için konserler açısından daha büyük, daha kapsamlı olacak. En büyük hayalim, şimdiye kadar yapılmamış büyüklükte bir konser gerçekleştirmek.” dedi.

Hauser, tabiatla iç içe olup sevdikleriyle birlikte rahat vakit geçirmenin kendisini keyifli ettiğini kelamlarına ekledi.

Hauser 3 başka vilayette konser verecek

Geçen yıl birinci solo turnesi “Rebel with a Cello” kapsamında İstanbul’da sahne alan sanatçı, turnenin devam konserleri için 14 Ağustos’ta İstanbul Maximum UNIQ Açık Hava’da, 15 Ağustos’ta İzmir Arena’da, 17 Ağustos’ta ise Antalya Aspendos Antik Tiyatrosu’nda hayranlarıyla buluşacak.

Klasik, pop ve rock müziğin esaslı geleneklerinden yeni bir müzikal oluşturan Hauser, Pyotr İlyiç Çaykovski’den Lady Gaga’ya, Dmitri Shostakovich’ten Shakira’ya kadar geniş bir repertuvardan besleniyor.

Muhabir: Ömer Faruk Yıldız