Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin (GKRY), Kıbrıs sorununun çözümüne yönelik yürütülen müzakerelerin yeniden başlaması arifesinde bir “milli strateji” çizmeyi planladıkları haber verildi.Rum Savunma Bakanı Fotiu “Göreve başladıkları ilk andan itibaren BM Güvenlik Konseyi (GK) kararları temelinde öze ilişkin görüşmelerin yeniden başlamasını belirterek, Maraş’ın iadesi gibi tedbirlerle yeni bir çabaya yardımcı olacaklarını, buna rağmen Türkiye’nin “istilanın, oldubittilerinin tanınmasına götüren kabul edilemez talepler” ortaya koyarak “kışkırtıcı” bir şekilde sabit tezini sürdürdüğü iddiasında” bulundu. Bakan Fotiu devamla “Egemenlik haklarının kuşkuya düşürülmesinin de Doğu Akdeniz’de güvenlik ve istikrar açısından tehdit olduğunu savundu”. Rum Bakan Fotiu “Sahte devletin (KKTC) dolaylı olarak tanınmasına atıfta bulunarak öneriler ve indirimleri kabul etmeyecekleri” mesajını da verdi.
GKRY’NİN YENİ HEDEFLERİ
GKRY’nin yeni stratejileri neymiş?
1. Eğer müzakereler başlayacaksa bu müzakereler BM’nin ve Güvenlik
Konseyi’nin bugüne kadar Kıbrıs’la ilgili almış oldukları kararlar çerçevesinde olmalı imiş!… Bu kararlar içerisinde KKTC’nin tanınmaması da vardır. Netice itibariyle, aleyhte 6 – 0 skorla müzakerelere (maça) başlamamız isteniyor. Kıbrıs’ın yakın tarihinde hiç görülmüş müdür BM’nin ve/veya BM GK’nin Kıbrıs Türkleri ve Türkiye’nin lehine bir karar aldığı? Ta baştan bizlerden KKTC’den vazgeçmemizi, Maraş’ı vermemiz isteniliyor. BM’nin ve/veya BM GK’nin hukuki hiçbir geçerliliği olmayan haksız, ahlaksız miadı geçmiş kararlarını reddediyoruz. Bu adaletsiz kararlar Allah’ın emri değildir.
2. Rum Bakan Fotiu, Doğu Akdeniz’deki egemenlik haklarından bahsediyor! Bunun diğer manası da müktesep ekonomik bölgedir. Yani, şöyle demeye getiriyor, şu Türkiye ve KKTC olmasa “Biz bu Doğu Akdeniz’i cennete çevirir çok güzel idare ederiz”. Ama bu gerçeği Rum ve Yunan tarafı artık kabul etmelidirler ki KKTC bir olgudur, ondan vazgeçmek olası değildir. Türkiye onlara göre çok güçlü ve büyük devlettir. Artık Bizans oyunlarına son vermelidirler.
3. Güney Kıbrıs Rum Yöntemi Başkanı Nikos Anastasiadis’in Kıbrıs
müzakerelerinde Rum görüşmeci olarak atamak istediği, hatta bu konuda öteki Rum siyasi partileriyle de mutabakat sağladığı, Rum Dışişleri Bakanlığı Genel Müdürü, Andreas Mavroyannis (Kara Yannis), geçtiğimiz günlerde Moskova’ya yapmış olduğu resmi ziyarette Rusların (Güney’de) Baf’ta hava üssü kullanma isteği gündeme gelmiş. Bir kere Nikos Anastasiadis’in müzakerelerdeki görüşmeci seviyesini düşürmekteki amacı ne olabilir. Buradaki tek amaç, dünya ve BM nezdindeki KKTC Cumhurbaşkanı’nı siyasi arenadan ekarte etmektir. Onlara göre KKTC (sahte) bile olsa yine devlettir. Onun cumhurbaşkanı da sayın Dr.
Derviş Eroğlu’dur. Rum tarafının müzakerelerdeki öteki amacı ise zamana oynamaktır. Müzakerelere antlaşmak için oturmuyorlar, dünyaya müzakereleri yapar gibi görünüyorlar. Ruslara gelince, Baf’taki hava üssünü savaş uçaklarına kullanma isteği tamamıyla saçmalıktır. Rusların bu bölgede ne işleri olabilir ki, savaş uçağı indirip kaldırsınlar. Bu olsa olsa her iki tarafın karşıtlarına karşı kullanacakları içi boş bir balondan öte bir şey değildir. Geçmişte aynı hava üssü ve Baf Limanı hem Fransızlara hem de Almanlara görücüye çıkarılmıştı. Hatta NATO ile de temaslarda bulunmuşlardı. Ancak, Kıbrıs her ne kadar bir uçak gemisine benzetilse bile bu yükü ne çekecek ne de kaldıracak güçtedir. GKRY, Yedi Kocalı Hürmüz gibi her önüne gelenle flört etmeye alışık olsa bile gün gelecek bu kocaların birinden bıçak yemesi kaçınılmaz olacaktır. Geçmişte Ruslarla Nasır yönetimindeki Mısır, yakın zamanda Saddam yönetimindeki Irak da Ruslarla düşüp kalkmıştır, hem onların kocaları tekti, yedi kocalı değillerdi. Sonları hüsran ve hicranla bitmiştir. Sonuç olarak GKRY hangi “Milli Strateji’yi” çizerse çizsin, kafalarındaki marazi hale gelmiş “Türk düşmanlığını silmedikten sonra, kafaları daha çok taştan taşa vuracaktır”. Yeter ki biz uyanık olalım.
BALKAN YEMEKLERİ
1 gün önceHABERLER
10 gün önceKÖŞE YAZARLARI
19 gün önceHABERLER
06 Kasım 2024