0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

AA

TEL ABYAD (AA) – Bağımsız Kürt Rabıtasının Başkanı Mustafa, terör örgütü PKK/YPG’nin kelamda seçimi planıyla ilgili AA muhabirine değerlendirmede bulundu.

Sözde özerk idare, SDG, PYD ve YPG’nin, terör örgütü PKK’nın kolları olduğunu vurgulayan Mustafa, “PKK, Kürtler ve Araplar dahil tüm bileşenlerin beklentilerini umursamıyor. Bu kelamda seçim yasa dışı ve legal değil zira yasa dışı temelde yapılan bir süreç.” sözünü kullandı.

Mustafa, kelamda özerk idarenin Kandil’deki teröristlere bağlı olduğunu, YPG elebaşlarının PKK’nın kelamda “yönetim kadrosunda” yer aldığını belirterek, PKK/YPG’nin işgal ettiği bölgelerde “DEAŞ ile mücadeleyi” kendi varlığını pekiştirmek için kullandığını söyledi.

Terör örgütünün başka yandan da kelamda yasa çıkararak varlığını legalleştirmeye çalıştığına işaret eden Mustafa, “(PKK/YPG) Bunlar ne siyasete ne de hukuka inanır. Bu yapıların hedefi PKK tecrübesini Suriye’ye taşımak.” diye konuştu.

PKK/YPG’nin İran ve Beşşar Esed rejimi aracılığıyla Suriye’ye iki temel maksadı gerçekleştirmek için girdiğini söyleyen Mustafa, “Birincisi Kürtleri etkisiz hale getirmek, ikincisi ise odakları Suriye ihtilalinden dağıtmak. Dikkatleri Türkiye’ye yönlendirmeye çalışıyorlar.” formunda konuştu.

Anayasa

Bağımsız Kürt Rabıtası Başkanı Mustafa, anayasanın, ulusal idare yahut Suriye halkı tarafından yapılması gerektiğini vurgulayarak, kelamda özerk idarenin yahut ülkenin güneyindeki Suveyda ilinin ya da Lazkiye ilinin kendi anayasalarını yapma hakkının olmadığını belirtti.

Anayasa Komitesinin tüm Suriye için bir anayasa yazmayı hedeflediğini söz eden Mustafa, “Halk onaylarsa, geçiş süreci çerçevesinde resmi bir doküman olacaktır. Lakin (PKK/YPG) tüm bu kuralları çiğnemek istiyorlar.” dedi.

Mustafa, “(Terör örgütü) Bütün yazılarında demokrasi, ekolojik haklar, bayan hakları üzere tabirleri kullanıyorlar ancak alandaki gerçekler bunun aksini kanıtlıyor.” diye konuştu.

Terör örgütünün, Kürtlerin en büyük siyasi temsilcisi Suriye Kürt Ulusal Kurulunun (ENKS) ülkedeki ofislerini yaktığını, önderlerini ya mahpusa attığını ya da yurt dışına sürgün ettiğini belirten Mustafa, kendisinin de mevtle tehdit edildiğini, 7 ay boyunca konutuna giremediğini anlattı.

Mustafa, “PKK, kendisinden farklı olana ya mutlak bir bağımlılık projesi ya da bir soykırım projesi olarak davranıyor. Suriye’de bize bağlı kimselerin hayatı tehlikede.” diye konuştu.

“Ne Araplar DEAŞ’tır ne de Kürtler PKK’dır”

Teröristlerin Suriye’nin kuzeydoğu bölgelerini işgal ettiğinde Aynularab ilçesinden (Kobani) büyük bir göç yaşandığını hatırlatan Mustafa, “İlçenin yarısı göç etti. Neden halk geri dönemedi? Neden buradayız?” diye konuştu.

Mustafa, terör örgütü DEAŞ ile PKK’nın birebir terör formülleriyle insanlardan iradelerini çalmaya çalıştığını lisana getirerek, “Suriye’nin kuzeydoğusunu işgal edenler PKK’ya bağlı milisler tarafından yönetiliyor. Kürtler PKK’dır söylemi de lakin etnik ve mezhepsel fitne yaratmak için çıkarılan söylemlerdir. Ne Araplar DEAŞ’tır ne de Kürtler PKK’dır.” dedi.

Teröristlerin işgal ettiği bölgelerde yaşayan halkı harekete geçmeye çağıran Mustafa, kelamlarını şöyle sürdürdü:

“Şu anda, halkın, (rejim tersi şovlar yapılan) Suveyda vilayetinde yaptığı üzere harekete geçmesi gerekiyor. Bu, insanların kendi çıkarları için harekete geçmesiyle üretken olabilir. Benim için ya da Bağımsızlar Derneği için değil Kürt Ulusal Kurulu için de değil, halkın kendilerini, çıkarlarını ve geleceklerini savunması için gereklidir.”

Suriye’de işgal ettiği topraklarda kelamda mahallî seçim yapmayı planlayan terör örgütü PKK/YPG, Türkiye’nin bölgede terör devleti kurulmasına müsaade verilmeyeceği uyarılarının ardından, sözde seçimi ağustosa ertelemek zorunda kalmıştı.

Muhabir: Eşref Musa