Süper Lig geçen hafta start aldı. Çok konuşulmasına rağmen yine alt yapıya çok önem verilmeden, yerli ve yabancı transferlerinin çok konuşulduğu sezon öncesinde süper kulüplerimizin her sene olduğu gibi transferlerde pek akıllanmadığı görülmektedir. Her ne kadar bütçe harcamaları kısmen düşmüş gibi gözükse de alınan oyuncuların takımın iskeletine ve oyun yapısına
ne kadar katkısı olacağı bu sene muhakkak ki en çok konuşulacak konulardan biri olacaktır. Süper ligdeki takımlar bu yıl son rakamlara göre 171 oyuncu ile anlaşmış, 119 oyuncu ile de yollarını ayırmış gözükmektedirler. Gelen oyuncular kategorisindeki 171 oyuncudan ne yazık ki sadece Bursaspor 5, Orduspor 3 ve Elazığspor 2 oyuncuyu A takım kadrosuna dahil etmiş gözükmekte, 26 oyuncu da karşılıklı olarak kiralık olarak takım değiştirmişlerdir. Beşiktaş, İstanbul B.Belediye ve Karabükspor yeni sezona yeni teknik direktörleri ile merhaba demişlerdir. Elazığspor ise geçen yıl ki kadrosundan 5 oyuncu ile sözleşmesini karşılıklı olarak fesh etmiştir. Elazığspor 16, Mersin İdmanyurdu 15, Kasımpaşa 13, Orduspor 12, Kayserispor ve Antalyaspor 11, Eskişehirspor ve Karabükspor da 10 oyuncu ile en çok takıma transfer yapan takımların başında gelmektedir. 4 büyükler içinde Beşiktaş 9 yeni transfer ile başı çekerken, Trabzonspor ise gönderdiği 17 yeni oyuncuya karşılık
kadrosuna sadece 5 kişiyi ilave etmesi ile dikkat çekmektedir. Yukarıdaki istatistikler her yıl olduğu gibi, takım isimleri farklı olmakla beraber birbirine benzer özellikler göstermektedir. Peki Avrupa’nın önde gelen kulüplerine bakacak olursak; Barcelona, Real Madrid, Manchester United ve Bayern Münih’in bu yıl ki kadrolarına kattığı toplam oyuncu sayısı 10’u bile bulmamaktadır. İşin ilginç yanı ise bu 4 büyük takımın kadrosunda hiç bir tane de Afrikalı oyuncu bulunmamaktadır! Ya bizim ligimiz.
AFRİKALILARIN İSTİLASI
Başta Senegal olmak üzere, Afrika’dan bavulunu toplayan soluğu ülkemizde almaktadır. Ülkemiz futboluna yaptıkları katkı da ortada! Avrupa’nın önde gelen kulüplerinin yıllardır büyük bir başarı ile yaptığı transferler ile takımın iskeletini ve oyun tarzını küçük parçalar halinde değiştirdikleri için uzun yıllar başarıları devam etmektedir. Çünkü bu takımların iskeleti çok sağlamdır. Takımın önemli pozisyonlarında dünyanın en kaliteli oyuncuları yer almaktadır. Bu takımlar sadece gelecek vaat eden ve o sezon çok büyük bir form sıçraması yapmış bir oyuncuyu astronomik rakamlar vererek takıma dahil etmektedirler. Her yapılan transferler Scuad ekiplerince büyük bir titizlikle incelenip, takıma kazandırılırken ülkemizdeki transferler ne yazık ki halen menajer tavsiyesi ve yönetici inisiyatifi ile yapılmaktadır. Takımın oyun sistemine uygun olmayan oyuncular birde çok büyük paralar ve içinden çıkılması zor olan sözleşmelerle yapıldığı için çoğunlukla takıma uyum sağlayamayan oyuncular takım içinde büyük sorunlara neden olmaktadırlar. Sezon öncesi iyi bir planlama yapılmadığı için, gelişigüzel yapılan transferler neticesinde, teknik direktörlerde arzu ettikleri oyun modellerini takım üzerinde uygulayamamakta ve sıkıntıya düşmektedirler.
Ve bu yüzdendir ki dünyada ülkemizdeki kadar teknik direktör ve antrenör kıyımı yapıldığını sanmıyorum. Ne olursa olsun, eğer sağlam bir ALTYAPIYA önem vermeyi kendimize bir misyon edinmezsek, sadece spor kulüplerinin çok bilmiş sayın yöneticilerinin hayal mahsulü başarı demeçleri ile kendimizi avutacağımızın resmidir… Bilmem siz katılır mısınız?
HABERLER
20 saat önceHABERLER
20 saat önceKÖŞE YAZARLARI
4 gün önceKÖŞE YAZARLARI
9 gün önceKÖŞE YAZARLARI
15 gün önce