Avrupa Konseyi’nden ‘Kırım’ uyarısı

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Avrupa Konseyi tarafından yayınlanan raporda, Kırım’da yaşayan 2,5 milyon kişinin insan haklarının garanti altına alınması istendi.

Yüzü tanınmayacak halde olduğu belirtilen cesedin kimliğinin kesin tespitinin yapılabilmesi için, aileden alınacak kan örneği ile ceset üzerinde alınan kan örneğinin DNA karşılaştırması yapılacak.

Almanya’da kuaförlük yapan 39 yaşındaki Rita Darı Winkler, 10 Mart’ta İstanbul’da kayboldu. 2 çocuk annesi kadının ailesinin yaptığı kayıp başvurusu üzerine Asayiş Şube Müdürlüğü arama çalışma başlattı. Yapılan araştırma sonunda Winkler’in 4 yıl önce tanıştığı Ali Kemal S. ile görüşmek için İstanbul’a geldiği belirlendi. İkilinin Çınarcık’a gittikleri tespit edildi.

BANA MEKTUP VERDİKTEN SONRA BİR DAHA GÖRMEDİM

Winkler ile buluştuğu ve Çınarcık’a gittiği belirlenen Ali Kemal S.’nin ifadesine başvuruldu.

Kayıplar Büro Amirliği ekiplerine Ali Kemal S.’nin “Rita Almanya’dan beni arayarak ‘Seni görmek istiyorum’ dedi.
Kafasında tümör olduğunu söyleyerek görüşmek istedi.
Eski arkadaşımdı. 3 Mart günü Atatürk Havalimanı’na geldi. Ben onu havalimanından aldım. Yenikapı’ya, oradan Çınarcık’a gittik, bir süre orada kaldık.
Birkaç gün sonra İstanbul’a geldik. Pendik’te gezip, alışveriş yaptık. Pendik’te kiralayıp eşyaları bıraktıktan sonra tekrar beraber Çınarcık’a gittik.

Kızımın düğün alışverişini yapmak için eşim Almanya’dan gelecekti. Ona da söylemiştim.
Rita, kaldığımız yerde bana ‘Al bu mektubu oku’ diye mektup verdikten sonra birbirimizi aramak için kullandığımız 2 özel hattı alıp İstanbul’a gitti.

(Rita Darı Winkler’in cinayet zanlısı Ali Kemal S.’nin fotoğrafı) Bir daha Rita’yı görmedim, verdiği mektubu da ailesine gönderdim” diye ifade verdiği öğrenildi.

GPRS KAYITLARI ORTAYA ÇIKTI

İfadelerin ardından polis, Rita Darı Winkler’in kaldığı oteli tespit etti.
Yapılan araştırmada Winkler’in otelden en son 10 Mart günü çıktığı ve bir daha kendisinden haber alınamadığı belirledi.

Polis, Winkler’in kullandığı cep telefonlarının sinyal verdiği baz istasyonları araştırıldı, fakat bir sonuç elde edilemedi.

GPRS KAYITLARI İLE İFADESİ ÇELİŞTİ

Winkler’in izine rastlayamayan polis, bu kez emniyette ifade verdikten sonra serbest kalan Ali Kemal S.’yi araştırdı.

Ali Kemal S.’nin kullandığı otomobilin kiralık olduğu belirlenince, GPRS kayıtlarına bakıldı.
Winkler’in kaybolduğu gün kiralık otomobilin GPRS’nin otelin civarında sinyal verdiği görülünce, Ali Kemal S.’nın verdiği ifadenin çeliştiği ortaya çıktı. Bunun üzerine soruşturma derinleştirildi.

Şüpheleri üzerinde yoğunlaştıran Ali Kemal S.’nin Gölcük’teki 3 ayrı noktada kazı yaptığı ihbarı gitti.

İhbar üzerine Gölcük çevresinde yapılan araştırmada, Ali Kemal S.’nin 11 Mart’ta 2 kazma aldığı belirlendi.

İddiaya göre Ali Kemal S., Gölcük Halıcılar mevkiinde bir bahçede 2 metrekarelik bir kuyu açtırdı.

Babasının mezarını da kazdırdığı öne sürülen Ali Kemal S.’nin Gölcük’teki işyerine, temelinden su çıktığı gerekçesiyle beton döktürdüğü belirlendi.

