BULGARİSTAN’DA TÜRK DÜŞMANI PARTİLERİN HAİN PLANLARI 

Bulgaristan’da kendilerini ”milliyetçi” zanneden üç parti “ATAKA”, NFZB İLE VMRO koalisyon kurarak parlamentoya girdi ve hükümeti kuran GERB partisine hükmet ortağı oldu. “Milliyetçi” kanattaki partiler Bulgaristan’ın demokrasiye geçiş sürecinden bu yana eski Komünist rejimin ülkede ikamet eden Müslüman azınlığına yaptığı baskıları yapmaya devam ediyor. Üç lider Volen Siderov, Krasimir Karakaçanov ile Valeri Smeonov ülkede ikamet eden Müslüman azınlığa hain planlarla sürekli baskı yapmaya çalışıyor. VMRO başkanı Krasimir Karakaçanov tarih bölümünden mezun Türk düşmanlığıyla yetişmiş biri. Volen Siderov Sofya merkez camisinin avlu dışında Cuma namazı kılan cemaate müritleriyle saldırmış bir psikopat. Valeri Simeonov da seçim zamanında Kapı Kule sınır kapısında oylarını Bulgaristan’da kullanmaya karar veren Müslüman vatandaşları tartaklamaya kadar ileri giden bir dengesiz. 

DİN YASASINDA DEĞİŞİKLİK

Krasimir Karakaçanov yıllardan beri anadil eğitim ile din alanında eğitim için kanun teklifleri hazırlamakta. Hükümet ortağı olarak Krasimir Karakaçanov ayrıca Savunma Bakanı ve Başbakan Yardımcısı sıfatını kullanarak din yasasında bazı maddelerin değişmesi ve başka maddeler ilave edilmesi için kanun tasarısının mecliste görüşülmesi için kanun teklifi sundu. Din yasasında değişim için ülkede radikal İslam’ın yayılmasının ulusal tehdit olduğu ileri sürülüyor. Mevcut din yasasını değiştirilmesinin arkasında ülkede ikamet eden Müslümanların uzun vadede asimile olmasını sağlama planları yatıyor. Teklif edilen yasada Bulgaristan Baş müftülüğüne gelen yardımlar Bulgar Diyanet İşleri’ne aktarılacak. Diyanet işleri gelen bağışlardan ilgili müftülüklere camilere ihtiyaca göre gerek duyarsa finans aktaracak. Yabancı ülkelerden Bulgaristan’da gelen herhangi biri müftülüklerde, camilerde kesinlikle faaliyet gösteremeyecek. Reşit olmayan çocuklar din alanında ne gerekçe olursa olsun kullanılmayacaklar. Bu demek ki Müslüman çocukları din dersi almalarına yasak getiriliyor. Müslüman çocuklarına camilerde Kuran-ı Kerim eğitimi verilemeyecek. Bunlar din yasasındaki değişim maddelerinin sadece birkaç tanesi. VMRO’nun meclise sunduğu din yasasının değiştirme kanun teklifine karşı GERB ile HÖH tarafından biraz yumuşatılmış ortak kanun teklifli meclise sunuldu. Bulgaristan Baş müftülüğü iki teklife de sıcak bakmayarak kanun teklifini tekrar gözden geçirilmesini istedi. Baş müftülük kesinlikle meclise sunulan iki -kanun teklifinin de kabul edilecek yanı olmadığını basın açıklamasıyla beyan etti… Bulgaristan’da 1934 yılında yürütülen Bulgarlaştırma kampanyası sırasında dönemin İçişleri Bakanı Petar Midilev’in talimatı üzerine ülkede bin 875 köy, kasaba ve şehir isimleri Bulgarca’ya çevrilmişti. 1934 yılında başlayan isim değiştirme kampanyası günümüzde de devam etmekte. Geçen hafta Eski Zaara Belediyesi bir skandala daha imza attı. VMRO meclis üyelerinden Eski Zaara belediye meclisine sunulan teklif ile bölgede 838 yer Türk, Arap isimleri Bulgar isimleriyle değiştirmişti. Bulgaristan’da 1934 yılında ülkede ikamet eden Müslümanlara karşı başlayan asimilasyon politikası tam hızıyla bu günlerde de devam etmektedir. Türk çocukları okullarda anadillerini ancak seçmeli okuyabilecekler, din dersi almaları ise neredeyse imkânsız. Türk vakıf mallarını Bulgar devleti hala yasal sahibine iade etmiyor. Adalet Bakanlığı’nda, askeri alanda, üst düzey bürokratlar seviyesinde Türklere yer verilmemekte. Ülkede ikamet eden Müslümanlar’a özelikle Türklere hala potansiyel düşman gözüyle bakılmaktadır. Yaklaşık otuz yıldır Müslüman halk HÖH hareketine oy vermiştir. Müslümanların oylarıyla Bulgaristan parlamentosunda görev yapan Müslüman milletvekillerinin gözleri önlerinden gerçekleşen olaylara parlamento kürsüsünden tepki vermemeleri düşündürücüdür. HÖH içindeki Müslüman milletvekillerinin ülkede ikamet eden Müslüman halka mı yoksa Bulgar devletinin Müslümanlara uygulandığı asimilasyon politikasına mı destek veriyor? sorusu Müslümanlar arasında daha sık soruluyor.