DOLAR 34,1657 0.08%
EURO 38,2175 -0.21%
ALTIN 2.917,95-0,51
BITCOIN 2246397-0.19339%
İzmir
30°

AÇIK

05:27

SABAHA KALAN SÜRE

Keçi sütü ve peynirini tüm ülkeye sevdirdi
280 okunma

Keçi sütü ve peynirini tüm ülkeye sevdirdi

ABONE OL
03/09/2020 00:58
Keçi sütü ve peynirini tüm ülkeye sevdirdi
0

BEĞENDİM

ABONE OL

TÜİK verilerine göre, geçen seneye göre koyun ve keçi sütü ürünlerinin tüketiminde yüzde 78 oranında artış var. İnek sütü ve ürünlerinde sadece yüzde 3 büyüme olmuş. AB’ye ihracat izni alınması, koyun ve keçi sütü üretimini ve satışını teşvik edecek. Küçükbaş hayvan sayısında lider olan Türkiye, koyun ve keçi sütünü soğuk zincire almayı başarırsa ve hastalıklarla mücadele ederse birkaç yıl içinde koyun ve keçi sütü üretiminde lider ülke olacaktır.”

 

 

 

Türkiye’ye keçi sütünü ve peynirini sevdiren isimlerden biri de 11 yaşından buyana yetiştiriciliğe gönül vermiş Özer Türer. İzmir İli Damızlık Koyun ve Keçi Yetiştiricileri Birliği Başkanı da olan Türer, Kecheese markasıyla keçi sütü ürünlerini sofralarımıza kadar sokmanın gururunu yaşıyor. Başarısının sırrını Balkan Günlüğü okurlarına anlattı:

Şirketin kuruluş hikayesini anlatır mısınız?

Ben 11 yaşındayken Sığacık’ta Burç restoran adlı bir restoran aldı babam. Askere gidene kadar orda çalıştım. Tarım ve hayvancılık da hayatımın hep bir yerinde vardı. Askerden dönüşte baharat işine başladık. 1986 yılında ağabeyimle Türer Tarım Ltd. Şti’yi kurduk. 16 yıl birlikte çalıştık. Türer Ltd. Şti. geçmiş yıllarda ülkemizin ikinci 500 büyük firma liste sıralamasına dahil olmuş, Ticaret ve Sanayi Odaları ile, İhracatçı Birliklerinden çeşitli ödüllere layık görülmüştür. 2005 yılında bütün işletmelerimi büyük özlem duyduğum memleketim Seferihisar’a toplamak ve Seferihisar’da istihdam yaratmak amacıyla Türer Tarım’dan ayrılarak ziraat mühendisi eşim Deniz Türer ile birlikte Türer A.Ş.’yi kurduk. 2001 yılında Seferihisar’da arazi aldım. Bir dikili ağaç yoktu arazide. Şu an 900 dönüm sulu tarım yapıyorum. Bir ev yaptık burada hafta sonu kalalım diye. İçimden kendi keçi peynirimizi, yoğurdumuzu yapmak geçiyordu. Birkaç koyun, keçi aldım. Bu arada yurtdışı seyahatlerimiz oluyordu. Avrupa’da meşhur saanen keçilerinin sütünün bol olduğu söyleniyordu. Yurtdışında araştırdım. Gördüm ki bir keçiden neredeyse yılda 1 ton süt elde ediliyor. Bizim hayvanlarımız yılda 100–150 litre zor veriyor. Biz burada 5 ay sağıyoruz hayvanı, bir müddet sonra sütünü kesiyor. Fakat Avrupa’da, Amerika’da profesyonel çiftliklerde 2–3 yıl boyunca bir hayvandan sağım yapıyorlar. Bunda bir iş var dedik ve araştırmaya başladık. Gördük ki Türkiye çok gerilerde kalmış, buna bir el atmak lazım dedik. Yani hobiyle başladığımız bu işi sanayiye döndürdük.

