0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

AA

İZMİR (AA) – İzmir’in Konak ilçesinde sağanaktan korunmaya çalışırken elektrik akımına kapılan 2 kişinin hayatını kaybetmesiyle ilgili gözaltına alınarak tutuklananlar ortasında yer alan İZSU Kanalizasyon Daire Başkanı B.K, ifadesinde mazgallarda yapılan süreçler sırasında gözlemcinin müsaadeli olduğunu söyledi.

Konak ilçesinde 12 Temmuz’da sağanak sırasında su birikintisine basan Özge Ceren Deniz ve İnanç Öktemay’ın elektrik akımına kapılarak hayatını kaybetmesiyle ilgili İzmir Cumhuriyet Başsavcılığının yürüttüğü soruşturma devam ediyor.

Gözaltına alınarak sevk edildikleri hakimlikçe tutuklanan 14 kuşkulu ortasında yer alan İZSU Kanalizasyon Daire Başkanı B.K’nin ifadesine ulaşıldı.

İfadesinde sorumluluk bölgesinin İzmir’in tamamı olduğunu, vazifelerinin atık ve yağmur sularının toplanması ve ulaştırılması olduğunu belirten B.K, yönetimdeki işleri yürüttüğünü, bu işleri yaparken yapı kontrol takımı olduğunu, kendisine alandan bir sorun iletilmesi halinde alana gittiğini kaydetti.

Kazanın meydana geldiği mazgalları olaydan sonra incelediğini belirten B.K, şu tabirleri kullandı:

“Mazgalların yapılması sürecinde gözlemcimiz izinliydi. Olay yerinde bir gözlemci yoktu. Biz orada çalışma yaparken kablolara hiçbir biçimde ziyan vermedik. Lakin o tarihte müsaadeli olması nedeniyle olay yerinde gözlemci yoktu. Gruplar yalnızca öteki kurumların gereçlerine ziyan verdiğinde öteki kurumlarla irtibata geçeriz. Öbür çizgilere ziyan verilmediğinde ya da olumsuz bir durum olmadığında rastgele bir rapor tutmuyoruz. Lakin bir ziyan meydana geldiğinde yüklenici firma tutanak fiyat. Bu ziyanlardan yüklenici firma sorumludur. Hasar olsaydı, yüklenici firma başka kurumların gözlemcilerini çağırmakla sorumluydu. Olay yerinde çalışma yaparken İzmirgaz ve Gdz Elektrik’i ‘gözlemci olarak gelebilirsiniz’ diye aradıklarını biliyorum. İzmirgaz olay yerine gelmiş fakat Gdz Elektrik’ten bir gözlemci gelmemiştir.”

Planlı ve plansız olmak üzere iki çeşit çalışma usullerinin olduğunu aktaran B.K, planlı çalışmalarda öteki kurumlara bilgi verildiğini, kazanın meydana geldiği yerdeki çalışmanın ise plansız bir çalışma olduğu için kurumlara yalnızca şifahen bilgi verdiklerini anlattı.

Üzerine atılı suçlamaları kabul etmeyen B.K, “Olayın gerçekleştiği gün olay yerine gittiğimizde vatandaşlar tarafından Gdz’den şikayetler olduğu, asfalt ile kaldırım ortasında duman olduğu, bunu da bildirdiklerini söylemişlerdir. Biz orada mazgal yapmamış olsaydık dahi yeniden kaza meydana gelecekti. Tutuksuz yargılanmak üzere özgür bırakılmak istiyorum.” formunda söz verdi.

“Bizden sonra diğer bir süreç yapılmış”

Şüpheli A.K. ise inşaat mühendisi olduğunu, 2007 yılından sonra İZSU’dan işler aldığını belirterek, işi kapsamında belirtilen adreste ızgara ve ızgara kolu imalatı yaptıklarını söyledi.

İşlerini teknik şartnameye uygun yerine getirdiklerini ileri süren A.K, işi tamamladıktan sonra dolgu materyali kullanıp asfalt atılması gerektiğini bildirdiklerini söz etti.

A.K, işlerinin bakım tamirat olduğunu belirterek, “Olay yerinde hiçbir kabloya ziyan vermeden süreçleri bitirdik. Fotoğraflama yaptık, görüleceği üzere kablolara ziyan vermedik. Olaydan ziyan gören kabloda 3 tane tamir yapıldığı tespit edilmiştir. Biz işi bitirdikten sonra asfalt grubu sarfiyat ve asfaltlama yapar sonrasında iş tamamlanmış olur. Asfalt atıldıktan sonra kelam konusu kablonun olduğu yerde asfalt kaplaması olmadığını gördüm. Yani bizden sonra öbür bir süreç yapılmış. Suçlamayı kabul etmiyorum.” tabirlerini kullandı.

Olay ve soruşturma

Konak ilçesinde 12 Temmuz’da sağanak sırasında su birikintisine basan Deniz ve Öktemay, elektrik akımına kapılarak hayatını kaybetmiş, soruşturma kapsamında gözaltı talimatı verilen 35 şüpheliden 33’ü yakalanmış, 6’sı sözlerinin akabinde hür bırakılmıştı. Gözaltındaki 27 kuşkulu ise emniyetteki süreçlerinin akabinde adliyeye sevk edilmiş, 14’ü tutuklanmıştı.

Dosya kapsamında uzman raporuna nazaran 5 şüphelinin daha olayda ihmalinin olduğu belirlenerek gözaltı talimatı verilmiş bunlardan 3’ü yakalanırken 1 kişinin kanser tedavisi gördüğü, 1 kişinin ise yurt dışında olduğu belirtilmişti. Yakalanan 3 kişi daha sonra isimli denetim koşuluyla hür bırakılmıştı.

Muhabir: Meriç Ürer