Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, Türkiye İhracatçılar Meclisince (TİM) Bakanlığın koordinasyonunda düzenlenen 8. Türkiye İnovasyon Haftası’nın açılışına katıldı.
Türkiye’nin bilgi üreten ve ihraç eden ülke olma noktasında kapasitesini her geçen gün güçlendirdiğini vurgulayan Pekcan, “Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin getirmiş olduğu tam bir koordinasyon ve iş birliğiyle bu alanda oldukça olumlu ilerlemeler kaydediyoruz.” diye konuştu.
“EKONOMİK FAALİYETLERDE İNOVATİF DÜŞÜNÜLMELİ”
İnovasyonun üretimde olduğu kadar iş geliştirmede, pazarlamada, müşteri ilişkilerinde, dış ticaret operasyonlarında ve lojistikte, ekonomik aktivitenin tüm boyutlarında geçerli bir olgu olduğunu ifade eden Pekcan, tüm sektörler ve tüm ekonomik faaliyetlerde inovatif düşünceyi, inovatif yöntemleri ve inovatif uygulamaları hayata geçirmenin yollarının aranması gerektiğini bildirdi.
İMALAT SANAYİ İHRACATI İÇİNDE TEKNOLOJİK ÜRÜNLERİN PAYI
Pekcan, imalat sanayi ihracatı içinde teknolojik ürünlerin payına ilişkin bilgi verirken şöyle dedi:
“2020 yılı ilk 11 ay itibarıyla, teknoloji sınıflandırması bakımından, imalat sanayi ihracatımız içinde en yüksek payı yüzde 35,5 ile ‘orta-yüksek teknoloji’ ürünler almaktadır. Yüzde 4 civarındaki yüksek teknoloji ürün ihracatı ile toplam teknoloji içerikli ürün ihracat oranımız yüzde 39,5 düzeyindedir. Türkiye’nin teknoloji alanındaki atılımları her geçen gün daha da çeşitlilik kazanacaktır. Bu sayede özellikle yüksek teknoloji ihraç oranının artışına hep birlikte şahit olacağız.”
“SAVUNMA SANAYİSİNDE KAYDEDİLEN MESAFE YAYILIM ETKİSİ GÖSTERİYOR”
Türkiye’nin savunma sanayisinde kaydettiği mesafenin yazılım, elektronik, metal, makine, kimya gibi sektörler başta olmak üzere pek çok diğer sektöre “yayılma etkisi” gösterdiğini vurgulayan Pekcan, bu sektörlerde teknoloji geliştirme ve inovasyon süreçlerinin tetiklendiğini ifade etti.
“YENİLİKÇİ YATIRIM VE PROJELERİ DESTEKLEMEYİ ARZU EDİYORUZ”
“Bakanlık olarak ihracatçılara sağladığımız destek sistematiği içinde inovasyona dayalı ve katma değerli ürün ihracatının artırılması en önem verdiğimiz alanlardan biri.” ifadesini kullanan Pekcan, sözlerini şöyle sürdürdü:
“2020 yılında mal ve hizmet ihracatçılarımıza yaklaşık 2,6 milyar lira tutarında destek sağladık. Önümüzdeki sene ise 4 milyar liranın üzerinde bir destek sağlamayı öngörüyoruz. Özellikle yerli katma değer alanında önemli ilerleme sunacak, ürünlerimizin küresel değer zincirlerindeki konumunu güçlendirecek yenilikçi yatırım ve projeleri desteklemeyi arzu ediyor, çalışmalarımızı bu yönde titizlikle sürdürüyoruz.”
“KOLAY İHRACAT PLATFORMU’NUN YENİ MODÜLLERİNİ DE HİZMETE SUNACAĞIZ”
İhracatçılara dijital danışmanlık hizmeti sunabilen ve 28 Ağustos’tan bugüne kadar 75 bin kişiye hizmet veren Kolay İhracat Platformu’nun dünyadaki emsallerine kıyasla en gelişmiş, en kapsamlı ve en pratik dijital ihracat destek platformu olduğunu anlatan Pekcan, şunları kaydetti:
“Önümüzdeki yıl, bu platformun yeni modüllerini de hizmete sunacağız. Yeni modüller kapsamında mevcutlara ek olarak yeni yapay zeka algoritmalarını kullanacak. Platform, ihracatçılarımıza ülke önerileri sunmanın yanı sıra ihraç ürünleriyle birlikte satılabilecek tamamlayıcı ürünlere ilişkin de tavsiyeler aktarabilecektir. Yine, yapay zeka algoritmaları kullanan bir ‘chatbot’ platformda yer alacak ve tüm firmalarımızın sorularını 7/24 cevaplayacaktır.”
“KÜRESEL TEDARİK SİSTEMİNİN DÖNÜŞÜM SÜRECİNDE YERİMİZİ GÜÇLENDİRMELİYİZ”
Pekcan, üretim ve ihracattaki sağlam altyapısı, hızlı büyüme trendine sahip dinamik ekonomisi, dış dünya ile olan kapsamlı ekonomik ve finansal ilişkileri ve en önemlisi zengin beşeri kaynaklarının, güçlü bir inovasyon ekosistemi geliştirme adına Türkiye’nin en büyük avantajları olduğunu belirterek, “İnovasyonu bir anlayış ve bakış açısı olarak benimseyerek, bu avantajları ve fırsatları en iyi şekilde kullanmalıyız.” diye konuştu.
Son Dakika haberlerimiz ensonhaber’den alınmaktadır.