İZMİR DAMIZLIK KOYUN VE KEÇİ YETİŞTİRİCİLERİ BİRLİĞİ

Bu arada 2008 yılında 150 üyesi bulunan İzmir İli Damızlık Koyun ve Keçi Yetiştiricileri Birliği’ne aday oldum, yönetim kurulu başkanı oldum. 3 yıldır birlikle ilgili çalışmalar yapıyorum. Bunlar iç içe girince küçükbaşla ilgili daha çok iş olduğunu gördüm. Avrupa’da ulaşılması gereken en son yere ulaşmışlar. Sütünün miktarıyla, sütünün içindeki bileşenlerle son noktaya ulaşmışlar. Bu elde ettikleri sütten iyi para kazandıklarını gördüm. Bizde neden bu kadar çok para kazanılmıyor diye düşündüm. Biz yapılan bir işi meslek olarak görmüyoruz. Konuyu meslek haline getirmezseniz başarılı olamazsınız. 6 yıldır burada ıslah çalışmaları yapıyoruz. Maltız ve kıl keçilerini, Ege Üniversitesi’nden aldığımız saanen keçileri kırarak belli bir yere geldik. En sonunda Kanada’dan suni tohumlamayla elde etmiş olduğumuz tekeleri kullandık. 2–3 yıl sonra da Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi Avustralya’dan 50 keçi getirdi. Bu keçilerin erkeklerini Ege Üniversitesi ile yaptığımız protokol çerçevesinde bu hayvanları çiftliğimize kattık. Tamamen tüm sürüyü o keçilerle ıslahını başarmış durumdayız. Yani tüm hayvanlarımız onlardan birer defa doğum yaptı. Asıl söylemek istediğim konu şu. Bu hayvanların dişileri artık sütünü kesmiyor. Yani bizim çiftliğimizde keçiler kendileri sütünü ne kesiyor ne azaltıyor. Biz gebe bıraktıracağımız zaman sütünü iki ay önceden kontrollü olarak sütünü azaltıyoruz. Eskiden böyle değildi. Biz istemezsek sütlerini kesmiyorlar.

Rakamsal olarak büyüklükleriniz ve sektördeki konumunuz ( Pazar payı gibi) nedir?

Avrupa’da 1000 ton hatta özel çiftliklerde 1200 litreye kadar bir keçiden süt elde edebiliyorsunuz. Bizim çiftliğimizdeki tüm sürü ortalaması 750–800 litre. Ama ufak bir seleksiyonla bu verimi 150 litre daha rahatlıkla arttırabiliriz. 2012 yılında seleksiyona gireceğimizi düşünüyorum. 3000 bin hayvanımız var. Türkiye’nin saanen keçi projesinde geç kaldığını düşünüyorum. Bu hayvanı ülkemizde çok rahat yetiştirebiliriz. Ekonomik olarak ineğe oranla üç kat daha fazla getirisi var. Tek bir şartı var ıslah edilmiş genetik yapısı düzgün hayvan olmalıdır. Bunu kafamıza yazmamız lazım. Genetik yapısı düzgün olmayan keçilerle bu işe başlarsanız başarısız olursunuz. Para kazanamazsınız. Keçi çok fazla yem seçmiyor. İnek gibi değil yediğini daha kolay sindirip süte çeviriyor. Bir birim yemi koyduğunuzda inekten 1 ton süt alırsak, aynı birim aynı yemi keçiye verdiğinizde 1200 litre süt elde edersiniz. İnek yediğini tam olarak sindiremez. Keçi yediğini daha iyi sindirir, yediği yemdeki proteinleri, vitaminleri vücuduna aktararak daha fazla süt ve daha kaliteli bir süt oluşmasını sağlıyor. Küçükbaş hayvancılığın daha fazla gelişmesinin, daha profesyonel yapılmasının ülke ekonomisin katkısının çok olacağını düşünüyorum. Ailelere büyük istihdam yaratan bir sektör. İnek sütü artık fabrikalaşmış ve ineği her yerde bakamazsınız. Ama keçi öyle değil, keçiye her yerde bakarsınız. 25 keçi bir aileyi rahatlıkla geçindirir. Ama kişi keçi bakmayı meslek edinecek. İşi hakkıyla yapsın, aşısını, yemini, sulamasını zamanında yapmalı. Bunları aksatırsınız problem yaşarsınız. Bebek gibi sevimli hayvanlar, rahatlıkla bakılabilir. Asgari ücretten çok daha fazla para kazanırsınız ve büyüme şansınız var. Yıllık cironuz artar. Önemli olan ıslah edilmiş hayvanı bulmakta. O sürünün elit bir şekilde devamlılığını sağlamak için çok doğru erkek hayvanlar, tekeler kullanmanız lazım. Kaliteli yeni nesiller üretmeniz gerekiyor. Bizim burada dikkat ettiğimiz de o… Hayvan gebe kaldıktan sonra hemen tespitini yaparız. Mümkün olduğunca çiftliğimizde daha az hayvanı kısır bırakırız. Kullandığımız tekeler hangi keçiyle çiftleşti, ondan doğan yavrular hangi tekenin, hangi keçinin, bunların hepsini biliriz. Gözünüzü kapatın bir hayvan seçin. Bu hayvanın annesini babasını görmek istiyorum deyin. Size 10 dakika içerisinde annesi, babası, yaşıyorsa anneannesi bu deriz. Bu bize ne kazandırıyor? Elde ettiğimiz süt doğru sütse, kim hangi erkekle çiftleşmiş, hangi annenin yavrusu. Ona yöneliyoruz, o erkeği kullanıyoruz. Sütteki yağ, protein miktarı da çok önemli. 3 bin keçi ve koyunla, ülkenin en büyük küçükbaş çiftliğine sahip olunca,  düşündük ki bir tane mandıra yapalım. Elde ettiğimiz sütü kendimiz işleyelim dedik. Böyle kalkıştık 3 ton kapasiteli bir mandıra kurduk. Bugün sezonda 25 ton süt işliyoruz. Kapasitemiz 50 ton. Ben de şaşırdım bu verime. Türkiye’de keçi peyniri var ama biz doğru bir keçi peyniri olmasını istiyoruz. Akılda kalmasını istediğimiz bir isim arayışına girdik. Keçi ile İngilizce peynir anlamına gelen cheese kelimesini birleştirdik. Ortaya Kecheese markası çıktı. İlk yılı denemeyle geçti. 4’üncü ustada istediğimiz lezzete ulaştık. Satış mağazalarımızda şu anda keçi sütü, peyniri satıyoruz. Kecheese markası tüketiciden yoğun ilgi görüyor. Benim hedefim sadece Seferihisar’da ilk 5 yıl içinde, günde 50 ton saanen keçilerden süt üretimi yapmak. Sonraki 10 yılda da 150 ton günlük üretim yapmayı düşünüyorum. Aynı zamanda yetiştiricilere veteriner, yem desteği, damızlık desteği sağlamak istiyorum. Bu bir İsrail modelidir. İsrail’deki bu üretim modelini, Fransa’daki ıslah modelini İzmir’de uygulayarak bir oluşum kurmak istiyoruz. Asıl amacımız keçi sütünü ihraç etmek. Bunun için hijyen süt, dolayısıyla soğuk zincir çok önemli. Bu arada Türer AŞ., İzmir Ticaret Odası’nın (İZTO), 2011 yılı rakamlarına göre en fazla vergi ödeyen ve ihracat geliri elde eden üyeleri arasına girdi. Baharat ihracatındaki başarımızla Türer A.Ş. ülkeye döviz sağlama dalında takdirname, vergide ise özel ödüle layık görüldü.

