Şiddetin kimseye olanı makbul değil tabi ki ama. Kendinden güçsüz ve biçare olana yapılanın hiç affı yok bence. O mini mini yavruların ses dahi çıkaramayan kadınlarımızın biraz ellerinden tutabilirsek ne mutlu bize. Bu bizim insanlık görevimiz.
Fatma ELVİN ÖZTÜRK
Sanat her kapıyı açıyor mu? Ya da açmak için en önemli anahtar mı ? …Bir sanatçı olarak sanatın en çok sosyal sorumluluk projelerinde kullanıldığında, projelere ruh verdiğindeki halini seviyorum. Sanat toplumlar için vardır. Ve toplum yararına kullanılmalı, toplumu geliştirmeli, güzelleştirmeli, kanayan yaralara merhem olmalı… İşte bu düşünce ile sosyal sorumluluk projelerindeki her etkinlikte var olmaya, tablolarımla şiirlerimle, kalemimle, mürekkebim ile destek olmaya çalışıyorum. Yine böylesine önemli bir etkinlikten teklif geldiğinde içinde olmadan yapamadım. Ne mutlu bir el uzatabilirsem böylesine büyük bir ele destek olabilirsem diye düşündüm. Proje çok büyük oluşum çok ses getirici. Manası ise paha biçilmez. Sizlere biraz bahsetmek istiyorum çünkü bu projeyi herkes duymalı. Bütün dünyanın en büyük sorununa parmak basıyor çünkü ŞİDDET… KADINA, ÇOCUĞA ŞİDDET… Şiddetin kimseye olanı makbul değil tabi ki ama. Kendinden güçsüz ve biçare olana yapılanın hiç affı yok bence. O mini mini yavruların ses dahi çıkaramayan kadınlarımızın biraz ellerinden tutabilirsek ne mutlu bize. Bu bizim insanlık görevimiz. Toplum yaşantısı birbirimizi koruyup kollamamızı gerektirir. Birbirimizi hırpalamamızı değil… İşte bu uğurda yola çıkan can arkadaşım, meslektaşım Kamer Batıoğlu’ nu ve proje ortaklarını tebrik etmek istiyorum. Peki nedir proje şöyle bir göz atalım
YASAKLI APARTMAN ROMANI
“Bu proje tüm insanlığı ilgilendiren bir kadın hareketidir ” … Projenin çıkış noktası olan Yasaklı Apartman romanı ve Ekolojik Kadın Köyü Projesi’nin amaç ve hedeflerini, misyonunu çok açık şekilde özetliyor Hüzün Yücel’in bu kısacık cümlesi. Kadını eğitmek, toplumu eğitmektir. Düşünsenize hemen hemen her gün şiddet ya da bir kadın cinayeti haberleriyle sarsılıyoruz. Bu çok üzücü bir durum. Buna engel olmak gerekiyor. Unutmayalım ki şiddeti uygulayan erkeği kadın dünyaya getiriyor, büyütüyor, yetiştiriyor. Hala “Kalk kızım abinin yemeğini getir, kardeşine su ver ” mantığıyla evlat yetiştiriyoruz. Kız çocukları ikinci plana atılıyor. Yarın büyüdüğü zaman o çocuk kadınları önemsemiyor ve şiddet uyguluyor. Yani kendi elimizle bir canavar yetiştiriyoruz. Bunu kim yapıyor en yakımız annemiz, aile büyüklerimiz. O nedenle biz bu projede eğitim ön planda olsun istiyoruz. Eğer kadını eğite bilirsek toplumu da eğitmiş oluruz.” Düşünceleri ile yoğruluyor proje ve birçok güçlü ve başarılı kadın projenin içine doğru çekiliyor. Hüzün Yücel, Necmiye Özkul, Merih Bayraktar ve Kamer Batıoğlu ile başlayan proje şimdi büyük bir katılıma sahip ve destekler giderek artıyor. Pilot bölge olan Harran Belediye Başkanı’nın projeye çok büyük desteği bulunmakta .. Ekolojik Kadın Köyü Projesi’nin çıkış noktası, pilot bölgesi Şanlıurfa’nın 44 kilometre güneydoğusunda bulunan medeniyetin beşiği Harran. Ülkemizin çok renkli, çok sesli-sessiz kadınlarının dileklerini, hayallerini, umutlarını dalga dalga tüm dünyaya yayarak dünya kadınları için bir çekim merkezine dönüştürecek Harran’ı bu proje…
SANAT BUNUN NERESİNDE
