Demokrasi Fiyaskosu Bulgaristan Seçimleri

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

1

Bulgaristan’da 26 Mart’ta gerçekleşen parlamento seçimlerinde özellikle yut içi ve yurt dışında ikamet eden Türkler, komünizm döneminde yaşadıkları baskıları tekrar yaşamaya mahkûm edildiler. Bulgaristan’da Türk düşmanlığı son yılların en yüksek seviyesine ulaştı. Bulgaristan devletinin en yetkili makam sahibi olan Rus yanlısı Cumhurbaşkanı Rumen Radev Türkiye Cumhuriyeti’nin Bulgaristan’ın ulusal güvenliğini tehdit ettiğini; iç işlerine karışmakla suçlayarak buna müsaade etmeyeceğine söylemektedir. Radev, söz konusu Bulgaristan’ın ulusal güvenliği ise susmayacağını bir şey yapmadan duramayacağını beyan ediyor. Seçim öncesi üç Türk vatandaşı Bulgaristan devleti tarafından sınır dışı edilmişti. Çiçeği burnunda Cumhurbaşkanı Radev yurt dışında yaşayan Bulgaristan vatandaşlarından sorumlu olan müdür Lübomir Talev’i makamına çağırarak Cumhurbaşkanı ve parlamento seçimlerinde oy kullanacak olan vatandaşlardan seçim öncesi üç ay zorunlu ikamet getirilmesini isteyerek kanun tasarısı hazırlamasını istemiş. Parlamento ve cumhurbaşkanlığı seçimlerinde oy kullanacak olan vatandaşlardan üç ay zorunlu ikamet istenmesi Adalet Bakanlığı’nın resmi sitesinde yayınlandığında yoğun tepkiler neticesinde ayrıca anayasaya aykırı olduğundan dolayı kaldırıldı. Yoğun tepkiler neticesinde Cumhurbaşkanı Rumen Radev yapmak istediği seçim kanununda değişikliğini; ulusal güvenlik garantilenmeli, dış ülkelerin Bulgaristan’ın iç işlerine karışmamaları için kanun ile belirlenmeli diye yazılı açıklama yaptı. 27 yıldır gerçekleşen cumhurbaşkanlığı ve parlamento seçimleri için özellikle Türkiye’de açılan sandıklarda bugüne kadar sorun yaratılmamıştı. Sol görüşlü Cumhurbaşkanı Georgi Pırvanov’a 2002 yılında cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Türkiye’den 90 bin oy giderek o makama seçilmesi sağlanmıştı. Türkiye’de yüz otuzdan fazla sandık açılmıştı. Bulgaristan basınında yurt dışında ikamet eden Bulgaristan vatandaşlarından oy kullanmaları için üç ay zorunlu ikamet kanun taslağını Cumhurbaşkanı Rumen Radev’e HÖH’ün önerdiği yer almakta. Bulgaristan basınında ‘Cumhurbaşkanı Radev Sarayların/Ahmet Doğan’ın ikametgâh önerisinin etkisinde mi?’ söyleyişi de yar almakta. Bulgaristan medyasının yüzde yetmiş beşi bu önerinin arkasında HÖH milletvekili Delyan Peyevski’nin olduğunu iddia ediyor. Ayrıca Bulgaristan ekonomisinin yüzde ellisinin hatta daha fazlasının yine HÖH’e bağlı şirketler tarafından kontrol edildiği diğer iddialardan biridir. Bu seçimlerde bir önceki seçimlere göre HÖH 10 milletvekili kaybetmiştir.
DOST KOALİSYONU
DOST birliği koalisyonunun ortaya çıkması Bulgaristan’da oligarşi/çıkar çevrelerinin huzurunu ciddi bir şekilde kaçırmıştır. Oligarşi çevreler devletin mekanizmalarını faaliyete geçirerek özellikle Türkiye’de ikamet eden Bulgaristan vatandaşların oy kullanma haklarını engellemek için baskılar yapmaktalar. Bu sebeple Rusya yanlısı ABV partisi tarafından DOST Birliği koalisyonunun Bulgaristan’ın “ulusal güvenliğinin tehdit ettiği” için savcılığa başvurarak kapatılmasını isteyecekleri açıklaması geliyor. Yine sol görüşlü olan BSP partisi kanunlarla Türkiye Cumhuriyeti’ni kast ederek başka ülkelerin Bulgaristan’ın iç işlerine müdahale edilmesinin önleneceğini belirtmekte. Kendilerini “milliyetçi” olarak tanımlayan Yurtseverler Koalisyonu da Türkiye’de; ancak Büyükelçilik ve konsolosluklarda sandık açılmasını istemekteler. Bulgaristan siyasi partiler ile devletin bütün kurumları tarafından DOST Birliği koalisyonu Bulgaristan için bir tehdit olarak görülmekte. Aynı şekilde Bulgaristan’ın siyasi partiler ile devletin bütün kurumları HÖH hareketine sahip çıkmaktalar. 27 yıldır HÖH hareketinin Türk ve Müslüman azınlıkların haklarını parlamentoda gündeme getirmediklerini DOST Birliği’nin getirmesinden Bulgar devleti ciddi bir şekilde rahatsız olmuştur. DOST Birliği hiçbir şekilde Bulgaristan ulusal güvenliği için tehdit değildir olamaz da. DOST Birliği koalisyonunun tek amacı ülkede ikamet eden Türk ve Pomak azınlıkların kendilerini tanımladıkları gibi benliklerini, örf ve adetlerini koruyarak yaşamlarını idame ettirmeleridir.