0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Prensip olarak insan haklarına , hukuka , bireyin özel yaşamına karşı devletin , kurumların ve de kişilerin müdahelesine karşıyım.Ne olursak olalım neticede insanız. Özellikle Türkiye’de bu konuda “yasakçı zihniyet” bir çok yerde ve olayda başrole çıkar insanlara hayatı zehir eder.Ama bunun devlet politikası olduğu anlayışına katılmıyorum. Çünkü bu zihniyet genel anlamda bu coğrafyada yaşıyan kişilere has bir karakter arzetmektedir. Devlet veya kurumlar gerekli düzenlemeleri yapsa da uygulayıcılar kendi keyfi davranışlarından kolay kolay vazgeçmemektedir.

Değişik isimli davalarla kamuoyunda yer alan konularda başrol oynayan Polisimiz kendini hakim yerine koyup ta insanlara yıllarca en olmadık sıkıntıları yaşatmadımı. Sıfatı ve görevi ne olursa olsun herhangi bir konuda görevlendirilen şahıslar “yassah hemşerim” tutumuyla kıraldan çok kıralcı olup vatandaşı , devlete küfür ettirmedilermi ? Hepimizin yaşadığı sayısız örnek vardır , uzatmaya gerek yok.

Geçen gün gazetelerde bir haber vardı ; “Yozgat’ın Kadışehir ilçesinde Vedat A. (37) ile Hüseyin B. (45) isimli şahıslar , otogarda otobüs beklerken Ramazan nedeniyle sigara içmesine müdahele ettikleri Cumhuriyet Savcısı Özcan Çubukoğlu’na saldırırak burnunu kırmışlar.” İstanbul’da bu işler pek dikkati çekmez ama Yüce Allah’ın peygamberine vermediği yetkiyi kullanan insanımız hoşuna gitmiyeni , kendi gibi düşünmiyeni veya kendinden olmıyanı , karısını , çocuğunu , hatta anasını-babasını , dövmeyi , işkence etmeyi , öldürmeyi , malını , mülkünü gasp etmeyi veya yağmalamayı kendine hak görür. Kimisi içkiyi yasaklar , kimisi bayanların etek boyuna göre ahlakı hakkında hükme varır , kimisi cami cemaatinden olmıyanı kafir ilan eder , kimisi bir diğerinin cenaze nazmının kılınmıyacağına veya cehennemin bilmemkaçıncı katında yanacağına karar verir . Benim son şahit olduğum örnekte ise , Gaziosmanpaşa’da bir cenaze öncesi caminin camını açan bir adam buraya geliyorsunuz da niye namaz kılmıyorsunuz , dinsimisiniz diye öfkeli bir şekilde dışarıda bekliyenleri azarladı.(Gelenler başka dinden olsalar da namaz mı kılmaları gerekiyor acaba!!!) Başka örnek isterseniz gazetelerimizin arşivi bir kitap yazacak kadar bu tip haberlerle doludur .

Bu gibi olaylar sadece bize has değildir heryerde olabilir diyebiliriz fakat biz de yaygınlık arzetmesi ve neredeyse herkesin kendini bunu yapmaya hak sahibi görmesi sıkıntı yaratıyor. Adam 30-40 senelik kompleksi ,ailevi sorunları , dini veya siyasi inancı çerçevesinde sizin hakkınızda hüküm verir ve hayatınızı zindan eder. Hatırlıyacak olursak, geçmişte ayakta alkışladıkları 12 Eylül’ü şimdi eleştirenler geçmişi çok çabuk unuttuğumuzu zannediyorlar anlaşılan. Kimse 11 Eylül günü ne yaşadığımızı hatırlamıyor galiba.Günde 30 kişinin öldüğü polisin “polbir-polder ‘ciler” arasında ikiye bölündüğünü karşıt görüşlü polisin eline düştünmü yandığını niye konuşmuyorsunuz… Emniyet Müdürü Hanefi Avcı yeni kitabında , polis ve devlet kurumlarının hiyerarşik yapısı dışında imamların olduğunu bunların talimatlarıyla hareket edildiğini yazıyor. Aynı 12 Eylül öncesindeki gibi , o zaman sağ-sol ayrımı vardı şimdi “cemaatçi olan olmıyan” ayrımı olduğunu yazıyor Avcı. Vatandaş böyle bir durumda devlete nasıl güvenecek!!! Cemaatçiysen poliste işin iş , değilsen yandın !!!

“Bir örgüte , ideolojik gruba ya da bir cemaate bağlandınmı , kişisel iradeni ve özgürlüğünü kaybedip o grubun liderliğinin iradesini kendini teslim ediyorsun.Yanlış ya da doğru kalmıyor , hak da adalet de izafi hale geliyor.” Diyor müdürümüz , katılmamak mümkünmü!!!

Bu vesileyle Mubarek (Şeker/Ramazan Bayramımızı) kutlar , ülkemize huzur , barış ve güzellikler getirmesini ve hayırlı olmasını dilerim.

Suheyl COBANOGLU