İngiltere’nin Ankara Büyükelçisi Dominick Chilcott, ülkesinin Türkiye ile ilişkilerine dair açıklamalarda bulundu.
Chilcott, gazetecilerin, Türkiye-İngiltere ilişkilerinin geleceği, Brexit süreciyle Avrupa Birliği’nden (AB) ayrılan İngiltere’nin Kıbrıs meselesinin çözümünde oynayacağı rol ve Türkiye’nin Rusya’dan satın aldığı S-400 hava savunma sistemlerine ilişkin yönelttiği soruları çevrim içi düzenlenen toplantıda yanıtladı.
“İNGİLİZ VE TÜRK ŞİRKETLERİ…”
İngiltere ile Türkiye arasında imzalanan Serbest Ticaret Anlaşması’na (STA) ilişkin değerlendirmesinin sorulması üzerine Chilcott, İngiliz ve Türk şirketleri ile her iki ülkedeki tüketicilerin birbirlerinin ürünlerini satın almak konusunda güçlü istek duyduğunu bildiklerini söyledi.
Chilcott, ülkesinin, Türkiye’nin ihracatında ikinci sırada yer aldığı ve Türkiye’nin çok önemli bir ticaret ortağı olduğunun altını çizdi.
SERBEST TİCARET ANLAŞMASI
İki ülke arasındaki ticari ilişkilerin önemi göz önünde bulundurulduğunda imzalanan anlaşmanın taraflarda büyük bir rahatlama ve memnuniyete sebep olduğunu dile getiren Chilcott, “Daha kapsamlı STA müzakerelerine iki yıl içinde başlama taahhüdümüz var. Ancak hazır olduğumuzda Türk meslektaşlarımızla müzakere masasına döneceğiz ve daha da büyük bir STA’yı tüm potansiyeliyle sonuçlandırıp sonuçlandıramayacağımızı göreceğiz.” diye konuştu.
“İNGİLTERE, SAVUNMA ALANINDA TÜRKİYE’YLE İŞ BİRLİĞİNDE KARARLI”
Chilcott, Türkiye’nin Rusya’dan satın aldığı S-400 hava savunma sistemlerine ilişkin yönelik soruya verdiği yanıta Türkiye ile İngiltere arasında savunma alanındaki iş birliğine değinerek başladı.
“İngiltere ve Türkiye, NATO’da iki müttefik ülke. İngiltere ve Türkiye’nin savunma sanayi sektörü alanındaki iş birliği, ilişkilerinin önemli bileşenlerini oluşturuyor.” diyen Chilcott, ülkesinin savunma sektöründe Türkiye ile çalışmaya ve savunma sanayi sektörleri arasında iş birliğini sürdürmeye oldukça kararlı olduğunu bildirdi.
Büyükelçi Chilcott, sözlerini şöyle sürdürdü:
RUSYA’DAN EKİPMAN SATIN ALMA KONUSU
“Türkiye, bir NATO müttefiki. NATO’nun Rusya’dan ekipman satın alma konusunda bazı doktrinleri var. Temelde NATO müttefikleri bunu yapmamaları konusunda kendi aralarında anlaştı. Dolayısıyla NATO müttefiklerinin Rusya kaynaklı ekipman satın almaması veya ekipmanı kullanmaması gerektiği konusunda İngiltere hükümetinin tutumu, NATO’nun yanında olduğumuzdur.
Soğuk Savaş günlerinden kalma eski ekipmana sahip ülkeler, bazı istisnalar var ama bence tek istisna bu. Dolayısıyla Türkiye’nin gelecekte uluslararası savunma sanayi iş birliği için Rusya’ya değil, NATO müttefiklerine ve İngiltere’ye önem vereceğini umduğumuzun açık olduğunu düşünüyorum.”
KIBRIS MESELESİ
Büyükelçi Chilcott, Brexit süreciyle AB’den ayrılan ülkesinin, ilerleyen dönemde Kıbrıs meselesine ilişkin tutumunun ne yönde olacağı sorusuna verdiği yanıtta, adadaki bölünmenin Doğu Akdeniz’deki gerilimin nedenlerinden biri olduğuna dair güçlü görüşlerinin devam ettiğini ve Türkiye ile Birlik arasında var olan bazı sorunların sebebi olduğunu kaydetti.
Kıbrıs meselesinin çözümüne inandıklarını dile getiren Chilcott, bunun, adadaki iki toplumu da mutlu edecek bir anlama geldiği ve Doğu Akdeniz’deki jeostratejik tabloyu daha iyi bir hale getireceği görüşünü paylaştı.
Chilcott, şunları söyledi:
“Kıbrıs meselesinde garantör ülkelerden biri ve Kıbrıs ile pek çok tarihi geçmişe sahip bir ülke olarak, BM Genel Sekreteri’nin (Antonio Guterres) meseleyi çözüme kavuşturmak için yürüttüğü çabaları destekleme sorumluluğunu hissediyoruz. İki tarafa neye karar vermesi gerektiğini söylemek bize düşmez. Kendileri anlaşmak zorundalar. Ancak nerede olursa olsun, iki tarafın ortak zemin bulmasına yardımcı olmak ve meselenin karşılıklı kabul edilebilir bir çözüme ulaşması için BM’yi destekleme konusunda elimizden geleni yapacağız.”
“ORTAK ZEMİNİ BELİRLEYEBİLECEĞİMİZİ ÜMİT EDİYORUM”
Kıbrıs meselesinin çözümünün her iki toplumda da refah ve ekonomik büyüme beklentilerini büyük ölçüde artıracağı değerlendirmesinde bulunan Chilcott, bunun büyük ölçüde arzu edilen bir sonuç olduğunu ifade etti. Chilcott, ülkesinin, garantör ülke ve adadaki her iki toplumun da dostu olarak rolünü oynayacağını ve BM’nin çabalarını destekleyeceğini kaydetti.
Chilcott, meselenin çözümü noktasında halihazırda BM’nin öncülük ettiği bazı girişimlerin olduğunu hatırlatarak, gelecek haftalarda BM Genel Sekreteri tarafından bir toplantının düzenleneceğine yönelik beklentilerini dile getirdi.
Büyükelçi Chilcott, “Adadaki iki topluluk ve üç garantörün gücüyle, toplumlar arasında çözüme giden süreci yeniden başlatacak bir sürecin mümkün kılınacağı ortak zemini belirleyebileceğimizi ümit ediyoruz.” dedi.
Son Dakika haberlerimiz ensonhaber’den alınmaktadır.
BALKAN YEMEKLERİ
2 gün önceHABERLER
5 gün önceHABERLER
10 gün önceBALKAN YEMEKLERİ
18 gün önceHABERLER
27 gün önce