CESET DÜKKANDA GÖMÜLMÜŞ BULUNDU

Polis, gelen ihbarlar ve yapılan araştırma sonrasında Rita Darı Winkler’in öldürülerek gömülmüş olma ihtimali üzerine Gölcük’teki 3 ayrı noktada kazı çalışması için savcılıktan izin aldı.

Kazıda bir varil içinde Rita Darı Winkler’e ait ceset bulundu. Öldürüldükten sonra elbiseleri ile varile konulan Winkler’in üzerine beton döküldüğü ve ardından toprağa gömüldüğü belirlendi.

İstanbul’dan giden özel bir ekip önce Ali Kemal S.’nin kayınbiraderine ait dükkanda çalışma yaptı. Dükkanda su çıktığı gerekçesiyle dökülen beton kazıldı.

KARDEŞİ TUTUKLANDI

Bir numaralı şüpheli A.K.S.’nin erkek kardeşi Hüseyin S.(42) gözaltına alındı. Poliste işlemleri tamamlanan şüpheli adliyeye sevkedildi. Şüpheli sorgusunun ardından tutuklandı.

Poliste ifade veren Hüseyin S.’nin cinayetle bir ilgisinin bulunmadığını, ölen kadını en son kaybolmadan 2 gün önce ağabeyinin yanında gördüğünü söylediği öğrenildi. Öte yandan Almanya’da bir hastanede kalp hastalığı tedavisi gören cinayet şüphelisi Ali Kemal S.’nin, cesedin bulunmasıyla birlikte hastaneden kaçtığı öğrenildi.Avrupa Konseyi tarafından yayınlanan raporda, Kırım’da yaşayan 2,5 milyon kişinin insan haklarının garanti altına alınması istendi.

Avrupa Konseyi Kırım raportörü İsviçreli diplomat Gerard Stoudmann tarafından hazırlanan rapor, kamuoyuna açıklandı. Raporda, ‘’Kırım halkının Avrupa Konseyi sınırları içinde yer aldığı ve burada yaşayan halkın Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin (AİHS) güvencesinde olduğu’’ hatırlatıldı.

Avrupa Konseyi’nin karar organı Bakanlar Komitesine sunulan raporda, Konseyin bütün denetim mekanizmalarıyla buradaki halkın insan haklarını koruması istendi.

Kırım’a yapılan 7 günlük ziyaretin ardından kaleme alınan raporda, Kırım’ın Avrupa Konseyi’nin insan hakları denetim mekanizmalarına açılması çağrısı yapıldı.

Raporda, ‘’Kırım’da yaşayan 2,5 milyon kişinin, Avrupa Konseyi’ne üye ülkelerde yaşayan vatandaşların sahip olduğu insan hakları koruma mekanizmalarının dışında tutulmasının kabul edilemez olduğu’’ vurgulandı.

Raporda, özellikle Kırım Tatarlarına yönelik baskılara ve insan hakları ihlallerine dikkat çekildi.

Thorbjorn, Kırım Tatar Milli Meclisi’nin faaliyetinin durdurulmasına tepki gösterdi

Avrupa Konseyi Genel Sekreteri Thorbjorn Jagland, Rusya’nın, Kırım Tatar Milli Meclisi’nin (KTMM) faaliyetlerini durdurmasına sert tepki gösterdi.

Jagland yaptığı yazılı açıklamada, KTMM’nin faaliyetlerinin durdurulmamasını ciddi bir şekilde talep ediyorum.‘’ ifadelerini kullandı.

Meclisin ‘’aşırı uç’’ olarak etiketlenmesine karşı olduğunu vurgulayan Jagland şunları kaydetti:

‘’Meclis, Kırım’da faaliyetlerini sürdürebilmeli, Kırım yarımadasına gönderdiğim heyet de bu konuya önemli dikkati çekti. Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov’a endişelerimi derhal ilettim. Bu acil bir konu ve Avrupa Konseyi’nin son yayınlanan Kırım raporu da meclisin faaliyetlerinin durdurulmasının, Kırım Tatarlarına yönelik ayrımcılık olacağı ve kesinlikle bunun da kabul edilemeyeceğinin açık bir şekilde altını çizmiştir.’’

Kaynak: Akşam