ERKEN KALKAN İŞİNE GEÇ KALAN BOŞUNA

Başarılı olmanızı sağlayan unsurlar neler olmuştur?

Güne sabah 05.00’te başlıyorum. Çocukluğumdan bu yana 5 saat uyku bana yetiyor. Erken kalkıp işe gelmeyi seviyorum. Babamın bir sözü vardır, hiç unutmam. Erken kalkan işine, geç kalan boşuna derdi. Gerçekten doğru bir söz, sabah erken saatte daha dinç oluyorsunuz, daha iyi düşünüyorsunuz. Ben bu kadar işin altından kalkmanın, erken kalkmayla bağlantılı olduğunu düşünüyorum. Bütün insanlar eşit. Ben çalışanlarıma öyle bakıyorum herkes görevini iyi yaparsa sorun yok. Bir iş yapılacaksa yapılacak. Eğer ki görev yerine gelmiyorsa orada bir sorun vardır. Ama görev yerine geliyorsa tam bir aile gibiyiz. En çok önemsediğim şey güvendir. Güvenmediğim kişiyle çalışamam. Güçlü bir ekip kurduk. Yürüttüğümüz çalışmalarla yıllardır ihmal edilen küçükbaş yetiştiriciliğine dikkat çekmeyi başardık.

Devletten beklentileriniz var mı?

Ben hükümetin yaptığı çalışmaları takdirle izliyorum. Bana göre Cumhuriyet tarihinin en büyük desteğin yapıldığı dönemdeyiz. Bugüne kadar hangi projeyle gittiysek destek aldık yeter ki doğru proje olsun.

Sektörün şu anki durumunu nasıl değerlendiriyorsunuz? Ve yine sektörle ilgili öngörüleriniz nelerdir?

Süt ürünleri ile keçi sütü ürünlerini birbirinden ayırıyorum. TÜİK verilerine göre, geçen seneye göre koyun ve keçi sütü ürünlerinin tüketiminde yüzde 78 oranında artış var. İnek sütü ve ürünlerinde sadece yüzde 3 büyüme olmuş. AB’ye ihracat izni alınması, koyun ve keçi sütü üretimini ve satışını teşvik edecektir. Küçükbaş hayvan sayısında lider olan Türkiye, koyun ve keçi sütünü soğuk zincire almayı başarırsa ve hastalıklarla mücadele ederse birkaç yıl içinde koyun ve keçi sütü üretiminde lider ülke olacaktır. Süt tüketiminde dünyanın gerisinde kalan Türkiye, üretimde Avrupa’da öncü konumda bulunuyor… Türkiye, Avrupa’da keçi sütü üretiminde 4’üncü, koyun sütü üretiminde 1’inci sırada yer alıyor. Dünyada ve Türkiye’de koyun-keçi sütü ürünlerine talep katlanarak artıyor. Küçükbaş hayvan sayısı bakımından Türkiye şu anda lider bir ülke. Ancak hayvan hastalıkları ve sütün kalitesi nedeniyle yeteri kadar ihracat potansiyelini değerlendiremiyoruz. Üretimde öncü ülkeyiz, ihracatta neden olmayalım. Türkiye koyun ve keçi sütünü soğuk zincire almayı başarırsa ve hastalıklarla mücadele ederse, bir kaç yılda koyun ve keçi sütü üretiminde lider ülke olacaktır.

 

    En az 10 karakter gerekli