Peki sanat bunun neresinde derseniz, bir romanla başlayan proje resim ile birleşerek daha da güçleniyor ve sahneye dostum projenin diğer kahramanı… Ressam Kamer Batıoğlu geliyor. Ülkemizin değerli sanatçılarından.. Yurtiçi ve yurtdışında onlarca sergi, onlarca ödül, eğitim ve önemli projeler sığdırmış sanatla harmanlanmış üretken yaşamına sosyal projeleri de ekliyor. Resimlerinde ki ana tema ise Kadın… Özgürlüğü, esareti, korkuları, cesareti, maskeleri… Kısaca eserlerinde kadının varoluşu var. Ve çalışmalarının da her anında Kadın… Ve “Tüm dünyada medeni seviyeye ulaşmış ülkelere baktığınızda bu seviyeye gelmelerinde sanatın etkisinin çok fazla olduğunu görürsünüz. İçinde sanatın olmadığı her şey yarım kalıyor demektir. Sanat insanın vizyonunu genişletir; daha insani, daha yaratıcı düşünmesine neden olur. Sanatla yoğrulmuş bir toplumda suç oranının da azaldığını göz önüne alarak biz de sanatla yoğrulmuş bir köy kurmamız gerektiğini düşündük. Köyde kurulacak, kadınların üretime yönelik eğitim alacakları atölyelerin yanısıra yıl içerisine yayacağımız sergi, festival, uluslarararası çalıştay ve sempozyumlar ile daha sosyal bir ortamda yaşamalarını sağlamak hedefindeyiz” diyerek dile getiriyor düşüncelerini. Proje kapsamının ilk ayağında kapsamlı bir sergi var . “Ekolojik Kadın Köyü” Projesi’nin tanıtımı ve 150’den fazla eserin yer aldığı uluslararası resim sergisi CRR-Cemal Reşit Rey’de gerçekleştirildi.
FESTİVAL TADINDA ETKİNLİK
“İkinci etabında ise Eylül ayında festival tadında bir etkinlik olacak. Yöresel kıl çadırlar, yer sofraları, sıra geceleri eşliğinde dünyanın çeşitli ülkelerinden gelen ressamlar resimlerini yaparken akşam düzenlenecek sinema gösterimleri ve konserlerle halkla bütünleşip el ele vermenin keyfini yaşayıp tüm dünyaya birlik, beraberlik, sevgi mesajları göndermeyi umuyorum.” Diye anlatıyor heyecan ile Kamer Batıoğlu. Geleneksel hale getirmeyi planladığım bu etkinliklerle, dünyaya örnek bir kadın köyü göstermiş olacağız. Kısmının da altını çizmeden edemiyor. Bizde onlara tüm yüreğimiz ile eserlerimiz ile destek oluyoruz. Ne mutlu ki ülkemde böyle insanlar var ve ne mutlu ki bana, böylesine güzel yürekleri tanıma fırsatına eriyorum. Tüm dünyada medeni seviyeye ulaşmış ülkelere baktığınızda bu seviyeye gelmelerinde sanatın etkisinin çok fazla olduğunu görürsünüz. İçinde sanatın olmadığı her şey yarım kalıyor demektir. Sanat insanın vizyonunu genişletmekte insanı insan yapmakta, yaşamın amacını her şeyin sevgiden geçtiğini daha fazla sorgulatmaktadır. Daha insani, daha yaratıcı düşünmesine neden olur. Düşünen insan üretir. Üreten insan meşguldür ve meşguliyet akla herhangi sapkın düşüncelerin doluşmasını engeller buda şiddetin önüne geçmenin en engelleyici yoludur aslında. Sanatla yoğrulmuş bir toplumda suç oranının ne kadar azaldığını her zaman göz önüne almalıyız…
SANATLA YOĞRULMUŞ KÖY PROJESİ
Bu anlamda sanatla yoğrulmuş bir köy projesi… Ne denir ki elinize, fikrinize sağlık Kamer Batıoğlu ve Hüzün Yücel. Biz size tam desteğiz umarım okuyanlarımızdan da destekler çığ gibi artacak. Geliri köye bağışlanacak serginin katılımı ve satışları istenilen düzeylere varacaktır. .Herkesin evinde gerçek bir sanat eseri olurken hem de Ekolojik Kadın Köyümüzün bir çivisi belki bir okuyucumuzun yardımı ile çakılmış olacaktır. Mutlaka gezilmesi ve görülmesi gereken bir sergi. ( Laf aramızda benimde bir tablom orada destek olmaya gitmiş)
Yolunuz açık olsun …
ARAŞTIRMA-İNCELEME
4 gün önceBALKAN YEMEKLERİ
5 gün önceBALKAN YEMEKLERİ
5 gün önceHABERLER
8 gün önceHABERLER
13 gün önce