0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Demokrasi kelimesi akıllara hoş görülü tahammüllü ve ifade özgürlüğünü anımsatmaktadır. Tabi ki ifade özgürlüğünün her ülke açısından bir sınırı vardır. Dünyada hiçbir ülkede ifade özgürlüğü tam anlamıyla yoktur diye düşünüyorum. Hoş görüyü ve tahammülü kabul edip benimsemeyen ülkelerde daima huzursuzlukların hakim olduğu görülmektedir. Bir ülkenin sınırları içinde yaşayan çoğunluğun, azınlıklara tahammülsüzlük ve hoşgörülüğü benimsenmediği takdirde o ülkede çoğunluğun da huzuru olmadığı tarihten beri görülmüştür. Komünist rejimden sonra Bulgaristan’da yaşayan azınlıklara karşı bakış açısı değişiğime uğrayabilir mi? sorusu geliyor akıllara. Bulgaristan’ın demokrasi rejimine geçeli 21 yılı geçti. Bu süreçte ülkede yaşayan azınlıklara ülke yöneticileri hangi açıdan baktılar? Öyle görülüyor ki hükümetlerin ülkede yaşayan vatandaşlarını azınlık ya da tehdit unsuru olarak görmeleri düşündürücüdür. Her yerel seçim öncesi özellikle Kırcaali bölgesine yönelik ince ve uzun hesaplar yapılıyor. Hükümet kanadı yıllardan beri Kırcaali ile ilgili ince hesaplar peşinde. “Milliyetçi” kanat, yıllardan beri Kırcaali halkının iradesine saygı duymayarak dengeyi değiştirmek istemekte, bu da ülkede demokrasinin varlığını tartışılır hale getirmekte. Kırcaali Belediyesi’nin yerel Türk halkı tarafından başarıyla idare edilmesi,

GERB VE ATAKA

“Milliyetçi” Bulgarların uykularını kaçırıyor gibi görünüyor.

Özellikle Kırcaali Belediye Başkanı Hasan Aziz’in 2011 yılında adaylığının engellenmesi için akıl almaz yollara başvurulması düşündürücüdür. GERB kanadı tarafından, ATAKA destekli Hasan Aziz’in 2011 yılında aday olmaması için yeni seçim kanuna teklif üstüne teklif veriyorlar. Teklifin birisi, 2 kez aday olanın 3. kez aday olmaması içindi. Bu teklif seçim komisyonunda kabul görmedi. GERB kanadı yılmadı ve bu kez de seçim komisyonuna mahkemesi olanların belediye başkan adayı olamayacağı önerisinde bulundular. Bu madde seçim komisyonunda kabul gördüğü takdirde, Parlamentoda onaylanacak. Herhangi birine karşı seçim öncesi düzmece suçlamalar yöneltebilir. Bunun da anlamı, idareye aykırı olanlar belediye başkan adayı asla olamayacak demektir. Kırcaali, Bulgaristan’da demokrasinin aynası olarak bilinmektedir. Kırcaali bölgesi Kırcaalililere bırakılırsa, bölgede sükûnet ve huzur içinde demokrasi, tahammüllük ve hoşgörü devam eder. Komünist rejim döneminde Türklere ve Müslümanlara uygulanan asimilasyon politikasının kınanmasını gündeme almak için Parlamentoya sunulan soru önergesi kabul edilmedi. Bunun anlamı da şudur: Bugünkü Bulgaristan, eski Komünist rejimin politikasını ülkede yaşayan azınlıklara karşı aynen devam ettiriyor. Öyle görülüyor ki Bulgaristan eski korkularından arınamamış durumda, ülkeye demokrasinin gelmesi için ne kadar zamana ihtiyaç olduğu hususu ise halen belirsizliğini koruyor.