ALKOLLÜ UÇAK
Rumelili Mizo Aga Umre’ye gitmeye kadar verir. Uçak İstanbul’dan kalkacaktır. Mevsimlerden kış. Uçağın kalkmasına da bayağı bir zaman var. Bu arada sürpriz bir şekilde kar yağışı başlar. Uçak yolda soğuk havadan etkilenmesin diye uçağın gövdesini Alkol ile yıkamaya başlarlar. Bu gören Mizo Aga görevlilere sinirlenerek; “Ben Umre’ye gidiyorum. Alkollü uçağa hayatta binmam” der.
TİYATRO
Eve her zaman ki geliş saatinden geç kalmaya başlayan Rumelili Selman Aga’ya
karısı sorar. “More niçın büle geç kalmaya başladin?
Selman aga cevap verir.
“Akşamları iş çıkışı arkadaşlarla Tiyatroya gidiyoruz”
Karısı şaşırır ve sorar “ Sen ve Tiyatro” olacak şey degil ama!
Aradan üç-beş gün geçer. Selman Aga eve yine geç gelmeye devam eder. Bu duruma şüphelenen Selman Aga’nın eşi kocasını takip eder. Selman Aga’nın Tiyatro’ya gidiyoruz dediği yer, Manisa Belediyesi’nin Açık Hava Tiyatrosu’nun üst kısmındaki çamlık alana arkadaşlarıyla bira içmeye gittikleri yer çıkmaz mı?
Ondan sonraki sahneler ise tam bir KOMEDİ…
KLİNİK SALAH
Rumelili bir hemşerimizin oğlu rahatsızlanır ve Manisa Ruh Sağlığı Hastalıkları
Hastanesi’nde tedavi altına alınır. Gerekli tedavisi kısmen yapılan hastanın, 15 gün sonra hastaneden taburcu edilmesine karar verilir. Oğlunun son durumu hakkında bilgi almak isteyen bizim hemşeri servis doktoruna çıkar. Doktor;
“Çocuğunuz nispeten düzelme gösterse de ayda bir kez kontrole getirmelisiniz. Çocuğunuzu şimdilik Klinik Salah halinde taburcu ediyorum” der.
Doktorun bu sözüne kızan bizim hemşeri doktora sinirlenerek cevap verir. “Sen kimin oğluna Salak diyorsun beee adam!”
ŞEHZADELER KENTİ
Hasan Aga’nın yaramaz oğlu Mizo, ortaokuldayken tarih öğretmeni sözlüye kaldırır.
“Söyle bakalım Mizo, Manisa hangi tarihi özelliği ile bilinir?
Mizo cevap verir. “Şehzadeler Kenti”
Öğretmeninden aferin alan Mizo’ya öğretmeni 2. soruyu sorar.
Bu Osmanlı şehzadelerin 4 tanesinin ismini say bakalım.
Mizo başlar saymaya; “ Şehzade Çerez; Şehzade Düğün Salonu, Şehzade Mehmet Lisesi, Şehzade Fotoğrafçılık”
KANUNDAN KAÇILMAZ Kİ
Mizo Aga bir gün eşi ile birlikte Manisa Belediyesi Kültür Müdürlüğü’nün düzenlediği Türk Sanat Müziği konserine gider. Konsere ilgi bayağı büyüktür. Salonda müzik boxlarının olduğu yakın bir yerde zorlukla yer bulur.
Konser Türk Sanat Müziği konseri ya, öncelikle kanun sanatçısı giriş taksimi ile programa başlar. Başlar başlamasına da sahne düzeni yapılırken görevliler ses ayarlarını sehven yüksek ayarlamış olmalı ki, kanun sanatçısı programına başlar başlamaz bir yüksek ses ve uğultu.
Mizo’nun hanımı bu beklenmedik ses karşısında korkarak yerinden fırlar ve salon dışına doğru kaçmaya başlar. Mizo eşinin peşinden koşarken arkasından seslenir.
“Mori bu ses kanunun sesi. Kanundan da kaçılmaz ki! Rezıl ettin beni (h)erkese ”
KÖPRÜ
Bizim hemşerilerden Almanyalı Mizo Aga senelik izne gelir.
Arabasıyla Karaköy semtindeki evine gitmek üzereyken Çaybaşı Deresi üzerindeki küçük bir köprüden geçerken köprüye biraz hızlı girer.
Köprü üzerindeki bir genç;
“Yavaş be DAYI köprüye arabayla böyle mi girilir” diye söylenir?
Mizo Aga arabanın camını açarak; “ Sen kime AYI diyorsun be ” der.
Köprüdeki genç; “Ben sana AYI demedim DAYI dedim“ diye cevap verir.
Bizim Mizo aga “ Ben Alamanya’dayım diye bu ülkede köprüyü geçinceye kadar Ayilara DAYİ dendiğini sakin bilmiyorum sanma. Ayde defol güzüm gürmesin seni…
ARAŞTIRMA-İNCELEME
1 gün önceBALKAN YEMEKLERİ
3 gün önceBALKAN YEMEKLERİ
3 gün önceHABERLER
5 gün önceHABERLER
10 gün önce