Çanakkale Destanı

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Çanakkale’de yazılan şerefli bir destanın tarihe düşülen adı oldu. Destanı yazan kalemlerin mürekkebi şehitlerimizin kanı, sayfalar ise bedenleri olmuştur. Destan adeta onların canları ve bedenleri üzerinde abideleşmiştir. On binlerce vatan evladı bir bir düşmüştür toprağa. Nasıl düşmesinlerdi, aziz bir milletin var olma mücadelesiydi onların ki. Vatanın ne demek olduğunu en iyi onlar idrak edebiliyorlardı. Çünkü ellerinden kayıp gitmek üzereydi hafazanallah. Kürdüyle, Lazıyla, Çerkeziyle, Alevisi,Sünnisi, Malikisi,Hanbelisi ile omuz omuza vererek yedi düvele meydan okudular. Onlarda ayrım gayrım yoktu. Onlar tek yürekti. Yürekleri aynı imanla aynı şey için atıyordu. Duaları aynıydı, vatan uğruna toprağa düşmek. Şehit olup şehadet şerbetini içebilmekti. Dava çok kutsaldı. Dava çok yüceydi. Mesele vatandı. Mesele mukaddesattı, namustu. Mesele özgürlüktü.Ya var olacaklardı, var olacaktık.Ya da yok olup gideceklerdi, bizlerde bugünleri görmeyecektik.Ya ilelebet özgür olacaklardı, ya ilelebet esir olacaktık. Bu toprakların vatanımız olmasında en büyük emek onlarındır. Onların emeklerinin yanında bizimkilerin esamisi bile anılmaz. Çanakkale geçit verseydi eğer, bugün altını üstüne getirdiğimiz, kadrini, kıymetini yeterince bilemediğimiz, kıymeti kabilince idrak edemediğimiz, üzerinde hoplayıp zıpladığımız ülkemiz Allahualem olamayacaktı. Olsa bile kendi vatanımızda sığıntı gibi, parya gibi, azınlık gibi yaşayacaktık. Bugün birbirimizi gırtlaklarcasına hor ve hoyratça yaşadığımız ülkemizi aziz şehitlerimize borçlu olduğumuzu unutmamalı, unutturmamalıyız. Bu bize düşen en önemli vazifelerdendir. Aziz vatanımız işte böylesi bin bir badire atlatılarak, bin bir fedakârlık ve zorluklarla inşa edilmiştir. Çok canlar yanmış, sayısız hanelere ateş düşmüştür. On binlerce ocak sönmüş, evlatlar, anasız-babasız kalmış, dört bir yan yetim ve öksüzle dolup taşmıştır. Eşler kocasız, analar evlatsız, atalar, babalar cansız, yarsız, canansız kalmışlardır. Akan kanın haddi hesabı tutulamamıştır. Uğruna onca canlar feda edildiği için de bu toprakların adına dolu dolu vatan denmiştir. Birileri gelip ulufe olarak bahşetmedi bu toprakları bizlere. Bu ülkenin sınırları laf olsun torba dolsun kabilinden cetvelle çizilememiştir. Her karışı şehit kanıyla sulanmıştır. Bizler, bugün bu topraklar üzerinde nefes alabiliyorsak, hiç kimse zinhar unutmasın ki, inanılmaz acı ve zorluklara göğüs geren aziz şehitlerimizin vesilesi iledir alınan nefesler.

VATANIN ESAS SAHİPLERİ

Geldiğimiz noktada “bu vatanın asli, esasi, hakiki sahipleri onlardır” diyebiliriz. Aziz ve latif şehitlerimizdir. Temelinde onların canları, onların kanları ve onların mukaddes ruhi manevileri vardır. Vatanın tapusu şehitlerimize aittir. Bize değil. O yüzdende bu topraklar üzerinde ömür tüketirken bastığımız yerleri sıradan toprak olarak görmemeliyiz. Onlar aslında bize şehadetlerini emanet etmiştir. Bizler bu topraklarda onların kutsal emanetinin sadece ve sadece emanetçileriyiz. Başka bir şey değiliz. Bu kutsi emaneti korumak, aldığımız gibi ileri nesillere teslim etmek asli vazifelerimizdendir. Aksi takdirde öte tarafta iki elleri yakamıza yapışır. Hesap çok çetin olur. Bu hesabın altından kalkılamaz. Bundan, en büyüğünden en küçüğümüze değin hiç kimsenin şüphesi olmasın. Bize düşen cennet misali vatanımızın kıymetini bilmektir. Vatanımızın, birlikteliğimizin, tek yürek olabilmenin, dirliğimizin önemini hiç bir zaman akıllardan çıkartmamaktır. En ufak çakıl taşı bile şehit kanı ile yıkanan bu toprakları canımızdan aziz bilmektir. Bölünüp, parçalanma şayialarının ayyuka çıktığı bu günlerde vatanımıza, milletimize, dirliğimize, beraberliğimize, bayrağımıza, ezanımıza birileri söylüyor diye değil içten gelerek daha bir sıkı, sımsıkı sarılalım ve sahip çıkalım. Vatan duygusunu, vatan sevgisini, vatan aşkını behemehâl en yükseklerde tutalım. Hep bir ağızdan “Önce Vatan” diyelim. Bu gibi değerlerimizi, hissiyatımızı ve inancımızı yitirmemek için ferdan fert elden gelenin üzerinde ki çabalarımızı her fırsatta sergileyelim. Çünkü vatan olmazsa birçok değerimizde kendiliklerinden yok olurlar. Ezcümle, başta ulu önder Atatürk olmak üzere tüm vatan şehitlerimizi rahmet ve minnetle anıyor, mukaddes ruhları şad olsun diyorum. Sağlıcakla, sevgi, saygı, hürmet ve hoşgörüde kalın.