TÜİK tarafından açıklanan iki aylık ortalamalara göre Temmuz ayı kira artış oranı %57,45 olarak belirlendi.Ancak konutlarda kira artışında yüzde 25 sınırı olduğu için bu oran sadece işyerleri için uygulanıyor. Ancak son dönemde yüzde 25 artış sınırı ev sahipleri ve kiracılar arasında büyük tartışmalara yol açıyor. Birçok ev sahibi yüzde 25 sınırına uymuyor. Tügem Üyesi, Gayrimenkul Uzmanı Gülcan Altınay, ev sahiplerinin kira artış oranının enflasyonun altında kalmasından şikayetçi olduğunu ve ev sahiplerinin birçoğunun evlerini satmayı düşündüğünü söyledi.
Temmuz ayında kira artış oranının yüzde 57,45 olarak açıklanmasının ardından işyeri sahipleri de kara kara düşünmeye başladı. Kira fiyatlarının çok hızlı artmasından şikayetçi olan üretici kiralık yer bulmakta sıkıntı çekiyor. Gayrimenkul Uzmanı Gülcan Altınay: “Üretici, arsaların kira fiyatlarındaki artış sebebiyle kiralık işyerlerine yöneldi. Kiralık iş yerlerinde talebin artmasıyla beraber arzda sıkıntı yaşanıyor. Bu da iş yerleri kiralarının artmasını beraberinde getirdi. Üretici karlılık oranının düşmesinden şikayetçi. Yapacakları üretimi artırmayıp mevcut olanı korumaya yöneleceklerinden bahsediyorlar.” diye konuştu.
Geçen yıl ile bu yılki kira fiyatları arasında uçurum gittikçe açılıyor. Düğün sezonu içinde olunması ve okul döneminin yaklaşmasıyla ev bulma sıkıntısı gittikçe artıyor. Bir hafta içinde hatta günler içinde bile kiralar ciddi oranda yükselebiliyor. Örneğin İzmir’de geçen hafta 12 bin olan kira bu hafta 15 bin olarak karşımıza çıkabiliyor. Ev sahipleri evleri kiralarken sözleşmenin bir yıl sonra raiç bedel üzerinden güncelleneceğini söylüyor. Ama yasal olarak böyle bir hakları yok. Sözleşmeler kendini her yıl yeniler.
Arsa ve tarlaya pandemi sonrası artan ilgi, konut fiyatlarının yükselmesiyle hız kesmeden devam ediyor. Artan fiyatlar nedeniyle ev alamayanlar arsa ve tarlaya yöneliyor. Yılın ilk yarısı konut satışları yüzde 22 gerilerken, arsa ve tarla satışları ise arttı. Yılın ilk altı ayında konut satışları geçen yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 22.1 düşüşle 565 bin 779 olarak gerçekleşti. İstanbul Gayrimenkul Değerleme verilerine göre, ofis, dükkân, arsa ve tarladan oluşan konut dışı gayrimenkul satışı ise 800 bine yaklaştı. Bunun da büyük çoğunluğunun arsa ve tarla olduğu öngörülüyor.
Trakya bölgesinin son dönemde değerlenmesinin en önemli sebeplerinden birisi en son yaşadığımız Kahramanmaraş merkezli deprem felaketi olduğuna dikkat çeken Gülcan Altınay, “Deprem riski taşımayan ilimiz olarak açıklandıktan sonra insanlar göç dalgası oluşturdu ve yatırımlarını Trakya’ya yaparak değerlemesini sağladılar” dedi. Özellikle Kırklareli’ne yoğun bir ilgi olduğunu söyleyen Altınay, “Düz ve geniş arazi yapısına sahip bir şehir olan Kırklareli’nde şehre ve yerleşime uzak bölgelerde de imarlı arsa bulmak mümkün olabiliyor. Seçenekler oldukça fazla. Bölgeye arsa ve tarla yatırımı yapmanın mantıklı olduğunu düşünüyorum” diye konuştu.
Türkiye’de konut kiralarının yanı sıra iş yeri ve fabrika kiralarında da ciddi oranda artış oldu. Rusya-Ukrayna savaşının ardından Rusya’da fabrikası olan firmalarınTürkiye’yi tercih etmeye başladığını söyleyenGayrimenkul Uzmanı Gülcan Altınay “Bizzat kendim kiraya fabrika verdim. Yurtdışında üretim yapan sanayiciler ürünlerinde Made in Türkiye yazmasını ve Türkiye’nin lojistik alt yapısından yararlanmanın daha avantajlı olduğunu düşünüyor. Lübnan’da fabrikası olan bir müşterim Türkiye’ye yatırım yapmak istiyor. Oradaki ekonomik krizden dolayı oradaki fabrikasını kapatmayı düşünüyor. Yatırımcılar öncelikle kiralık fabrika ile başlamak istiyorlar daha sonra vatandaşlık alarak fabrika satın alımına yöneliyorlar” dedi.
BALKAN YEMEKLERİ
1 gün önceHABERLER
10 gün önceKÖŞE YAZARLARI
19 gün önceHABERLER
05 Kasım 2024