Her şeyden önce Fetocuların yalnız olmadıkları dış ülkelerden destek aldıklarını açıkça görüyoruz. ABD’nin Feto’yu anlaşmamız olmasına rağmen iade etmemesi bazı gerçekleri gösteriyor. Darbe girişimine Avrupa ülkelerinden ciddi bir tepki gelmemesi de ayrı bir olay. Balkanlar eskiden daha ağırlıklı olarak Rusya’nın kontrol sahası içindeydi. Şimdi durum değişti. Amerika’nın Balkanlarda etkisi önemli. Mesela Kosova’da Amerika’ya Sırp zulmüne karşı kurtarıcı olarak bakılıyor. Kosova’da gittiğiniz her devlet kurumunda mutlaka Amerikan bayrağı da görürsünüz. Bazı önemli sokak ve caddelere Amerikan büyüklerinin isimleri veriliyor. Amerika, iki milyonluk küçük Kosova’da Avrupa’daki en büyük askeri üssü olan Bondsteel’i kurdu. Uzaydan bile görülecek kadar büyük bir askeri üs. Amerikalı istihbaratçıların Balkanlardaki Feto okullarında Fetocularla görüştükleri haberleri gelirdi. Amerika’nın izni olmadan Balkanlarda faaliyete girebilmeleri imkânsız. Diğer yandan Balkanlarda Avrupa Birliği’nin de etkisi bulunuyor. Yunanistan, Hırvatistan, Bulgaristan, Slovenya gibi ülkeler AB ülkesi. Dolayısıyla Balkanlarda Feto’ya karşı yapılacak bir organizasyonda ABD ve AB karşımıza çıkabilir.
Bizim Osmanlı ile birlikte 500 yıllık bir Balkan ikametimiz var. Balkanlarda 2 milyon kadar Türk, on milyondan fazla akraba topluluklarımız var. Ancak Balkanları Ak parti hükümetleri öncesindeki hükümetlerde ihmal etmişiz. Çok şükür daha sonra TİKA, Yunus Emre Enstitüsü, Yurtdışı Türkler ve Akraba Toplulukları Başkanlığının hizmetleri de etkili olmuş. Ama buna rağmen maalesef siyasi açıdan Amerika’nın ve AB ülkelerinin Balkanlarda etkisi daha fazla.
Fetocuların Balkan ülkelerindeki yapılanması diğer ülkelere göre daha eskilere dayanır. Feto terör örgütü özellikle Arnavutluk’ta çok güçlü bir temel kurmuştur. Rahmetli Turgut Özal’ın başkent Tiran’da kendi ismini taşıyan koleji açmasıyla dikkatleri üzerine çeker. Arnavutluk’ta ayrıca Epoka isminde bir de üniversiteleri vardır. Arnavutluk’un diyanetindeki en önemli isim Feto okullarında yetişmiştir. Tıpkı diğer Balkan ülkelerinde olduğu gibi Arnavutluk’ta da önemli devlet adamlarının çocukları bu okullarda okumaktadır. Fetonun Kosova’da 5 koleji var. Bu ve diğer Balkan ülkelerindeki Feto okullarının kapatılmasında ciddi bir muhalefetle karşılaşacağız.
İlk tanıyan ülkelerden biri olduğumuz kardeş ve dost ülke Kosova, benimde dedemin ve babamın doğup büyüdüğü toprağı. Çok iyi biliyorum ki; Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın da sevdiği bir ülkedir Kosova. Hatta uluslararası düzeyde tanınmasında üzerinde hakkı da vardır, ülke olarak da hakkımız vardır. Buna rağmen Kosova’da hala 5 tane Feto terör örgütünün okulu faaliyette. Kosova Büyükelçimiz Sayın Kıvılcım Kılıç hanımefendinin açıklamalarına Kosova Dışişleri Bakanı Enver Hocaj’dan tepki gelmişti. Açıkçası Kosova’nın bu tutumu bizleri üzdü. İnşallah dost ve kardeş Kosova Türkiye’nin bu konudaki hassasiyetlerini en kısa süre içinde anlayacaktır.
Helikopterle Yunanistan’a kaçan sekiz asker için hala net bir şey yok. Yunanistan Başbakanı Sipraz’ın iade edeceğiz açıklamasına rağmen herhangi bir gelişme olmadı. Aksine Yunanistan’dan gelen ihbarlar bu askerlerin Bulgaristan üzerinden kaçtıkları veya her an kaçırılabilecekleri şeklindedir. Helikopterde askerlerin dışında bir yabancı bir sivilin olduğu ve bunun bir Amerikalı olabileceği iddiaları vardı. Amerika izin vermeden Yunanistan asla bu askerleri vermeyecek. Bu askerlerin yüzleri sürekli saklandı. Mahkemeye giderlerken yüzlerini gizlediler. Benim yetkililerden ricam, yüzlerini görmek için yüz görümlüğü istenmeyecekse Yunanistan Batı Trakya Başkonsolosluğumuzdan bir yetkilinin bunları kaldıkları hapishanede teşhis etmelerinin yararlı olacağını naçizane öneriyorum.
Bulgaristan’da da durum farklı değil. Fetocular Sofya’da çok rahat hareket edebiliyorlar. Bulgaristan’da Yunus Emre Enstitüsü açılmasına izin verilmemesine rağmen Fetocuların Sofya ve Filibe’de okul ve yerleşim yerleri var. Yine aynı şekilde Romanya’da da Fetocular var. Kim oldukları ve nerede oldukları biliniyor. Bu arada Hırvatistan’ın Jezevo kasabasında da Türkiye’den kaçan Fetocuların olduğu ve burada bekletildiklerini duyuyoruz.
Balkan ülkeleri dostumuz ve dahası komşumuz. Balkanlarla tarihi birlikteliğimiz var. Fetocuları Türkiye’de bile daha tam olarak temizlemeden Balkanlarda temizlemek şu an için belki zor olabilir. Ancak sıra onlara da gelecek. Türkiye’yi kana bulayan bu teröristleri er geç Balkan ülkeleri de tanıyacaktır. Fetocular, Türkiye ile Balkan ülkeleri arasındaki ilişkilere fayda getirmeyeceği kesin ama biraz sabırlı olmak gerekiyor.
Rifat Sait
Balkan Stratejik Araştırmalar Merkezi (BASAM) Başkanı
24.Dönem İzmir milletvekili
HABERLER
4 gün önceHABERLER
4 gün önceKÖŞE YAZARLARI
8 gün önceKÖŞE YAZARLARI
12 gün önceKÖŞE YAZARLARI
18 gün önce